Teklif, öğrenim kredisinin öğrencilere faizsiz olarak verilmesini, kredi borcunun işe başladıktan bir yıl sonra ödenmeye başlamasını ve henüz tahsil edilmeyen öğrenim kredisi borçlarının faizlerinin silinmesini içeriyor.
Teklifin gerekçesinde şunlar kaydedildi:
Öğrenciler kredileri ödemekte zorlanıyor
‘Son yıllarda artan işsizlik ve hayat pahalılığı üniversiteyi bitiren öğrencilerin çoğunun işsiz kalmasına neden olmuştur. Uzun süre iş bulamayan öğrenciler öğrenim kredisi borçlarını ödemekte zorlanmaktadırlar. 300 bine yakın yurttaşımız öğrenim kredisi borcu nedeniyle yasal takip altına girmiştir. Eğitim tüm yurttaşlarımızın en temel hakkıdır. Üniversiteyi kazanan ve ailesinden uzak kentlerde eğitim-öğretimini devam ettiren öğrencilerin bu süreçte çeşitli desteklere ihtiyaçları bulunmaktadır. Ülkemizin ekonomik koşulları dikkate alındığında, aile bütçelerinin öğrencilerin ihtiyaçlarını karşılamada yetersiz kaldığı açıktır. Ekonomik krizin derinleştiği bu dönemde, gençlerimiz beslenme ihtiyaçlarını bile karşılayamamaktadır.
İşsiz kalan öğrencilerin bu meblağları ödemeleri imkansız
Üniversite çağları bireylerin geleceklerinin şekillendiği ve yaşamlarının kalan kısmını etkileyecek en temel kararların verildiği bir dönemdir. Bu nedenle gençlerimizin sağlıklı bir yaşam sürmeleri ve doğru karar vermeleri için maddi manevi kaygı duymadıkları bir dönem geçirmeleri gerekmektedir. Öğrenim kredisi aylık 2019-2020 eğitim-öğretim yılı itibarı ile 550 TL olarak ödenmektedir. Üniversite bitiminde TÜİK’in toptan eşya fiyat endeksindeki artışlar uygulanarak hesaplanacak miktarın ilave edilmesi suretiyle geri ödeme talep edilmektedir. Büyük çoğunluğu işsiz olan bireylerin 25-30 bin TL’yi bulan meblağları ödemeleri neredeyse imkansızdır.
Sosyal devletin gereği
İktidara yakın iş insanlarının batıklarının kamu bankaları eliyle kurtarıldığı, vergi borçlarının faizleriyle birlikte silindiği bir dönemde, sosyal devletin gereği olarak verilen eğitim desteklerine faiz yükü bindirilmesi kabul edilebilir değildir. Devletin görevi; öğrencilere verilen sınırlı desteklerden yanlış politikalar nedeniyle açık veren bütçeye kaynak yaratmaya çalışmak değil, geleceğimiz olan gençlere daha nitelikli eğitim ve eğitimlerine uygun istihdam ortamları oluşturmak olmalıdır. Gençlerine iş üretemeyen bir yönetimin, gençlerinden faiz yükü bindirilmiş öğrenim kredisi tahsil etme çabası sosyal devlet ilkesine aykırıdır. Kanun teklifi ile üniversiteyi bitiren gençlerimizin yeni bir yaşam inşa ederken zorlanmamaları, devletin sağladığı eğitim desteğinin, içeriğine uygun şekilde sürdürülmesine katkı sağlamalarına imkan verecek bir sistemin kurulması öngörülmektedir.”