Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, haftalık Meclis toplantısında gündemi değerlendirerek çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Bakırhan, Fransa'daki parlemento seçimlerinin ikinci tur sonuçlarına dikkat çekerek, demokrat, sol ve sosyalist güçlerin birleşmesinin yükselen aşırı sağ ve faşizme karşı etkili bir duruş sergilediğini vurguladı. Türkiye'deki adaletsizlik ve hukuksuzlukların ortak mücadele zemini oluşturulamadığına dikkat çeken Bakırhan, Fransa'daki dayanışma modelinin umut verici olduğunu belirtti.
Hakkari belediyesine kayyım atanmasından bu yana süregelen halk direnişini vurgulayan Bakırhan, DEM Parti'nin iradesine ve demokratik sürece sahip çıkmak için yürüttüğü mücadeleyi "iradeye saygı yürüyüşü" ile simgelediklerini ifade etti.
"HANİ BU YIL EMEKLİLERİN YILI OLACAKTI?"
Bakırhan Ayrıca, TÜİK'in enflasyon açıklamalarına yönelik, "TÜİK, emekçiye işçiye düşmandır. Bu rakamları belirleyenler akşam nasıl başlarını yastığa koyuyorlar? Büyük bir vicdansızlık yapıyorlar. Hani bu yıl emeklilerin yılı olacaktı?
TÜİK, Saray'ın isteğiyle enflasyonu düşük göstererek 20 milyon emekli ve emekçinin alacağı zammı gasp etti. TÜİK eliyle asgari ücretliye, memura, emekliye hile yapıldı, kumpas kuruldu. Yazıklar olsun size. 20 milyon emekli ve emekçiye hile yapıp, işiyle, aşıyla oynadınız.
Bütün bunlar yetmiyormuş gibi, her gün yeni zamlar açıklanıyor. Temmuzda asgari ücretliye zam yok ama çaya, benzine, otogaza ve köprü ücretlerine zam var. 21. yüzyılın başında bir ülke düşünün; barınma ve beslenme sorunu var ve bunu çözemiyor. İşte bu iktidarın gerçeği budur." diyerek tepki gösterdi.
"İNSANLIK SUÇLARI HEP AYNI SEMBOLLERLE ÖRTÜLMEYE ÇALIŞILDI"
Bakırhan, ülkenin gündemine oturan futboldu Merih Demiral'İn 'bozkurtlu' gol sevincine yönelik şu açıklamalarda bulundu:
Milyonlarca insanımız açlıkla mücadele ederken ve işsizlik giderek artarken, bazı çevreler ırkçılık ve milliyetçilikle yapay gündemler yaratıp halkın gerçek sorunlarını zehirlemeye çalışıyor. Bu kişiler, açlığı, yoksulluğu ve yargıdaki rüşvet ile kadrolaşmayı sembollerin arkasına saklamak istiyorlar. Deniz Poyraz, Hrant Dink gibi isimlerin katledilmesi, Madımak'ta işlenen insanlık suçları da hep aynı sembollerle örtülmeye çalışıldı.
Emin olun, milliyetçilik ve ırkçılık maskesi altında halkın sorunlarını gizlemelerine asla izin vermeyeceğiz. Katliamların, adaletsizliklerin üstünü örtmelerine müsaade etmeyeceğiz. Vatan, millet, sakarya edebiyatıyla halkı soyanların gerçek yüzlerini çok iyi biliyoruz ve bunu herkese göstereceğiz.
Bu sahte milliyetçiler için vatan, mülk gaspı; bayrak, suç örtme aracı; marş ise hukuksuzluk yapma biçimidir. Gerçek yüzleri bu ve biz bu gerçekleri açığa çıkarmaya devam edeceğiz.
"CHP'YE UYGUN BİR DURUŞ DEĞİL"
CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in 'Erdoğan'la Esat arasında görüşmeyi sağlamak için arabulucu olabilirim' sözlerini hatırlatan Bakırhan, "Sayın Özel, Erdoğan'la Esad Kürt karşıtlığı üzerinden bir ittifak yapmaya çalışıyor. Sen bu arabuluculukla Kürt karşıtı bir siyaseti mi örgütlemeye çalışıyorsun? Bunun sana da bize de Türkiye halklarına da bir faydası yok." dedi.
Suriye'de insanların kendi geleceğine kendilerinin karar verebileceğini sağlayacak bir dış politikanın savunulması gerektiğini belirten Bakırhan, "Size mi, kalmış iki Kürt düşmanı arasında arabuluculuk yapmak? Bu CHP'ye de size de uygun bir duruş değildir. Arabuluculuk istiyorsanız İran, Irak ve Suriye'de barış siyasetini hayata geçirmek için arabulucu olun. Biz Türkiye'nin Esad ile görüşmesine karşı değiliz. Bu doğru bir görüşme olmalıdır. Çözüm için olmalıdır. Oradaki halkların çatışması yerine barışçıl bir siyaset için tabii ki görüşme ve arabuluculuk olabilir." dedi.