CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yeni adli yıl açılışında yinelediği yeni anayasa çağrısına ilişkin, “(Bu konuyu konuşacağız, tartışacağız) diyorlarsa otururuz, tartışırız. Görüşmelere kapalı değiliz. Bir diplomasinin yürütülmesine karşı bir sıkıntımız yok. Biz anayasanın ilk dört maddesini tartışmayız ve en önemli kırmızı çizgilerimizden bir tanesi de güçlendirilmiş parlamenter sistemdir” dedi.
Milliyet'ten Mehtap Gökdemir'e konuşan Özkoç, seçim barajı ve cumhurbaşkanı adayı konusunda şunları söyledi:
'Masadan kalktılar'
Anayasa için biz onlarla iki kere masaya oturduk. Birincisinde anlaştığımız, uzlaştığımız konular vardı, ama onlar dayatmalar yaptılar ve masadan kalktılar. İkinci kez masaya oturduğumuzda da bizim arkadaşlarımız kendilerine ‘Anayasanın ilk dört maddesi, parlamenter sistem bizim kırmızı çizgimizdir’ dediler. Yine masadan kalktılar, çekildiler. Bunların amacı daha demokratik bir anayasa yapmak değil. Bu konuda samimi olsunlar, dürüst olsunlar. Biz anayasanın ilk dört maddesini tartışmayız ve en önemli kırmızı çizgilerimizden bir tanesi de güçlendirilmiş parlamenter sistemdir.
'Dayatmayı kabul etmeyiz’
‘Bu konuyu konuşacağız, tartışacağız’ diyorlarsa otururuz, tartışırız. Ama onun dışında toplumu, bizi oyalayacak başka bir şey kabul etmiyoruz. İkincisi, önümüzdeki seçim döneminde kendilerine yol açacak başka kısıtlamaları anayasa içerisine sokup, seçim maddelerinde farklı değişiklikler yapıp, bunu topluma ve Meclis’e dayatmayı düşünüyorlarsa bunda da yanılıyorlar. Biz böyle bir şeyi kabul etmeyiz.
‘Her ortamda görüşürüz’
Onun haricinde görüşmelere kapalı değiliz. Grup başkanvekilleri, genel başkan yardımcılarıyla görüşüyoruz. Arzu ediyorlarsa her ortamda otururuz, görüşürüz. Biz görüşlerimizi topluma söylüyoruz. Onlara da söyleriz. Ne diyorlar dinleriz. Bir diplomasinin yürütülmesine karşı bir sıkıntımız yok.
Özkoç, “Daha önce kurulan uzlaşma komisyonu gibi bir komisyon olur mu?” sorusuna, “Böyle bir komisyonun içerisinde olmanın koşulları var. O koşulları söylüyoruz” yanıtını verdi.
‘Barajı düşürme önerisi iktidar kaygılarından’
Ülkenin yönetilemediğini vurgulayan Özkoç, “Biz göreve, bütün sorunları çözmeye hazırız. Milletin iradesi için sandığın bir an önce oraya gelmesi gerekiyor. ‘Derhal seçim’ diyoruz” ifadelerini kullandı.
“Yüzde 7’lik seçim barajı Türkiye’nin demokratikleşmesi için değil. Kendi istikballerini kurtarmaya çalışıyorlar” değerlendirmesinde bulunan Özkoç, şöyle devam etti:
“Meclis’in itibarını iade etmiyorlar. Bakanları milletin bakanı haline getirmiyorlar. Komisyonları çalışan komisyonlar haline getirmiyorlar. Torba yasaları kaldırmıyorlar. En azından muhalefet bir yasama yılı içerisinde 20 gün en azından gündemi belirleyebilmeli. Bir siyasi etik yasası çıkartmıyorlar. Adalet sisteminde bir düzeltme yapmıyorlar. Bunların hepsi duruyor, seçim barajını söylüyorlar, neden? MHP yani ortaklarıyla ilgili bir seçim barajı kaygısı var, bu aynı zamanda iktidar olabilme kaygısı. Yüzde 7’ye değil, yüzde 1’e dahi ihtiyaçları var.”
‘Adayın kim olacağına ittifak karar verecek’
Özkoç, Cumhurbaşkanı adayına ilişkin tartışmalara yönelik de, “Gerçekten ego sahibi olmayan, gerçekten bağımsız, tarafsız, belli bir süre içerisinde güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçirecek olan, kendi yetkilerinin kısıtlanmasına ‘evet’ diyecek bir cumhurbaşkanı adayı üzerine Millet İttifakı uzlaşır ve gereğini yapar. Millet İttifakı bir hırs, ben olacağım hırsı içerisinde bir yarış içerisinde değil” dedi.
Her siyasi partinin genel başkanını iktidarın başına getirmek için mücadele ettiğine işaret eden Özkoç, “Bize dönük sorarsanız biz kendi adayımızı yani gönlümüzdeki adayı söyleriz, biz onun Kılıçdaroğlu olduğunu hiçbir zaman gizlemedik. Elbette ki söyleriz. Bir ittifak içerisinde hareket ediyoruz. Bizim değil, ittifakın adayının kim olacağına Millet İttifakı karar verecek” diye konuştu.
Tanju Özcan'ın ifadeleri kabul edilemez
Öztrak: Seçim barajının tescil makamı ne zamandan beri Erdoğan ve Bahçeli oldu?