Canları pahasına enkaza giriyorlar: 'Riskli ama ne yapalım...'

Depremde evleri yıkılan vatandaşlar, kurtarabileceklerini düşündükleri eşyaları için beton yığını evlerin içine giriyor. Canları pahasına enkaza girenler, 'mal da canın yongası' diyor.

Binlerce evin yıkıldığı, binlerce kişinin hayatını kaybettiği depremin ardından vatandaşlar çadırda kalmaya başladı. Kimi çadırdaki hayatını kolaylaştıracak eşyalarını kimi de yeni bir şehre gitmek için gerekli gördüğü eşyalarını almak için beton yığını haline gelen evlerine giriyor.

Kahramanmaraş Türkoğlu Beyoğlu Mahallesi'nde de vatandaşlar her türlü oluşabilecek riske karşı koruma önlemi dahi almadan yıkık evlerin içinde kurtarılacak eşya arıyor. Bazısı da, enkazın altından kurtardığı kamyonetine yine enkazdan yüklediği eşyaları doldurup yola koyuluyor. Yalnızca taşınma telaşı değil, evlerin altından toprakların boşalması da köy sakinlerini korkuyor.

"MAL DA CANIN YONGASI"

2 katlı evi yıkılan 47 yaşındaki Erdal Tezer, "99'u da yaşadım İstanbul'da ama bu çok farklı bir şeydi. İstanbul'da yaşadığımızın 10 katı gibi oldu, uzun sürdü. Yine de ayakta kaldık. Bunla da uğraşmaya uğraşıyoruz. Ne kurtarabilirsek o… Riskli ama ne yapalım mal da canın yongası, yaşıyoruz, hayat devam ediyor. Yatak, yorgan, ufak tefek kap kacak bulabilirsek alacağız. Yıllardan beri bekleniyordu, yıllardır Kahramanmaraş fay hattı deniyordu. Bunun hangi gün geleceğini ancak Allah bilir" dedi.

Hasarlı kamyonetiyle başka bir şehre giden Remzi Orçan da, "Eşyaları enkazdan çıkardık. Enkazdan çıktık, sağlam yere çıkıyoruz. Çarşıdaydık yukarı gidiyoruz. Yapacak bir şey yok. Allah'tan geldi" dedi.

"ÇIKARTABİLDİKLERİMİZİ ÇIKARTIYORUZ"

Terzilik yapan Kezban Kurt da, "Çok şükür çocuklarımızla beraber sağ çıktık. Evim de harabe, çıkartabildiğimiz kadar şeyleri çıkartıyoruz. Her şeyimiz içerideydi. Çok da önemli şeylerimiz de vardı. İçinden sağ çıkınca dönüp bakmadım bile. Konteyner falan gelirse içine eşyaları bırakalım diyorum, kapısını örteyim, gideyim. Burada yapacağım bir şey kalmadı. Makinelerim falan hepsi altta. Bütün kumaşlarım, daha yeni almıştım. Hiç açmadığım 20-30 milyarlık kumaş almıştım. Belki içinde 100 milyarlık malım var ama yapacak bir şey yok, canım sağ çok şükür" ifadelerini kullandı.

Gökhan Kurt ise sağlam görünen evlerin bahçelerinde oluşan çukurları da göstererek, "Büyük felaketten sonra bazı yerlerin önünde bu şekilde obruklar oluşmaya başladı. Bunun derinliği 8-10 metreye kadar gidiyor. Ne olduğunu biz de bilmiyoruz, çökmüş. Durduğumuz yerin altı şu anda boş. Bir yağmur yağdığı zaman burası komple çökecek. Deprem gecesi oldu onun öncesinde yoktu" diye konuştu.

Türkiye Haberleri