Normalleşme sürecinde toplu taşıma araçlarında yüzde 50 sınırının kaldırılmasını değerlendiren Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Tevfik Özlü, "Virüsün bulaşma riski daha da arttı" dedi.
1 Haziran'da İçişleri Bakanlığı, toplu taşıma ve şehirlerarası yolcu taşımacılığındaki kapasitenin yarısı kadar yolcu taşıma sınırlamasını kaldırmıştı. İçişleri Bakanlığı genelgesinde, toplu taşımadaki oturma düzeni için yüzde 50 kapasite kullanımı zorunluluğu kaldırılırken araçların cinsine ve yoğunluğuna göre ayakta ne kadar yolcu alacaklarına ilişkin karar il ve ilçe hıfzıssıhha kurullarına bırakılmıştı.
Özlü, "Kapalı bir alanda çok sayıda kişi bir arada bulunuyor. Sosyal mesafeyi korumaları zor. Yolcuların hepsi de dikkatli olmuyor. Bir kısmı maske takıyor bir kısmı takmıyor. Aynı yüzeye çok kişi dokunuyor. Toplu taşıma bu viral enfeksiyonun bulaşması açısından çok uygun bir alan" dedi.
Sözcü'den İsmail Akduman'ın haberine göre; Haber Global’de normalleşme sürecini değerlendiren Prof. Özlü, toplu taşımanın bütün ülkelerin sorunu olduğunu açıkladı.
Toplu taşımada risk yüksek
Büyük kentlerde ulaşımın ağırlıklı olarak toplu taşıma araçlarıyla yapıldığını dile getiren Prof. Tevfik Özlü şunları kaydetti:
Toplu taşımada risk yüksek. Kapalı bir alanda çok sayıda kişi bir arada bulunuyor. Sosyal mesafeyi korumaları zor.
Yolcuların hepsi dikkatli olmuyor. Bir kısmı maske takıyor, bir kısmı takmıyor. Bir kısmı burnunu dışarıda bırakıyor. Bir de aynı yüzeye çok kişi dokunuyor.
Toplu taşıma bu viral enfeksiyonun bulaşması açısından çok uygun bir alan. Kapalı ve havasız bir alan olma açısından büyük riskler taşıyor.
Ama hayatımızdan kaldırmamız da mümkün değil. Çünkü insanlar işe gidecek. Herkesin bireysel aracıyla gitmesi mümkün değil.
Dolayısıyla bütün dünyada bu toplu taşıma sorununun çözümü zor olan bir konu. Yüzde 50 ile çalışması riski belki biraz daha azaltabilirdi.
Sanırım toplu taşımada talep fazla, karşılamak için kapasite yetersiz. Onun için böyle bir uygulama gelmiş olabilir.
Özlü, iş yerlerinin farklı zaman dilimlerinde vardiyalarını başlatmalarının ve evden çalışmanın toplu taşımanın yükünü azaltacağını söyledi.
Toplu taşıma nasıl kullanılmalı?
Yurttşlardan mümkün olduğu kadar imkanları çerçevesinde toplu taşıma araçlarını kullanmamalarını isteyen Prof. Dr. Tevfik Özlü, insanların gidecekleri yere yürüyerek ya da bisikletle veya kendi araçlarıyla gitmelerini önerdi.
Toplu taşıma araçlarını kullanmak zorunda kalanların ise güvenli yolculuk yapabilmeleri için dikkat etmeleri gerektiğini belirten Özlü şöyle konuştu:
Bir yere giderken toplu taşımanın çok yoğun olduğu saatlerden daha erken saatte çıkın. Dönüşte herkesin yüklendiği saatlerde değil, yarım saat geç binin.
Bunun dışında havalandırma, hijyenle ilgili tedbirler alınması lazım. Ve mutlaka herkesin toplu taşıma araçlarında usulüne uygun olarak maske takmaları gerekir.
Eldiven kullanmayı önermiyoruz. Ama kullanılırsa yolculuk bittiğinde eldivenler çıkarılmalıdır. Ama en güzeli, araçlardan indikten sonra ellerimizi yıkamalı veya dezenfektan ile temizlemeliyiz.
Güvendiğiniz kafe ve restoranlara gidin
Prof. Dr. Özlü, yurttdaşların güvendikleri restoran ve kafelere gitmelerini kurallara uyan işletmeleri seçmeleri halinde, yemek yemeleri veya bir şeyler içmelerinin sorun olmayacağını söyledi.
Özlü, işletmelerde çalışan personelin maske takmaları ve hijyen kurallarına uymalarının önemli olduğunu açıklayarak, “Ayrıca işletmede sosyal mesafe uygunsa ve havalandırma iyiyse o işletmede yemek yiyebilirsiniz. Zaman içinde işletmeler bu açıdan puanlanacak. İşletmelerde kendilerini düzelteceklerdir” dedi.