İzmit ilçesi Serdar Mahallesi Buğday Sokak'ta 11 Kasım gecesi meydana gelen olayda, Buğday Sokak ile kot farkı nedeniyle altta kalan inşaat arasındaki istinat duvarının aşırı yağış nedeniyle çökmesiyle, sokağın bir bölümünde göçük oluştu. İstinat duvarının üzerinde kalan 6 katlı apartman, tedbiren boşaltıldı. Boşaltılan binada yaşayanların evlerine dönmesine dün izin verildi. Aradan geçen 12 günde bir çalışma yapılmayan sokakta, göçük büyüdü. Sokağın bir kısmının daha çökmesi ve çevredeki binalarda çatlaklar oluşması üzerine, mahalle sakinleri İzmit Belediyesi'ne başvurdu. Mahallelinin başvurusu üzerine AFAD ve zabıta ekipleri bölgede inceleme yaptı. İncelemeler sonucunda, dün içerisinde yaşayanların evlerine dönmesine izin verilen 6 katlı binanın tekrar boşaltılması ve çevredeki 3 binanın daha tahliye edilerek mühürlenmesi kararı alındı.
‘BİZİM MAĞDURİYETİMİZİ HİÇ GÖZ ÖNÜNDE BULUNDURMADILAR’
Boşaltılan binalardan birinde yaşayan Azat Alim, "Burada 15 gün önce bir yıkıntı oldu. Bu yıkıntıdan dolayı bir önlem alınmadı. Bu olaydan sonra karşıdaki binayı boşalttılar ve dün tekrar oturma izni verdiler o binaya. Bugün şimdi tekrar o bina ile beraber 4 binayı boşaltma emri geldi. Fakat bu emir gelirken, bizim mağduriyetimizi hiç göz önünde bulundurmadılar. Biz ne yapacağız, nerede kalacağız, nereye gideceğiz? Bize hiçbir şekilde bir süre vermeden böyle bir karar aldılar. Biz de ortada kaldık bu şekilde. Mağduriyetimizin giderilmesini bekliyoruz. Bir cevap bekliyoruz ve yetkililerin bir an önce bu konuya el atmasını bekliyoruz. İlk önce çok ufak bir kısım çöktü. Sonra binanın istinat duvarı çöktü. İnsanlar binayı boşalttıktan sonra yolun yarısı çöktü. Şu anda da yolun tamamı çöktü" dedi.
‘ÇÖKMEZ DEDİLER, İKİ GÜN SONRA ORASI DA ÇÖKMÜŞ’
Mühürlenen binalardan birinin sahibi olan Selver Özdemir ise "Ben burada mal sahibiyim, Fransa'da yaşıyorum. Burada 2 dairede kiracım var. En üst katta da eşimle birlikte buraya geldiğimizde biz kalıyoruz. Ben burayı kazmaya başladıklarında kepçecinin yanına gidip, 'İstinat duvarına kadar kazma bak burası çöker' dedim. Bana, 'Buranın zemini sağlam, çökmez' dedi. Camiye gidip namaz kıldım. Geri geldiğimde eşim korkudan titriyordu. Baktım çökmüş. Karşı binanın önünde yeşil korkulukların yanında bir balkon vardı. 'Bakın, burası da çökecek' diye uyardım. Bana, 'Yok çökmez' dediler. 2 gün sonra deprem gibi bir sarsıntıyla sallandık. Dışarı çıktık ki, orası da çökmüş. Ondan sonra burası yavaş yavaş çökmeye devam etti. Çöküntüyle birlikte 3 gündür elektrik yok, su yok, gaz yok. Ben 80 yaşındayım, mağazadan su alıp eve taşıyorum" ifadelerini kullandı.