CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati’nin CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun kur korumalı mevduat eleştirisine karşı “vatanseverlikten uzak” sözlerine tepki gösterdi. Altay, “Kur korumalı mevduatı desteklemek vatanseverlik ise ben vatansever değilim kardeşim. Böyle bir şey olabilir mi? Sayın Nebati! Vatanseverlik, bankaların kârını yüzde 400 arttırıp; esnafı, çiftçiyi, küçük esnafı batırmak hiç değildir. Vatanseverlik, Türk parasını dolar karşısında yerlerde süründürmek hiç değildir” dedi.
CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, TBMM’de basın toplantısı düzenledi. Engin Altay’ın konuşmasından satır başları şöyle:
'Çay üreticisi dertli'
Ankara'da da yağmurlar bitti. Ama Ankara'ya dert yağmurları yağmaya devam ediyor. Tayyip Bey'in memleketi Rize'den de dert yağmurları Ankara'ya sağanak şeklinde düşüyor. Çay üreticisi genel olarak çok dertli. Orada yaklaşık 25 bin aile var. Hemşin’den beni Ender Şen aradı, ‘adımını da verebilirsin, derdimiz şu, biz organik çay üretiyoruz. Fakat bu organik çay üreticileri olarak bizim çayımızın yarısı fabrikalarda, beceriksiz, yönetimden, yetersiz personelden dolayı çürütüyor, ‘biz 25 bin aileyiz ve fiyat belli haziranda organik çayı teslim ettik, temmuzun sonunda bizim hesabımıza bir para yattı. Paranın ne olduğu belli değil, organik çayın fiyatını bilmiyoruz, geçen sene böyle olmadı, temmuzun ortasında fiyat belli oldu, şimdi yatan bir para var bu avans mıdır, ön ödeme midir ne olduğu belli değil, satılan çayın karşılığı hiç değil.’ Tayyip Bey Rizelilere bir kıyak yap. Kıyak da yapma. Adil ol, adaletli ol. Ender Şen'den gelen bu feryada cevap ver. Bu kontenjanı kaldır. Zaten çok kıymetli olan organik çayı da çürütme.
'AK Parti ‘biz zaten öyle yapacaktık’ diyor'
Bay Kemal'in öngörüsü ve talebi çok geç de olsa yerine geliyor. Bir öngörü ve talep daha karşılanacak gibi duruyor. 6 yıldır Bay Kemal, dilinde tüy bitti, diyor ki; ‘askeri hastaneler ayrı bir iştir, Güneydoğu'da sıcak çatışmalar var, orada yaralanan çocuklarımız var, kurşun yarası, şarapnel yarası, el yapımı patlayıcılarla yaralanan çocuklar var, devlet hastanesindeki doktorlar bu konuda bu görevin gerektirdiği imkanlara tecrübeye sahip değil, askeri hastaneleri kapatmak yanlış.’ Bay Kemal'in dilinde tüy bitti. Çok şükür dün Milli Savunma Bakanı bir açıklama yapmış.
Daha geçen hafta Bay Kemal dedi ki, ‘GATA’yı açıp şanlı ordumuza teslim edeceğiz.’ Sadece GATA değil, Bilkent'te dünyanın en iyi rehabilitasyon merkezi var. Gazi, yaralı askerlerimiz için yapıldı. Ayağı kopan var, ayağına şarapnel girip çıkan var. Askeri hastaneler dünyanın her yerinde var. Ayrı bir alan, ayrı bir ihtisas. Nihayet Milli Savunma Bakanı ‘talep, istek ve ihtiyaçlarımızı ilettik, Cumhurbaşkanımızın iradesi var, açacağız’ mealinde bir açıklamayı çok şükür yapmış. Yine haklı çıktı ve bu hatadan geç de olsa dönülüyor olması böyle bir iradenin Milli Savunma Bakanı tarafından ortaya koyuluyor olmasını memnuniyetle de karşılıyoruz.
Bakanlar açıklama üstüne açıklama yapıyorlar. Kılıçdaroğlu öneri, tespit, çözüm ortaya koyuyor. AK Parti diyor ki ‘biz zaten öyle yapacaktık.’ Yapma ya?
'Nebati bugün haberleri bir izle millet sigortası ödeyemiyor'
Nureddin Nebati, Kılıçdaroğlu sizi dinlemiyor da senin reisin diyordu ya hani ‘aldığın nefese kadar seni izliyorum’ diye. Tam olarak olan bu. Ama Kılıçdaroğlu'nun önerilerini sizin gecikmeli olarak, eksik olarak yerine getirmenizden de bir şikâyetimiz yok. ÖTV arttırmaktan bahsediyor. Nebati bugün haberleri bir izle millet zorunlu trafik sigortasını ödeyemez hale gelmiş. 10 yaşındaki arabanın zorunlu trafik sigortası 2000 lira olmuş. Beyefendi ÖTV arttırmaktan bahsediyor. Bakanları bu arada bir şirinlik, şirinleşme modası aldı başını gidiyor.
'Sayın bakan bu vatandaş hangi anı nasıl yaşasın'
Maliye Bakanımız müzikli klip yapmış. Çok güzel. Millet kan ağlıyor. Maliye Bakanı neredeyse zil takıp oynatacak bir müzikli klip yapmış. Sağlık Bakanımız da anı yaşa diye bir tweet atmış, İngilizce yazmış tabi bunu. Ya anı yaşayalım da yaşayacak hal kalmadı. Söylüyorum, Çankaya'daki oturan hastaya Haymana'da randevu veriyorsun. Sayın Bakan bu vatandaş hangi anı nasıl yaşasın? Şirinlik yapma yarışından vazgeçsinler. Millete biraz hizmet edebilmenin yolunu arasınlar. Milletin hayatını rahatlatmanın yolunu ve çözümünü üretsinler.
Ekonomi talimatla yönetilmeye çalışılıyor. Talimatla batırılan ekonomi, talimatla ayağa kalkmaz Erdoğan. Bu ekonomiyi sen, akşam yattın rüya gördün, sabah hayata geçirdin. Faiz sebep enflasyon sonuç kehanetini hiçbir ekonomik bilimsel verisi yanı olmayan karşılığı olmayan bir kehaneti hayata geçireceğim diye, Türkiye ekonomisini batırdı. Ve şimdi bunu talimatla düzeltme peşindesin.
'Tarım kredi marketlerinin önündeki kuyruklarından zevk mi alacaksın?'
Ete yüzde 35 indirim yapılacak, nerede yapılacak, Tarım Kredi Kooperatif marketlerinde. Kimse hayır demez. Hatırlayalım, ne vardı? Tanzim satış kuyrukları açtılar, çadırlar kurdular. Millete çadırlarının önünde ucuz domates ve soğan kuyruğuna soktular. Şimdi şu mu olacak? Türkiye'deki tüm marketlerin yüzde 1’i bile birçok yerde de olmayan tarım kredi kooperatifi marketleri üzerinden ette bir indirim mi sağlamış olacağız? Tarım kredi marketlerin önündeki kuyruklarından zevk mi alacaksın? Bunu yapma demem. Bunu yapacağına besleneceği üreticiyi, çiftçiyi üretim aşamasında desteklersen daha iyi olmaz mı? Böyle destekten anladıkları şu; zenginsen, devlet seni destekler, Erdoğan senin işlerini kolaylaştırır, zenginliğine zenginlik katmak için her şey yapılır.
'Geçen sene 33 milyar kar eden banka bu sene 169 milyar kâr ediyor'
Tıpkı kur korumalı mevduatta olduğu gibi. Birileri zenginleşti ve kur korumalı mevduatla zenginlere denildi ki ‘sizin zenginliğimizi sürdüreceğiz, ‘döviz artar’, merak etme senin paran korunacak.’ Zenginin parası korunuyor… Bankaların kârı patladı. Vatandaş sorun yaşıyor, herkes mağdur. Bankalar geçtiğimiz 6 ay ne kazanmış biliyor musunuz? 2021’in ocak ile haziran ayı arasında bankaların kârı ne kadar biliyor musunuz? Bütün bankaların kârı 33 milyar. Peki bu yıl ne olmuş? 2022’nin 6 ayında 169 milyar kâr etmiş. Banka zararına çalışmaz tamam da yüzde 400 kâr etmiş. Nasıl olacak bu? Geçen sene 33 milyar kar eden banka bu sene 169 milyar kâr ediyor.
KKM'yi desteklemek vatanseverlik ise ben vatansever değilim:
Kur Korumalı Mevduat’a para yatıran zenginlere devletimiz, vergi indirimi dahil, 57 milyar para ödemiş yeni parayla, eski parayla katrilyon. Ondan sonra da Bay Kemal ‘çiftçi, ekmek, memur, öğrenci, emekli, mazot, devlet, liyakat, adalet’ deyince Sayın Nebati ‘kur korumalı mevduata karşı çıkmak vatanseverlikten uzak bir yaklaşım’ demek gibi bir gaf içine giriyor. Kur korumalı mevduatı desteklemek vatanseverlik ise ben vatansever değilim kardeşim. Böyle bir şey olabilir mi? Zenginin servetini korumak için fakirden alıp zengine vermek vatanseverlikse, ben vatansever olmam. Bana ne zenginden. 85 milyon ekonomik sorun yaşıyor beyefendi. Türkiye’de 500 bin aile hayatından memnun, geri kalan 22 milyon aile, inim inim inliyor, senin yanlış ekonomi politikalarından. Vatanseverlik 85 milyonu düşünmektir. Sayın Nebati vatanseverlik bankaların kârını yüzde 400 arttırıp esnafı, çiftçiyi, küçük esnafı batırmak hiç değildir. Vatanseverlik, Türk parasını dolar karşısında yerlerde süründürmek hiç değildir. Bunun da altını çizelim.
'Ya senin bunlardan haberin yok ya da milletle dalga geçiyorsun'
Bu arada beyefendi büyük ekonomi profesörü Erdoğan tüm olarak söylediğini söyleyip şöyle bir laf etmiş. ‘Ekonomi programımızın ne kadar doğru olduğunu, yaşanan her gelişmeyle görülüyor.’ Ne doğruluğu bu ya? Mesela sorun yok olsa böyle bir laf edilmez. Şimdi Erdoğan'a buradan soruyorum. Hani bir Merkez Bankası var. Aslında özerk olması gereken ama senin 6 ayda bir başkanı değiştirdiğin. Herhalde Erdoğan'ın şu üç husustan haberi yok. Olsa böyle bir laf edilmez. Merkez Bankası yıl sonu beklentileri var. Bu yıl sonu itibariyle dolar kuru beklentisi 19.65 oldu Erdoğan. Dolar kuru daha da yükselecek. ‘Dolar daha da artacak’ dedi; Erdoğan, ‘her şey çok iyi’ diyor. Yıl sonu tüfe beklentisini senin Merkez Bankan 70 buçuğa çıkardı. ‘Cari açık düşecek’ diyordunuz. Cari açık yılın ilk 6 ayında yüzde 142 artmış.”