Isparta'nın Eğirdir ilçesinden adını alan ve çevresindeki ilçelere yüzyıllardır su sağlayan Eğirdir Gölü, alarm veriyor.
Su seviyesinin hızla düşmesi, kıyıdan bir kilometreyi aşan kuruma alanlarının oluşmasına neden oldu.
İNSANOĞLUNUN TALANI! SANAYİ, ATIK, VAHŞİ SULAMA...
Gölün çevresindeki yerleşimlerin kanalizasyon, sanayi ve zirai atıklarıyla kirlenmesi, vahşi tarımsal sulama ve nehirler üzerine yapılan barajlar, gölün başlıca sorunları arasında yer alıyor. Ayrıca taş ocakları ve istilacı balık türleri de gölün ekosistemine zarar veriyor.
Bu yaz, göldeki kuruma alanları ve kirliliğe bağlı olarak alg patlamaları ve müsilaj oluşumları arttı.
Eğirdirli gözlemci pilot Selçuk Çevikbaş, bu sorunlara dikkat çekmek amacıyla gölü havadan görüntüledi.
NEHİR İKİYE BÖLÜNECEK!
Çevikbaş, gölün su seviyesinin tehlikeli derecede düştüğünü, adacıkların oluştuğunu ve gölün ikiye bölünme riskinin yüksek olduğunu belirtti.
Çocukluğunda gölden su içilebildiğini hatırlatan Çevikbaş, bugün ise gölün doğal güzelliklerinin büyük ölçüde yok olduğunu, yosunlaşmanın arttığını ve su kalitesinin ciddi şekilde bozulduğunu ifade etti.
Gölün en dar noktası olan Gelendost-Yenice ile Senirkent-Akkeçili arasındaki mesafe, bir zamanlar 2 kilometre iken, bugün 1,2 kilometreye düştü.
Çevikbaş'ın aktardığına göre; Derinliği ise 4 metreden 1,5 metreye kadar azaldı. Eğer bu süreç devam ederse, Eğirdir Gölü'nün ikiye bölünme riski kaçınılmaz olacak.