CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhuriyet tarihinde ilk kez kadın bir adayı partisinin dadaşlar kenti Erzurum’da liste başı yaptı.
Avukat Gonca Aytaş, CHP’nin milletvekili çıkardığı son seçim olan 1983’de doğduğu için 7 Haziran’ı hayatının dönüm noktası olarak görüyor.
MAKUS TALİH
32 yaşındaki genç avukat, CHP’nin umutlarını tazelemek adına attığı önemli adımı boşa çıkarmamak amacıyla seçim kampanyasına start verdi. “Erzurum’da CHP’nin 32 yıllık makus talihini kıracağım. 50 bin gencin oyunu alarak memleketimi Meclis’te temsil edeceğim” diyen Gonca Aytaş oldukça iddialı.
NENE HATUN NÖBETİ
1983’den beri hiçbir sol parti adayının Erzurum’dan milletvekili seçilemediğine dikkat çeken Aytaş SÖZCÜ’ye yaptığı açıklamada, “Bu şehrin kaderini değiştirmek için yola çıktım. Nene Hatun ile başlayan bir nöbeti devralmaya geliyorum. Cesaretimi bizzat dadaşlardan aldım” dedi.
RUHSUZ BATAKLIK
Erzurumlu gençlerin sahipsiz oldukları için adeta “ruhsuz” bir bataklığa saplandığını ve şehrin en önemli sorununun başında göçün geldiğini avunan Aytaş, şöyle konuştu: “Gençler geleceklerini doğdukları şehirde değil uzaklarda arıyor. Erzurum’da çok ciddi beşeri sermaye göçü yaşanıyor. Dadaş’a gurbet yakışmaz. Gençlerin yurtdışı ve Türkiye’nin çeşitli bölgelerinde edindikleri tecrübeleri doğdukları topraklara taşımaları üzerine projeler geliştireceğim.
KADIN FAKTÖRÜ
Yıllarca hiçbir kadın Erzurum’da temsil hakkından hakkaniyetli bir şekilde yararlandırılmadı. O yüzden kadın adaylar yıllarca ön sıralardan milletvekili adayı gösterilmedi. Bu kötü alışkanlığı kıran partime müteşekkirim”
SORUNLAR BÜYÜK
Avukat Gonca Aytaş, mevcut milletvekillerinin Erzurumlu kadın ve gençleri temsil ettiğine inanmadığını belirterek, “Özellikle AKP’li vekiller şehrin ve kadınların birikmiş sorunlarına çözüm üretmek bir yana eğilmiyor bile” dedi. Erzurum’un 1970’li yıllarda CHP’nin kalesi olarak bilindiğini kaydeden ve kendisini “Ben bir Nene Hatun kızıyım” diye tanımlayan Aytaş şöyle dedi:
“23 yaşında kendi kararı ile savaşa giden Nene Hatun’un arkasında duran dadaş diyarı benim de arkamda durur. Ben Allahuekber dağlarında, bu şehrin topraklarında büyüdüm. Erzurum’da unutulan, unutturulmaya çalışılan kadının sesi aslında hep vardı. Sadece bunun için unutulan ve terk edilen alışkanlıklarımızı yeniden hatırlamamız yeterli olacaktır”