CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, Bursa Şehir Hastanesi ve İstanbul-İzmir Otoyolu Ortak Açılış Töreni'nde kamu özel işbirliği projeleriyle ilgili sözlerine ilişkin yazılı açıklama yaptı.
Bu projelerle ilgili "millete yalan söylendiğini" iddia eden Özel, Erdoğan'ın törende, "Biz zaten kendi cebimizden para vererek bunu yaptırmıyoruz. Biz buraya yıl, ay, gün koyuyoruz. Bu kadar gün, ay, yıl çalıştırmak suretiyle bu hastaneyi şu, şu, şu evsafta yapacaksın diyoruz. Buna yap-işlet-devret denir." açıklamasında bulunduğunu belirtti.
Özel, "Evet kendi cebinden vermiyor ama milletin cebinden alıp, müteahhitlere aktarıyor. Hem de bunu 'hane halkına transfer' adı altında yapıyorlar." dedi.
Karayolları Genel Müdürlüğünün hane halkına transferler kalemine 2020 yılı için 6 milyar 210 milyon, 2021 bütçesine ise 6 milyar 496 milyon lira konulduğunu ifade eden Özel, Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Osman Gazi Köprüsü ve Avrasya Tüneli gibi ulaştırma projeleri için bugüne kadar yapılan ödemenin 4 milyar 530 milyon lira olduğunu vurguladı. Özel, 2019, 2020 ve 2021 ödenekleri dikkate alındığında ulaştırma projeleri için milletin cebinden çıkacak paranın 21,1 milyar lira olduğunu öne sürdü.
Özgür Özel, şehir hastaneleri projelerinin kiralama ve hizmet bedelinin bütçeye yükünün daha ağır olduğunu savundu.
Erdoğan'ın şehir hastanelerinin yapım modelini de yanlış bildiğini, bunların yap-işlet-devret değil yap-kirala-devret modeli olduğunu ifade eden Özel, şehir hastaneleri olarak bilinen ve yap-kirala-devret yöntemiyle yaptırılan hastaneler için 2019 bütçesinden kira bedeli olarak 3 milyar 680 milyon lira, hizmet bedeli olarak 2 milyar 470 milyon lira olmak üzere 6 milyar 150 milyon lira ödeneceğini belirtti. Özel, açıklamasında şunları kaydetti:
"2020 yılı için kira bedeli 7 milyar 750 milyon lira, hizmet alım bedeli 6 milyar 500 milyon lira olmak üzere 14 milyar 75 milyon lira, 2021 yılı için ise kira bedeli 9 milyar 290 milyon lira, hizmet alım bedeli 7 milyar 670 milyon lira olmak üzere 16 milyar 960 milyon lira ödenmesi öngörülüyor. Bu faturayı hasta olan olmayan tüm milletimiz ödeyecek. Kamu özel iş birliği projeleri için yapılacak ödemeler için bütçede 'hane halkına transfer' kalemi seçilmiştir. Bu başlı başına ayıplanacak bir tutumdur ancak AKP açısından şaşılacak bir durum değildir. Çünkü bu projelerin hiçbir aşamasında şeffaflık yoktur. İhalelerde şeffaflık yoktur. İhaleleri alan hep aynı firmalardır. İhale koşulları, ihalelerden sonra hem de birçok kez yandaş müteahhitler lehine değiştirilmiştir. Bu projeler için kullanılan kredilerin büyük bölümünde devletin kefil yapıldığı da unutulmamalıdır.
Merkez Bankasından alınan yedek akçe bile bu projeler için müteahhitlere aktarılmıştır. Ayrıca ulaştırma projeleri milletimiz için, ulaşım sektörü için bir ucuzlama değil daha fazla maliyet çıkarmıştır. Köprü ve otoyollardaki yüksek maliyet nedeniyle nakliyeciler ve otobüs firmaları bu güzergahları polis ve ceza baskısıyla kullanmak zorunda bırakılmıştır. İstanbul-İzmir arasını kısaltacağı belirtilen İstanbul-İzmir Otoyolu'nu kullanan otomobillerin sadece gidiş için 256,3 lira ödeyeceği dikkate alındığında, bu otoyolun vatandaşlarımızın sırtına bindirdiği yük de ortadadır. Kamu özel iş birliği projelerini 'cebimizden para vererek yaptırmıyoruz' diye savunan Erdoğan’a düşen, bugün için görünen 60 milyar lira fatura için milletimizden af dilemektir."
AA