Destici, Sürmene ilçesindeki bir restoranda düzenlediği basın toplantısında, Türkiye'nin içerisinde bulunduğu şartların kritik ve zor bir süreç olduğunu savundu.
Destici, 2023 yılına kadar bu sürecin yoğunlaşarak devam edeceğini kaydederek, "Çünkü Türkiye, özellikle 2017 yılından sonra, sistem değişikliğinden sonra yönetimde bir istikrara kavuştu, temsili adalet güçlendi. Eski sistem Türkiye'yi siyasi kaosa, krizlere, çok sık erken seçimlere götürüyordu. Burada güç ve kan kaybeden de Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Türk milleti… Bir de sınırlarımız içerisinde yaşayan değil, bize ümit bağlamış Türkmenistan coğrafyasındaki bütün mazlum milletler umudunu kaybederdi. Daha da güçleri yetmezse o zaman da darbelerle karşı karşıya kalıyorduk" diye konuştu.
Yeni yönetim sistemiyle birlikte tamamen sivilleşmenin önünün açıldığına işaret eden Destici, sözlerini şöyle sürdürdü:
"80 yaşını geçmiş üst düzey komutanlık yapmış insanların içeri girmesi hoş değil"
"Şimdi 80 yaşını geçmiş üst düzey komutanlık yapmış insanların içeri girmesi, ömür boyu hapse mahkum olması, bütün rütbelerinin sökülmesi hoş değil ama diğer tarafta da hukuk, adalet var. Geçmişte de yaşanmış acılar var. Maalesef bunların ortaya koyduğu 28 Şubat süreciyle birlikte binlerce, on binlerce insanımız mağduriyet yaşadı. Kız çocuklarımız okuldan atıldılar, meslekten atıldılar sırf başlarında baş örtüsü var diye. Sırf babaları imam veya sakallı diye orduya alınmadılar, polis yapılmadılar. Bugünleri de unutmayacağız ama Müslüman kan davası gütmez, intikamcı olmaz. Dolayısıyla biz meselelere böyle bakıyoruz. Her şeyin hukukun içerisinde, hukukun üstünlüğü esas alınarak yürümesini arzu ediyoruz. Bu meseleyi de böyle değerlendiriyoruz. Tabii burada Sayın Cumhurbaşkanımız affetme hakkını kullanır kullanmaz, o da Sayın Cumhurbaşkanımızın takdiridir. Ona da bir şey diyecek değiliz ama biz, altını çizerek söylüyorum, meselenin iki hususunu çok önemsiyoruz. Birincisi geçmişte yaşanan acılar, ikincisi de bundan sonra buna heves edeceklere bir ders."
"Baraj sıfırlansın, partilere verilen para kaldırılsın"
Destici, adaleti, hukuku ve demokrasiyi esas alan, milli iradeyi eksiksiz bir şekilde sandığa yansıtan bir sistemi savunduklarını dile getirerek, "Onun için çok net bir şekilde diyoruz ki ilk olarak baraj sıfırlansın. İkinci olarak da yüzlerce trilyon para veriliyor partilere. Har vurup harman savruluyor, adeta keyiflerince harcıyorlar. Dolayısıyla bu kaldırılsın artık diyoruz" ifadelerini kullandı.
Geçmiş dönemlerde Türk dünyası ile gereken ilişkilerin kurulamadığını belirten Destici, şunları söyledi:
"Ama bugün bu gerçekleştiriliyor, buna katkı ve destek veriyoruz. Bundan sonra da Azerbaycan, Karabağ'ın işgalden kurtulması, Libya, Suriye, Doğu Akdeniz gibi bütün bu konularda... Dış politika milli bir meseledir, BBP, devleti kimin yönettiğine bakmadan desteğini verir. Geçmişte de vermiştir, bugün de verecektir. Bunu tartışmaya gerek yok. Birileri gibi 'Bizim ne işimiz var Libya'da, Afganistan'da, Karabağ'da.' diyenlerden değiliz, olmayız da. Bizim Libya'da da Sudan'da da Türkmeneli'nde de Karadeniz'de de Doğu Akdeniz'de de işimiz olacak. Bizim hep buralarda işimiz var veya olacak. Çünkü bizim buralarda bağımız var. Kan bağımız, soy bağımız ve din bağımız var. Kan ve din bağımız olmayanlarla da tarihsel bağımız var. Biz bütün bu bağlarımızı yeniden yeşertmek, hem Türkiye'yi daha güçlü hale getirmek hem de bölgenin huzuru, bölgenin emperyalist güçler tarafından sömürülmemesi için adımlar atacağız."
Salgın döneminin devam ettiğini anımsatan Destici, yasak ve kısıtlamaların kalkmasına rağmen herkesin kendi bireysel kurallarını uygulamaya devam etmesi gerektiğini vurguladı.
Destici, aşının bu anlamda büyük faydası olduğuna dikkati çekerek, "Belki de en önemlisi aşıyı ihmal etmemeliyiz. Aşının faydası ortada. Bazıları bunun aksini söylüyor lakin önemli olan ekseriyete bakmak gerekiyor. Birkaç kötü ya da iyi örnek genele şamil olmaz. Genel olana bakmak lazım. Eğer bu aşı faydalı olmasa gelişmişlik olarak en önünde olan Avrupa Birliği üyesi ülkeler bunu uygular mı? Hepsinden vazgeçtim, İsrail bunu uygular mı?" değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye'nin, Afganistan'da Taliban ile yapacağı görüşmelere değinen Destici, şunları kaydetti:
"Taliban'ın oluşturacağı yeni yönetimle hatta Taliban ile görüşmeler yaparken bizim içerimizdeki bir grup çıkıp diyor ki 'Türkiye Taliban ile görüşmesin.' Niye kardeşim? ABD görüşecek, Rusya görüşecek. İran mezhebi farklılığı olmasına rağmen görüşüyor. Yani bunu söyleyen bizim içerimizdeki siyasetçiler. Ya zır cahilliklerinden söylüyorlar, meseleyi okuyamıyorlar ya da birilerinin sözcülüğünü yapıyorlar. Türkiye'nin Afganistan'da olmasını, Afganistan'da oluşacak yönetimle görüşmesini kim istemez? Çin istemez, çünkü Türkiye oraya giderse oradan Tacikler ve Özbekler vasıtasıyla Doğu Türkistan'a ulaşır. ABD istemez. Neden? Çünkü oradaki tezgahı bozulur, Suriye'de olduğu gibi. Rusya istemez, Türkiye Afganistan'a giderse Özbekistan ve Tacikistan ile daha da yakınlaşır ve Rusya orada nüfus kaybeder. Tamam bunları anladım, sen niye istemiyorsun Kılıçdaroğlu? Ya da Sayın Akşener, siz niye istemiyorsunuz? Sadece Taliban'ın batı tarafından dünyaya servis edilen görüntüsünden dolayı mı istemiyorsunuz? Eğer derdiniz Afganistan'ın barışı ve huzuruysa ya da kadın haklarını savunuyorsanız Türkiye orada olacak ve Taliban ise Taliban veya bir başkası eliyle İslam'ın, Türklüğün hafifletilmesine elinden geldiği kadar fırsat vermeyecek. Türkiye örnek olacak, modelini götürecek."
Destici, konuşmasının ardından Köprübaşı ilçesine giderek Köprübaşı Dağ Koşusu Türkiye Şampiyonası ve Milli Takım Seçme Yarışmaları'nın startını verdi.
Köprübaşı Kaymakamı Murat Ekinci'yi makamında ziyaret ederek bir süre görüşen Destici, esnaf ziyaretinde de bulundu.