CHP Ekonomiden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Aykut Erdoğdu, 3’üncü havalimanı inşaatına ilişkin “Yandaşlara bu kıyakları verebilmek için her hanenin cebinden 850 TL çalındı” dedi.
CHP Ekonomiden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Aykut Erdoğdu, 3’üncü havalimanı inşaatında yapılan usulsüzlüklere ilişkin açıklamalarda bulundu.
“Kamu ihalelerindeki yolsuzluklar artık ekonomik bağımsızlığımızı tehdit eder hale geldi" diyen Erdoğdu, "Açık ihalelerde yolsuzluk yapılamadığı için ihalelerin çoğu pazarlık usulü davetiye ile yapılan ihalelere döndürülmüş durumda. İhaleler bölünerek veriliyor. Yüksek maliyetli, ihaleler tamamlanıyor, düşük alınan ihale için sonradan ikmal ihalesi yapılıyor. Bu sayede 1 liraya yapılacak iş 5 liraya geliyor.”
Sol'un haberine göre, bu yolsuzlukların en büyüğü “belki dünya tarihinin gördüğü en büyük inşaat yolsuzluğunun 3’üncü havalimanında olduğu” ifadesini kullanan Erdoğdu, “İhale 22 milyar 152 milyon avro artı KDV'ye yani toplam yaklaşık 26 milyar Avroya ‘beşli havuz çetesine’ verildi. Üç temel husus vardı rekabeti belirleyen: Birincisi, deniz seviyesinin ne kadar üstünde yapılacağı; ikincisi, işletme süresi; üçüncüsü de kredi, garanti ve talep koşulları. Üçünde de yolsuzluk yapıldı” diye konuştu.
Orman Bakanlığı izin vermemiş
3 Mayıs 2013'te yapılmış ihalenin bir ay sonra sözleşmesinin imzalanması gerekirken tam iki yıl sonra yer teslimi yapıldığını anlatan Erdoğdu şu görüşleri dile getirdi:
“Orman Bakanlığı izin vermemiş. Aynı Hükûmetin bakanlığı içinde biri diğerine izin vermedi mi? Hayır, öyle bir şey yok. İki yıl daha fazla işletilsin ki toplam ihale bedelinden bakarsanız, her yıla 1 milyar avro kamu adına kayıp yazsak 2 milyar avroyu halkın cebinden alıp bu müteahhitlerin cebine koymak için. İş bununla da kalmadı. Ama aynı zamanda kot farkı dediğimiz bir şey var. Havalimanının denizden 90 metre yüksekte yapılması lazım. 4,5-5 milyar avro civarında hafriyat maliyeti var. İhale yapıldıktan sonra 90 metrelik kot 30 metre düşürüldü. Bu, 2,5 milyar avro inşaat maliyetlerinin düşmesi demek. Şimdi, diyorlar ki: ‘Yer çürümüş, buraya kaya koymak gerek’ diye gelip kamuyu 2,5 milyar avro zarara sokacak şekilde kotu düşürüyorlar. Böylece dünyanın en büyük inşaat yolsuzluğu olan üçüncü hava limanında o havuzcu müteahhitlerin cebine 4,5 milyar avro haksız olarak para koymuş oldunuz.”
Kişi başı 250-300 lira çalındı
Her alanda pek çok yolsuzluk olduğunu vurgulayan Erdoğdu, “Bu 4,5 milyar avro Türkiye'de hane başına 200 avronun her bir aileden çalınması demek, yani 850 lira. Bu da kişi başına 250-300 lira demek. Türkiye'de kişi başına 250-300 liranın her bir bireyden, çoluk, çocuk, kadın, yaşlı, doğuda, Trakya'da herkesten 250-300 liranın cebinden alınması, sadece bir yolsuzluk kalemiyle 250-300 TL'nin çalınması anlamına geliyor” diye konuştu.
Sayıştay raporlarının ağzına kadar usulsüzlük tespitleri ile dolu olduğuna işaret eden Erdoğdu, “Sayıştaycıların eli titriyor. Kendini kurtarmak için yolsuzluğu yazmış, gereğini yapamıyor. Peki, gereğini yazsa gidecek mahkeme var mı? Yok. Bunu şirketler ve birtakım bürokratlar da bildiği için Türkiye bir yolsuzluk cenneti hâline geldi. Bunun sonu çöküştür. Metal yorgunluğu diye bir şey yok. Bildiğiniz bu işlerde çürüme ve bozulma söz konusu. Çürümüş bir düzenle karşı karşıyayız. Beytülmalın malına el uzatılmış durumda” diyerek sözlerini tamamladı.