Barış Terkoğlu yazısında OYAK’ın, 'fahiş fiyatla' Demirören’den aldığı Total’e ilişkin Sedat Peker’in iddiasını kaynakların doğruladığını belirtti. Satın almanın görüşüldüğü toplantının tanıklarına göre Deniz Kuvvetleri adına katılan Cihat Yaycı, “Pazar payı küçük, 4 yılda birçok bayisini kaybetmiş” diyerek itiraz etti.
Terkoğlu'nun yazsından ilgili kısım şöyle:
"Sedat Peker ne demişti:
'Pambıkören, seni unuttum zannetme. Kâr etmeyen Total’i Mehmetçiğin parasıyla kurulan OYAK’a nasıl sattığını mutlaka anlatacağım. Mavi Vatan’ın isim babası Cihat Yaycı Paşa’nın, bu satışın adil olmadığını söylemesi üzerine onu etkilemek için nasıl baskı kurdurduğunuzu da biliyorum. Pambıkören, Mehmetçiğin parasına göz dikenin Yüce Allah gözlerini çıkarır biliyor musun? Bu satış usulüne uygunduysa, Cihat Yaycı Paşa neden bunun usulsüz olduğunu her yerde dillendirdi ve siz onun üzerine hangi güçlerle baskı kurdurdunuz?'
Peker’in 'Pambıkören' diye kastettiği 'Demirören'. Sözünü ettiği satış ise OYAK’ın geçen yıl haziran ayında, Total Türkiye’yi ve akaryakıt şirketi M Oil’i Demirören’den toplamda 450 milyon dolara alması.
'Cihat Yaycı ne yalan ne de doğru dedi'
Öte yandan Peker’in açıklamalarının ardından işaret ettiği Cihat Yaycı, OdaTV’ye şöyle konuştu:
'Yönetim kurulu toplantısı kayıtları, ses kayıtları zaten alınıyor. Muhatap OYAK’tır. Benim bu konuda konuşmam uygun olmadığı gibi yasal da değildir.'
Kısacası Cihat Yaycı ne yalan ne de doğru dedi. 'Kayıtlara bakılsın' demeyi tercih etti.
OYAK’ın sermaye birikimi, bugün 400 bini aşan üye sayısı, kritik sektörlerdeki varlığı; onu Türkiye gibi kırılgan bir ekonomide adeta bir dev haline getiriyor. OYAK Renault, OYAK Çimento, Ereğli Demir Çelik gibi önemli şirketlerin sahibi olan OYAK’ın 2019 yılı hasılatı 48.8 milyar liraya, toplam varlıkları ise 118.3 milyar liraya ulaştı. OYAK’ın aynı yıl 4.9 milyar dolarlık ihracatı, Türkiye’nin toplam ihracatının yaklaşık yüzde 2.7’siydi.
OYAK’ın en genişten en dara inen yönetim şemasının en tepesinde, asker-profesyonel dengesi var. Yönetimin bütününde Milli Savunma Bakanı, Genelkurmay Başkanı ve kuvvet komutanları etkili.
OYAK'ın satış süreci
Her şeyi özetledikten sonra asıl soruya yanıt verelim: Yaycı, OYAK’ın satışına yönetim kurulu üyesi olarak itiraz etti mi? Ettiyse neden etti? Sonrasında baskı gördü mü?
Yaycı konuşmadı ama bu soruların yanıtını dönemin tanıklarına sorarak araştırdım. Başından söyleyeyim, Peker’in anlattıklarını kaynaklar doğruladılar.
Yaycı: Neden bize yarar sağlamayan bir şirketi alıyoruz
OYAK kulislerine göre Cihat Yaycı, Total’in alınış sürecine itiraz etti. Bunun birkaç nedeni vardı. Satış sürecinde OYAK, Total’de kapsamlı bir araştırma yapmıştı. Total’in bilançolarını inceleyen Yaycı, bu alımın OYAK için kârlı olmayacağını söyledi. 2016’da Demirören tarafından 358 milyon dolara satın alınan OYAK, dört yılda birçok bayisini kaybetmiş, pazar payı azalmış, kârı düşmüştü. Bu verileri yönetim kuruluna taşıyan Yaycı, 'Neden bize yarar sağlamayan bir şirketi alıyoruz' sorusunu sordu.
Toplantıyı terk etti
Bunun ötesinde Yaycı’nın itiraz ettiği başka noktalar da vardı. Total’in yüzlerce satış noktasının olduğu söyleniyordu. Ancak bunların çok az bir kısmı resmen Total’indi. Çoğunluğu bayilik sistemiyle çalışıyordu. Üstelik dört yılda, Demirören döneminde bu bayilik sistemi de kötü bir şekilde yönetilmişti. Bu gerekçeleri sıralayan Yaycı, satın almanın yanlış olduğunu, ayrıca satın alınsa dahi 450 milyon doların bu satış için fahiş olduğunu söyledi. Yetmedi, Yaycı, kararın OYAK teamüllerine göre yönetim kurulu tarafından değil, genel kurul tarafından verilmesi gerektiğini söyledi. Ona göre yönetim kurulunun bu kararı alması yetkinin aşımıydı. Ve satışın görüşüldüğü yönetim kurulu toplantısını terk etti.
Kuvvet komutanı devrede
Yaşanan olay OYAK yönetiminde deprem etkisi yarattı. “Yukarıdan gelen” uyarının ardından, bir süre sonra Deniz Kuvvetleri Komutanı devreye girdi. Yaycı ile baş başa bir görüşme gerçekleştirdi. Yaycı’ya özetle 'Sen benim adıma orada görev yapıyorsun' diyen Komutan Adnan Özbal, Yaycı’dan satışa onay vermesini istedi. Yapacak bir şeyin kalmadığını düşünen Yaycı, Milli Savunma Bakanı’nın görüşünün de bu yönde olduğunu görünce satışa onay verdi."