CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu'na, sosyal medya paylaşımları nedeniyle "kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret", "Türkiye Cumhuriyeti Devletini alenen aşağılamak" ve "Cumhurbaşkanına hakaret" suçlarından 4 yıl 11 ay 20 gün hapis cezası Yargıtay tarafından onandı.
CHP Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun karar hakkında Halk TV'de Can Coşkun ile Haber Masası programında değerlendirdi.
'Hukuk cinayeti'
Torun, "Bir hukuk cinayeti. Talimatlı bir yargı kararıyla karşı karışıyayız. Bu yargı kararını kesinlikle tanımıyoruz. İnanıyorum ki tarih önünde de bu aldıkları kararın utancını yaşayacaklar. Biz bütün milletvekillerimizle il başkanlığına giderek yanında olacağız. Bu karar adaletin katlidir" dedi.
'Bu davalar bir kinin, bir intikamın davasıdır'
CHP Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek de Haber Masası programına bağlanarak sözkonusu durumla ilgili açıklamalrda bulundu.
Erkek şunları söyledi:
"Türkiye bugün büyük bir hukuksuzluğu ve adaletsizliği yaşıyor. Bir devlet, bir hükümet, bir yönetim hukuktan kopmuşsa bir suç organizasyonuna dönüşür. Çok çabuk unutuyoruz. İstanbul İl Başkanımızın bütün duruşmalarını yakından takip ettik. Her duruşmadan önce basın toplantıları düzenledik. Sayın Canan Kaftancıoğlu ne zaman il başkanı seçildi? 13 Ocak 2018 tarihinde il başkanı seçildi, iki gün sonra 15 Ocak 2018 tarihinde işte bu ceza aldığı dosyaların temeli olan soruşturmayı başlattılar. Ne ilginç değil mi İstanbul il başkanı seçildikten 2 gün sonra düğmeye bastılar.
Soruşturmalar devam etti, devam etti. Bir süre açıkta kaldı, sonra İstanbul kaybedildi. ve İstanbul kaybedildikten sonra da iddianame hazırlandı. Bu davalar bir kinin, bir intikamın davasıdır. Hukukla adaletle ilgisi yoktur. bu kararı veren, onayan yargıçları da tarih affetmeyecektir. Ama şunu kimse unutmasın, hukuk sonuna kadar her şeyi takip eder. Bakın bu kararlar da bozulacak. Siz insanların yıllar önce attığı tweetleri çıkartıp o insanları cezalandırabilir misini? O tweetlerin hiçbirinde suç unsuru yok. Bir tweetteki görüşe katılmayabilirsiniz ama tamamı ifade özgürlüğü kapsamında. Sayın Erdoğan'ın geçmişte söylediklerini alırsak nasıl bir cezayla karşılaşması lazım acaba. İşte maalesef tek adam sistemi, kuvvetler ayrılığını tamamen ortadan kaldırdı. Yargının bağımsız olduğunu herkes söylüyor.
Yargı saray iktidarının tahakkümü altındadır, vesayet altındadır. Sürekli vesayetten şikayet edenler var ya iktidara gelirken şimdi ağır bir vesayet oluşturdular. Meclis üzerinde de yargı üzerinde de ve bunu Hakimler Savcılar Kurulu eliyle yaptılar. 2010 referandumun amacı FETÖ ile birlikte yargıyı ele geçirmekti. Başardılar. Sonra birbirlerine düştüler, sonra ne yaptılar? Olağanüstü hal döneminde bunu fırsat bilen iktidar, darbeye teşebbüsü 'Allah'ın lütfu' olarak niteleyen iktidar kötü niyetli bir anayasa değişikliği ile ülkeyi tek adam sistemine sürükledi.
Biz bu memleketteki tüm adaletsizlikleri adaletle ortadan kaldıracağız"
'Bu kararı tanımıyorum'
Halk TV'de yayınlanan ve gazeteci İpek Özbey'in sunduğu Kadraj programına konuk olan CHP Milletvekili Ali Mahir Başarır da konuyla ilgili açıklamalarda bulundu.
Başarır, bundan sonraki süreçte önce karar düzeltme isteyeceklerini daha sonra Anayasa Mahkemesi'ne gideceklerini ve son çare olarak da AİHM'e başvuracaklarını aktararak, "Ne karar düzeltme ne anayasa mahkemesi ve AİHM infazı durdurmuyor. Bugün itibariyle siyasi yasaklı. Anayasa mahkemesi bir tedbir verirse bu yasak durur" dedi.
CHP İstanbul İl Başkanı olmasa Kaftancıoğlu'nun bu cezayı almayacağını aktaran Başarır ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimlerini CHP kazandıktan sonra davaların açıldığını belirterek, "Bu ceza İstanbul seçimlerinin cezası" ifadelerini kullandı.
Başarır bir hukukçu olarak bu yargı kararlarından utanç duyduğunu ifade ederek, "Bu hüküm kirlidir. Bakın biz bu kararı tanımıyoruz. Ben Anayasa komisyonu üyesi olarak, Ali Mahir Başarır olarak, Mersin milletvekili olarak bu kararı tanımıyorum" şeklinde konuştu.
Ne oldu?
Yargıtay 3. Ceza Dairesi, Kaftancıoğlu'nun İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanarak 6 Eylül 2019'da mahkumiyetine karar verilen davanın temyiz incelemesini tamamladı.
Daire, Kaftancıoğlu'na "kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret"ten verilen 1 yıl 6 ay 20 gün ile "Türkiye Cumhuriyeti Devletini alenen aşağılamak"tan verilen 1 yıl 8 ay hapis cezalarını kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu gerekçesiyle onadı. Kaftancıoğlu'na, "Cumhurbaşkanına hakaret" suçundan verilen 2 yıl 4 ay hapis cezası ise 1 yıl 9 ay olarak düzeltilerek onandı.
Kaftancıoğlu'na, "PKK/KCK silahlı terör örgütü propagandası yapmak" suçundan verilen 1 yıl 6 ay hapis ile "halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etmek" suçundan verilen 2 yıl 8 hapis cezaları ise daire tarafından bozuldu.
Kaftancıoğlu'nun, sosyal medya paylaşımı ve bir televizyon kanalındaki konuşmaları nedeniyle "PKK/KCK silahlı terör örgütü propagandası yapmak" suçundan cezalandırıldığı anımsatılan kararda, bu eylemlerin söz konusu suçun unsurlarını oluşturmadığı ifade edildi.
Kararda, "Terör örgütü propagandası yapma suçunun oluşması için terör örgütü ile ilgili bir öğretinin, düşüncenin veya inancın başkalarına tanıtılması, benimsetilmesi ya da yayılması amacıyla yapılmasının yanında terör örgütünün cebir, şiddet ve tehdit içeren yöntemlerini meşru gösterecek, bu yöntemleri övecek ya da bu yöntemlere başvurmayı teşvik edecek şekilde yapılması gerekmektedir" denildi.
"Halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etmek" suçu bakımından ise kararda, muhalif kişiliği ile bilinen Kaftancıoğlu'nun sosyal medyadaki paylaşımlarının bütününün incelendiğinde atılı suçun unsurlarının oluşmadığı belirtildi.