Canan Karatay hakim karşısına çıkıyor. Meslekten men edilebilir

Önerdiği tedavi yöntemleriyle sık sık gündeme gelip eleştirilen Canan Karatay uyguladığı yanlış tedavi sonucu hastasının böbreklerini kaybetmesinden ve kalıcı engellilik hali oluşmasından sorumlu tutuluyor. Hakkında meslekten men talep edilen Karatay, 9 Ocak’ta hakim karşısına çıkacak.

İç hastalıkları ve kardiyoloji profesörü Canan Karatay’ın hastasına yanlış tedavi uygulayarak hastasının böbreklerini kaybettiği ve kalıcı engellilik hali oluştuğu iddia ediliyor. Uyguladığı tedvinin ardından Karatay’a dava açıldı.

Birgün’den Merve Atıcı’nın haberine göre Özofagus (yemek borusu) kanseri tanısı konulan Ceyhun Ülker davanın ilk duruşması öncesinde, 8 Kasım 2024 tarihinde tedavi gördüğü Acıbadem Sağlık Grubu’na ait hastanede hayatını kaybetti.

'BY PASS' OLMASI ÖNERİLDİ

2014 yılında Yeditepe Üniversitesi kardiyoloji servisinde yapılan muayeneler sonrası Ülker’e "anjiyo" yapılmasına karar verildi. Anjiyo sonucuna göre kalbe giden 5 damarın yüzde 80-95 seviyesinde tıkalı olduğu ve bunun yaşamsal tehlike içerdiği tespit edilerek "By Pass" önerildi.

2014-2015 yılları arasında sırasıyla farklı hastanelerde birer kez daha anjiyo ve kardiyolojik kontrollerden geçen Ülker’e ayrı ayrı aynı tanı tekrarlanarak By Pass olması gerektiği bildirildi. Bunun üzerine ameliyat için ‘doğru hekimi’ arayan Ülker, 2016 yılında Kadıköy Florence Nightingale Hastanesi'nde Prof. Dr. Canan Karatay’a muayene oldu.

HASTASINDAN KULLANDIĞI İLAÇLARI BIRAKMASINI İSTEDİ

Şikayet dilekçesinde bulunan iddialara göre canan Karatay, muayene olduktan sonra hastaya şeker hastası olduğunu ve sorunun hastanın yaşam biçiminde olduğuna dikkat çekerek kullandığı tüm ilaçları bırakmasını istedi. Karatay Ülker’e yüksek tansiyonu için hafif dozda bir ilaç vererek ‘bol tuz’ önerdi.

Karatay Ülker bunların dışında ek olarak da bazı vitamin iğneleri/hapları ve iyot takviyesi verdi. Ülker’in kalp-damar probleminin ise cerrahi bir müdahaleyi gerektirmediğini söyledi.

Böbreklerin ne denli iyi çalıştığını belirlemek için yapılan kreatin değeri tedavi başladığında 0,70 aralığında olan Ülker’in, 2016-2019 yılları arasında kesintisiz olmak üzere toplam 4 yıl boyunca devam eden tedavisinin ardından bu değeri 4,6’ya kadar yükseldi.

Şikayetçi Ceyhun Ülker'e, bu esnada ikamet ettiği Balıkesir/Aylavalık'ta şiddetli göğüs yanması şikayetiyle gittiği bir Solunum Yolları Uzmanı tarafından düzenli kardiyolojik destek önerildi.

Durumu bildirdiği Karatay, Ülker'e bir Nefrolog’a (böbrek hastalıkları uzmanı) görünmesi gerektiğini belirtti. Tedavinin sona erdiğini söyleyen Karatay, kendisinin yapabileceği bir şeyin kalmadığını söyledi. Nefrolog desteği ve tedavisi almaya başlayan Ülker’e ise böbrek yetmezliği tanısı konuldu. Ülker ardından böbrek nakli oldu. İlerleyen dönemde ise kanser tanısı kondu.

“HATALI VE KUSURLU TEDAVİ NEDENİYLE”

Ülker, İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’na verdiği şikayet dilekçesiyle Florence Nightingale Hastanesi ve Prof. Dr. Canan Karatay hakkında suç duyurusunda bulundu.

Dilekçede, "müvekkil aydınlatılmadan uygulanan sıra dışı tedavinin olası sonuçları hakkında bilgi vermeksizin yapılan hatalı ve kusurlu tedaviler nedeniyle" şüphelilerin cezalandırılması talep edildi.

Şikayet dilekçesinde Ülker’in dört yıl süresince uygulanan yanlış tedavi nedeniyle, ağır düzeyde engellilik hali oluştuğuna ve çalışma gücünü kaybettiği vurgulandı.

Karatay’ın "meslek icrasının yasaklanması" talep edilen suç duyurusunda, ayrıca "yaralama ve görevi kötüye kullanma" suçlarından ve Savcılıkça re'sen tespit edilecek suçlardan cezalandırılabilmesi için kamu davası açılması da istendi.

“TUZ BÖBREKLERE KALICI HASAR VERDİ”

Şikayet dilekçesinde böbrek yetmezliğine ilişkin hekim tanısı şu şekilde yer alıyor:

"Gelinen aşamada müvekkile, konulan hekim tanısı; Böbrek yetmezliği, uzun süre göz ardı edilen yüksek tansiyon ve buna bağlı olarak gelişen ve ciddiye alınmayan /müdahale edilmeyen Kreatinin düzeyi artışlarının, yiyeceklerde kullandırılan yüksek miktardaki tuzun böbreklerinde geri dönüşü olmayan hasarlar verdiği, ayrıca uzun yıllar aralıksız olarak kullanılan vitamin iğneleri ve hapların toksik etkiye neden olduğunu tespit ederek bir an öncea diyaliz-böbrek plantasyonu sürecine girmesi gerektiği yönündedir."

Şikayet dilekçesinde yer alan bilgiye göre, Ülker’in yaşadığı Balıkesir iline bağlı Balıkesir Atatürk Şehir Hastanesi’nden aldığı "maluliyet (engel) oranına" ilişkin tespit ise şöyle:

a-Nefroloji Bölümünce (böbrek nakli nedeniyle): %70 engelli,
b- Kardiyoloji Bölümünce (5 damar By Pass nedeniyle) %30 engelli,
c- Dahiliye Bölümünce (Yüksek Tansiyon ve Diyabet nedeniyle) %10 engelli, raporu düzenlenmiştir.

HASTANE SUSKUN

Gündeme gelen iddialara karşı cevap hakkını kullanması için ulaşılan Florence Nightingale Hastanesi Basın Birimi, konuya ilişkin herhangi bir açıklama yapmadı.

Türkiye Haberleri