Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı İstanbul 4 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu, Cankurtaran Mahallesi 58 ada, 1 parselle ilgili olarak, İstanbul Vakıflar 1. Bölge Müdürlüğü’nün istediği arkeolojik sit değişikliğini geçen hafta kabul etti. Söz konusu parselin tamamı 1. Derece Arkeolojik Sit Alanı olmasına karşın, Vakıfların isteği üzerine, Four Seasons Oteli’nin(Eski Cezaevi) bulunduğu kısmı 3. Derece Arkeolojik Sit Alanı statüsüne alındı. Tamamı yaklaşık 22 bin metrekare olan parselin, yaklaşık 6 bin 500 metrekarelik kısmı üzerinde eski Sultanahmet Cezaevi binası bulunuyor.
Arkeolojik sit alanları
Karar'ın haberine göre, 1. Derece Arkeolojik Sit Alanları, korumaya yönelik bilimsel çalışmalar dışında aynen korunacak sit alanlarını,
2. Derece Arkeolojik Sit Alanları, koruma ve kullanma koşulları Koruma Kurulları tarafından belirlenecek, korumaya yönelik bilimsel çalışmalar dışında aynen korunacak alanları ifade ediyor.
3. Derece Arkeolojik Sit Alanları ise, koruma-kullanma kararları doğrultusunda yeni düzenlemelere izin verilebilecek arkeolojik alanları belirtiyor. Bir başka ifade ile bu tür yerlerde, Kurulların kabul edeceği projeler çerçevesinde yeni yapılar yapılabiliyor.
Sultanahmet Cezaevi
1. Derece Arkeolojik Sit Alanı Üzerinde bulunan, Sultanahmet Cezaevi 1918-1919 yıllarında yapıldı, 1969 yılında da kapatıldı. Ancak 1980 Darbesi’nden sonra yeniden cezaevi olarak açıldı ve 1986 yılına kadar ikinci kez cezaevi olarak kullanıldı. Aziz Nesin, Can Yücel, Nazım Hikmet, Necip Fazıl, Orhan Kemal, Kemal Tahir, Vedat Türkali cezaevinin ünlü mahkûmlarındandır.
1990 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı’na devredilen Cezaevi, kültürel etkinlikler için kullanıldı. Bakanlık 1992 yılında cezaevi binasının kullanım hakkını, otel olarak kullanılmak üzere 49 yıllığına Sultanahmet Turizm A.Ş.’ye ihale etti. 1994 yılında oteli Kanada merkezli Four Seasons firması kiraladı.
2000’li yılların ortalarında otel, arkeolojik alanda ek binalar yapmak istemesi üzerine kamuoyunda büyük bir tepki çekti. Hazırlanan imar planları Danıştay tarafından iptal edildi. Roma, Bizans ve Osmanlı dönemine ait tarihi kalıntıların üzerine inşa edilen Cezaevi binası, arkeolojik sit alanı üzerinde bulunuyor. Cezaevinin bulunduğu arazi kendi tarihinden öte, üzerinde bulunduğu tarihi kalıntılar nedeniyle Dünya Mirası listesinde yer alıyor.
Erdoğan ne demişti?
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, 2017'de Uluslararası Şehir ve Sivil Toplum Kuruluşları Zirvesi'nde "Kadim şehirlerin en önemli güzelliği, ana karakterlerini kaybetmeden yeniyi bünyelerinde eritmesi, özlerinden katarak yeniden yoğurmasıdır. İstanbul bu açıdan gerçekten müstesna bir şehirdir. Ama biz bu şehrin kıymetini bilmedik, biz bu şehre ihanet ettik, hala da ihanet ediyoruz, ben de bundan sorumluyum" demişti.