CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, 13 termik santrala, bu yılın sonuna kadar tamamlamaları gereken çevre mevzuatına uyuma yönelik düzenlemeler için 2,5 yıl ek süre verilmesine ilişkin düzenlemeyi Anayasa Mahkemesine götüreceklerini bildirdi.
Özel, yaptığı yazılı açıklamada, TBMM Genel Kurulunda dün kabul edilen kanunun, Anayasa Mahkemesinin konuyla ilgili daha önce verdiği iki kararla da çeliştiğini savundu.
Vatandaşların sağlığını ilgilendiren önemli bir konuda, sivil toplum örgütlerinin, meslek örgütlerinin çağrılarına ve ana muhalefet partisinin muhalefetine rağmen bu düzenlemenin getirilmesinin kabul edilemez olduğunu belirten Özel, termik santralları, söz konusu şirketleri korumak için atılan bu adımı, vatandaşın temiz hava hakkını korumak adına Anayasa Mahkemesine taşıyacaklarını bildirdi.
Vatandaşlar, solunum sistemi hastalıklarıyla karşı karşıya
Özel, Afşin Elbistan, Seyitömer, Tunçbilek, Orhaneli, Çayırhan, Kangal, Soma, Kemerköy, Yeniköy, Çatalağzı ve Yatağan termik santrallarına çevre mevzuatına uyum için tanınan süre nedeniyle burada yaşayan vatandaşların kirli hava solumaya, hava kirliliğiyle ilişkili solunum sistemi hastalıkları başta olmak üzere hastalıklarla boğuşmaya devam edeceğini dile getirdi.
Özel, Türkiye’deki solunum sistemi hastalıklarının yüksekliği ve bu termik santralların bulunduğu Bursa, Manisa ve Muğla’daki hava kirliliğinin diğer yerleşim yerlerine göre daha yüksek olduğunun dikkate alınması gerektiğini vurguladı.
Çevre mevzuatına uyumun ertelenmesine ilişkin Anayasa Mahkemesinin daha önce iki kez karar verdiğini anımsatan Özel, iptal ettiği düzenlemede, santrallara 2021 sonuna kadar süre tanınmış olmasını sağlıklı çevrede yaşama hakkının ortadan kaldırılması bakımından uzun bir süre olarak değerlendirdiğine işaret etti.
İptal edilen kanunda öngörülen süreden uzun
Düzenlemeyle 2022 Haziranına kadar sürenin uzatılmasının, ilk başta iptal edilen kanunda öngörülen süreden de uzun olduğunu savunan Özel, şunları kaydetti:
"Anayasa Mahkemesi, 2019 yılına yönelik uzatmaya yönelik yaptığımız ikinci başvuruyu reddettiğinde ise sürenin kesin olduğuna ve bir daha uzatılmayacak olacağına işaret etmişti. Bu sürenin yeniden uzatılması, Anayasa Mahkemesinin her iki kararıyla da çelişmekte olduğu kadar, bu sürenin yeniden uzatılmayacağının garantisi de yoktur. Bu çerçevede Anayasa Mahkemesinin vatandaşlarımızın daha temiz havada yaşama hakkı doğrultusunda başvurumuz lehinde karar vereceğini düşünmekteyiz. Adalet ve Kalkınma Partisi, bu şirketlere süresi içinde mevzuata uyum sağlamadıkları için cezalar vermek yerine onları çevreyi kirlettikleri için ödüllendirmeyi tercih ediyor."