Emniyet Genel Müdürlüğü’ne bağlı Polis Akademisi Başkanlığı, mahalle bekçileriyle ilgili ‘Güvenliğin Kurumsal Yönetiminde Destekleyici Polislik - Bekçilik Örneği’ isimli bir rapor hazırladı. Raporda, “Mahalle bekçisi unvanının görev ve yetkilerini tam olarak yansıtmadığını belirten bekçilerin ‘mahalle polisi, mahalle muhafızı, koruma polisi ve polis yardımcısı’ gibi unvanlar kullanmak istediği” bildirildi.
Mahalle bekçisi sayısının 30 bine yaklaştığı da belirtilen raporda, “20’li yaşlardaki gençlerin bekçilere karşı olumsuz denebilecek duygu ve düşünceler beslediği” ifade edildi. Hazırlanan raporda, gençlerin görevini yapmaya çalışan bekçilere zorluk çıkarabildiği vurgulanarak “Orta yaş grubundaki vatandaşlarda görülen nostaljik ve olumlu duygulara, bekçilik uygulamasını bizzat deneyimleme ve görme fırsatını bulamamış gençlerde rastlanmaması normal karşılanabilecek bir durumdur” denildi.
İdari yaptırım yetkisi
BirGün'den İsmail Arı'nın haberine göre, bekçilerin yakındıkları konulara da yer verilen raporda, motorlu araçları olmaması nedeniyle zorluklarla karşılaştıkları belirtilerek şunlar ifade edildi: “Örneğin bekçilerin, gece saatlerinde aracında yüksek sesle müzik dinleyerek mahalle sakinlerinin huzurunu bozan birisine Kabahatler Kanunu hükmünce işlem yapma yetkileri bulunmamaktadır. Bunu çözüme kavuşturmak için bekçilere polisin yetkisi dâhilinde olan idari yaptırım tutanağı düzenleme yetkisi verilebilir.”
Raporda, “Bekçiler, GBT sorgusu yapmaya yetkileri olmadığını ve kendilerinin gidip polisin gelmesini söyleyenlerle karşılaşabilmektedir. Bu yüzden çeşitli yöntemlerle farkındalık düzeyi artırılabilir” ifadeleri yer aldı. Yurttaşların, bekçilere karşı hangi duygu ve düşünceleri beslediğinin araştırılması gerektiğine değinilen raporda, bekçi ve halk arasında iletişimin güçlendirilmesi gerektiği aktarıldı.