DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan partisinin İl Başkanları Toplantısı'nda konuştu. Babacan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin "MHP, Cumhur İttifakı’nın bir ortağı olsa da işlevi ve üstlendiği demokratik sorumluluğu muhalefettir, bunun yanı sıra TBMM’de denge ve denetleme göreviyle mesuldür" açıklamasına tepki gösterdi. Babacan, "Krizlerin ortağı Bahçeli'ye seslenmek istiyorum. 'Bizim işlevimiz ve sorumluluğumuz muhalefettir demiş'. İşinize gelince iktidar ortağı olup işinize geldiğinde muhalefetiz deyip sıyrılamazsınız, siz bu krizlerin ortağısınız" dedi.
Babacan'ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
'Erdoğan'ın yazdığı kitap milletin yoksullaşması'
"Paramız pul oluyor. Alnımızın teri kurumadan paramız yok oluyor. Asgari ücret 283 dolar oldu, neredeyse Çin'le aynı. Yediğimiz her şeyin maliyeti artıyor. Zam üstüne zam. Elektrik, doğalgaz aldığımız her nefesle zamlanıyor. Bu büyük başarısızlığın müsebbibi ise çıkıp diyor ki 'Ekonominin kitabını yazdık' Erdoğan'a soruyorum 'Bu kitap hangi kitap?'
Biz ekonomiyi size devrettiğimizde dolar 2,93'tü. Şimdi 10'u geçti. Sizin yazdığınız kitap bir milletin yoksullaşması. Kitapta bir yükseliş devri var, ortak alın varlığı, ehil ve dürüst kadrolar varken olan hali. Bir de adaleti yerlerde süründürünce, hukuki güvenliği bitirince ne hale geldiğimiz var. Yazdığınız kitap bu.
Ülke çok kötü yönetiliyor. Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi sistemsizliğin sistemi. Biz başa geldiğimizde daha önce yaptığımız gibi ülkeyi toparlayacağız.
'Siz bu krizlerin ortağısınız'
"Krizlerin ortağı Bahçeli'ye seslenmek istiyorum. 'Bizim işlevimiz ve sorumluluğumuz muhalefettir demiş' İşinize gelince iktidar ortağı olup işinize geldiğinde muhalefetiz deyip sıyrılamazsınız. İktidardan meclise gelen her teklife evet diyen sizsiniz. Cumhurbaşkanı adayınız olarak Erdoğan'ı gösteren sizsiniz. Kriz çıkınca kaçamazsınız. Siz bu krizlerin ortağısınız. Bunu unutmayacağız. Üçlü koalisyonun içinde siz vardınız. Millet açlıktan yoksulluktan bitapken siz o koltuktaydınız unutmadık, unutturmayacağız. Bugün ülkedeki tüm krizlerin de ortağısınız.
Demokratik ilerlemeden anlayışımız asla 20 sene öncesine dönmek değildir. Eski vesayetçi aklın egemen olduğu günleri geri getirmek asla değildir.
Bu ülkenin birbirinden değerli vatandaşlarına, sırf kendilerine göre ‘makbul vatandaş’ değiller diye; o ayrımcı, ırkçı aklın çizdiği kimliklere sahip değiller diye, zulmettiler. Bizim demokrasi hedefimiz, asla geçmişin tozlu sayfalarında yer almıyor."