CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Bülent Tezcan MYK gündemini kamuoyuyla paylaştı.
Tezcan'ın konuşmasından satır başları şöyle:
103 canımız hain bir terör saldırısına kurban gitmişti. Sorun sadece tetiği çekenlerin yargılanmasıyla çözülebilecek bir sorun olmanın ötesindedir. Saldırıyı planlayan iradenin ortaya çıkarılması gerekir. Saldırının arka planının ortaya çıkarılması gerekir.
Türkiye önümüzdeki süreçte sağlıklı bir toplumsal barışı inşa etmelidir. Bir taraftan yargı sürecinin tamamlanmasını beklerken, öbür taraftan 7 Haziran ile 1 Kasım arasında artan terör olaylarının faillerinin ortaya çıkarılmasını beklemek en büyük arzumuzdur.
Haftasonu bir yönetmelik yayınlandı... İllerde vali ve kaymakamların Cumhurbaşkanı temsilcisi olduğunu ifade eden bir düzenleme. Bu sürece baktığımızda devletin nasıl çöktüğünü açıkça ele veren uygulamalarla karşı karşıyayız. İl İdaresi kanununda valiler devletin temsilcisi olarak kabul edilirken, kararname ile bu değiştirildi. Bu devleti nasıl gördüklerinin açık bir delilidir. Bu parti devleti anlayışının açık işaretidir. Cumhurbaşkanı ile devleti özdeşleştiren tek adam rejimi budur.
Devlet çöküyor. Yaşanan sürece baktığımızda kurumsal temeli olan devlet anlayışının yerine tek adamın keyfi rejimine dayalı bir yeni devlet inşaa ediliyor. Buradan demokrasi çıkmaz. Sürekli olarak tek parti dönemini, 'Valiler İl Başkanıydı' diye eleştiren AKP Genel Başkanı, şimdi fiilen yarattıkları tek adam rejiminde valilerin AKP İl Başkanı, Kaymakamların AKP İlçe Başkanı olduğunu ortaya koymaya çalışmaktadır. Biz Cumhurbaşkanı Parti Genel Başkanı olamaz derken buna işaret ediyorduk. Son gelinen noktada bir parti genel başkanının temsilcisi olan valiler ortaya çıkmaktadır. Bu yeni düzen aslında fiilen valilerin ve kaymakamların AKP yöneticisi olduğu düzendir. Buna karşı mücadeleye devam edeceğiz. Hedefimiz demokratik devlet.
Devlet düzeni böyle çökerken hukuk sistemi de yeni skandallara imza atıyor. ABD ile yaşanan kriz ciddi bir olaydır. Türk yargı sisteminin ve dış politikanın geldiği noktayı göstermesi açısından önemlidir. Trump'a ve ABD yetkililerine sesleniyoruz: kimsi Türkiye yargısına dışarıdan ayar verme hakkına sahip değildir, kimse bu hadde sahip değildir. Hiç kimsenin Türkiye'yi tehdit etme hakkı da yoktur, buna en sert şekilde karşılık veririz.
Bu hale niye geldik? ABD devlet başkanının Twitter hesabı üzerinden Türkiye'yi tehdit edecek noktaya getiren siyasi anlayış nedir? Erdoğan bunun hesabını vermelidir. Çadır devleti görüntüsü vermeye kimsenin hakkı yoktur. Milletten yetkiyi bu sebeple almadılar. Devleti tahrip ederseniz, demokrasiyi ortadan kaldırırsanız, yargıyı siyasetin emrine sokarsanız tehdit ve şantaja açık hale düşersiniz. Bu zaafiyetin tek sorumlusu Erdoğan iktidarıdır.
Enis Berberoğlu halen cezaevinde. Anayasa'nın açık hükmüne rağmen yeniden mebus seçilen Berberoğlu tahliye olmadı. Siyasetin yargıya müdahalesidir bu. Şimdi 17. ceza dairesinde itirazın görüşülmesi bekleniyor. Bekliyoruz. Halen yargının bu hatayı düzeltip bu meseleyi çözmesini bekliyoruz.
Damat efendi bir açıklama yaptı. Tasarruf gereği yüzde 30 kaynakları kesecekmiş. Bu kaynakları kesmek için kanuna ihtiyacınız var. Hazineyle belediyeye aktarılan kaynaklar yasal işlemdir. Ancak yasayla yapabilirsiniz. Yerel yönetimlerin kaynağı zaten yetersiz. Siz belediyelerin kaynaklarını kısarak çalışamaz hale getiriyorsunuz. Bu yerel yönetimlerin etkisini kırmaya çalışan bir adımdır
KURULTAY AÇIKLAMASI
Muharrem İnce beyanda bulunmuş. Daha önce de söyledim. Genel Başkanımız seçimden sonrası ilk toplantıda her türlü değişikliğe destek vereceğini beyan etmişti. Bu bugünkü toplantıda konuşulan bir konu değildir.
Sayılar üzerinden konuşmayacağız. Henüz bize verilmiş bir sayı yok. Parti tüzüğü neyi gerektiriyorsa onu yapacağız.