İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun dekont iddialarına tepki gösterdi. Bakan Soylu, "Kılıçdaroğlu, senin aklın gibi, ipin de çürüktür. Kılıçdaroğlu, sana açık açık söylüyorum, sen bittin. Gözlerinden öpüyorum Kılıçdaroğlu. 'Gözlerinden öperim' demekle bırakmıyorum, daha yeni başladık yanına bir doktor al Kılıçdaroğlu. Sen daha kimi tehdit ettiğinin farkında bile değilsin. Hepimizin alnı açıktır" dedi.
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun MAN Adası belgelerini açıklaması her ne kadar "o belgeler sahte" diye geçiştirmeye yönelik ifadelerle önemsemiyor izlenimi vermeye çalışıldıysa da iktidar cephesinde büyük bir öfke yaratmıştı. Nitekim AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan, partisinin milletvekilleriyle parti genel merkezinde bir araya geldi ve burada "Kılıçdaroğlu bu hamlesinin bedelini ödeyecek" demişti.
Nitekim hemen arkasından Ataşehir Belediye Başkanı'nın görevden alınması sosyal medya ve siyasi çevrelerde MAN Adası belgelerine karşı yapılan bir hamle olarak da yorumlanmıştı. Ancak bugün İçişleri Bakanı Soylu'nun medyaya yansıyan sözleri meseleyi dünyada eşine az rastlanır daha doğrusu siyasi söylemlerde rastlanmayan bir noktaya taşıdı.
Ergen gençler ya da mafya özentileri arasında çok kullanılan "Sen bittin olum", "Yanında doktor taşı" gibi gayrimeşru alem mensuplarının ağzında olsa yadırganmayacak ifadeler ilk defa bir T.C İçişleri Bakanı'nın ağzından duyuldu. O İçişleri bakanı ki bu tip bir ifadeyle anamuhalefet liderini tehdit eden olursa onu yakalamakla ilgili güvenlik teşkilatından sorumlu."
İşte Bakan Süleyman Soylu CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu şu sözlerle hedef aldı.
SÜLEYMAN SOYLU: KILIÇDAROĞLU SEN BİTTİN
Dün akşam saatlerinde Trabzon'a gelen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Ortahisar ilçesinde AKP'nin 2'nci Olağan Kongresi'ne katıldı.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun dekont iddialarına tepki gösteren Soylu, Kılıçdaroğlu'nu "açık açık söylüyorum sen bittin" diyerek tehdit etti.
"Türkiye, bir yandan bu işlerle, bir yandan ümmetin, mazlumların derdiyle uğraşırken içeride bir müfteri, bir siyaset bezirgânının hezeyanları, yalanları ve iftiralarıyla uğraşmaktadır. Türkiye'nin siyasi istikrarına nerede bir saldırı ve ihanet varsa biz bu siyaset bezirgânın savunmasına görüyoruz. Vekilleri terörün cenazesindeyken, kendisi terörle iltisaklı olduğu için hapse attığımız kişileri hapiste ziyaret eder. Girdiği her seçimde milleten tokat yiyen bu zat belli ki akıllanmamış. Bu siyasi düzenbaz dün ak dediğine ertesi gün kara diyen zat. 2 haftadır eline tutuşturulmuş paçavralarla şov yapmaktadır. 'Açıklayacağım, büyük kıyamet kopacak, rezil olacaklar' dedi. Kendisi rezil oldu. Bütün Türkiye gördü ki bu siyasi sahtekâr, yalanlarının ve iftiralarının üzerinden Türkiye'de başka bir oyna soyunmuş. Şimdi konu mahkemeye intikal etti. Sonra hızını alamadı kurumları, hepimizi de asmakla tehdit etti. Dün de şahsıma bir laf etmiş. Demiş ki 'Seni asmayacağım da rezil edeceğim' Kılıçdaroğlu, senin aklın gibi ipin de çürüktür. Kılıçdaroğlu, sana açık açık söylüyorum: sen bittin."
"SEN KİMİ TEHDİT ETTİĞİNİN FARKINDA DEĞİLSİN"
CHP lideri Kılıçdaroğlu'na eleştirilerini sürdüren Bakan Soylu, şunları söyledi:
"Daha bitmedi gözlerinden öpüyorum Kılıçdaroğlu. 'Gözlerinden öperim' demekle bırakmıyorum, daha yeni başladık yanına bir doktor al Kılıçdaroğlu. Beraber iş çevirdiğin özel kalem müdürün iyi bilir doktorların hangi rezidanslarda ve dairelerde olduğunu. Sen buradan ne demek istediğimi anlıyorsun, gözlerinden öpüyorum, Kılıçdaroğlu gözlerinden. Sen daha kimi tehdit ettiğinin farkında bile değilsin. Hepimizin alnı açıktır. Sana bir şey söyleyeyim mi? Turpun büyüğü heybede Kılıçdaroğlu. Sen o meşhur çarklarını yine yaparsın tabi ki önümüzdeki günlerde. Bu işin peşini bırakacağımızı düşünüyorsan yanılıyorsun. Bugün 12'nci gün, tek tek sayıyorum. Şerefliysen ispat et, iftira atma. O iddiaları ispat etmesen buradan söylüyorum: şerefsizsin ve siyasi sahtekârsın" ifadelerinde bulundu.
Umarız bu ifadeler canlı bir konuşmanın içinde sehven söylenmiş sözlerdir. Çünkü bu üslup Türkiye Cumhuriyeti'nin saygın bir İçişleri Bakanının ağzına ne ölçüde yakışır, bunu okuyucular kadar, umarız ki Sayın Süleyman Soylu da biraz daha düşündüğünde takdir edecektir.