Diyarbakır 2. ve Van 3. idare mahkemeleri, baktığı bazı davalarda, 5188 Sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun'daki, bir yıldan fazla ceza alıp, haklarında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilenlerin özel güvenlik görevlisi olamayacaklarına ilişkin hükmün Anayasa'ya aykırı olduğunu ileri sürerek, düzenlemenin iptali istemiyle AYM'ye başvurdu.
Başvurularda, 'hükmün açıklanmasının geri bırakılması' kararının sanık hakkında hüküm ve sonuç doğurmaması gerektiği, buna rağmen kuralla kişinin suçlu olduğu izlenimini uyandıracak işlem ve uygulamalardan kaçınılmasını gerektiren masumiyet karinesinin ihlal edildiği öne sürüldü.
Başvuruları inceleyen Yüksek Mahkeme, iptali istenen kuralın Anayasa'ya aykırı olmadığına ve itirazın reddine karar verdi.
Kararın gerekçesi
AYM'nin kararında, ilgili kanunda haklarında 'hükmün açıklanmasının geri bırakılması' kararı verilmiş olsa bile kasten işlenen bir suç nedeniyle 1 yıl veya daha fazla süreyle hapis cezasına çarptırılmamanın ya da affa uğramış olsa bile bazı suçlardan mahkum olmamanın, özel güvenlik görevlilerinde aranacak şartlar arasında sayıldığı belirtildi.
Söz konusu sınırlamanın meşru bir amaca yönelik olduğu kaydedilen kararda, "Kanundaki düzenlemeler çerçevesinde itiraz konusu kuralla getirilen sınırlamanın, özel güvenlik görevlilerinin yerine getirdiği görevin niteliği ve sahip olduğu yetkiler gözetilerek özel güvenlik görevlilerine karşı bireylerin ve toplumun güven duygusu içinde yaklaşmalarının sağlanarak kamu güvenliğinin ve düzeninin korunması biçimindeki meşru amaca yönelik olduğu anlaşılmaktadır" denildi.
Adli para cezası ve taksirli suçlar ile kasten işlenen diğer suçlara ilişkin bir yıldan az hapis cezası sonucu verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarında düzenlemenin geçerli olmadığına, bu durumdaki kişilerin özel güvenlik görevlisi olabileceğine işaret edilen kararda, şunlar kaydedildi:
"Bu itibarla özel güvenlik görevlilerinin yerine getirdiği görevin niteliği, sahip olduğu yetkilerin kapsam ve etkinliği, kural uyarınca haklarında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmemiş olması gereken cezaların niteliği, süresi ile kurala konu suçların tehlikeliliği ve ağırlığı gözetildiğinde kuralın orantısız bir müdahaleye neden olmadığı, dolayısıyla anılan hakka ölçüsüz bir sınırlama getirmediği sonucuna ulaşılmıştır."
Kanundaki hükmün açıklanmasının geri bırakılması düzenlemesinin kişilere ceza uygulamayı öngörmediği, özel güvenlik görevlisi olacak kişilerdeki bulunması gereken şartlardan birini hükme bağladığı belirtilen kararda, "Kanun koyucu, anayasal ilkelere bağlı kalmak koşuluyla güvenlik hizmetlerini yerine getirecek kişilerde bulunması gereken şartları belirleme konusunda takdir yetkisine sahiptir. Bu itibarla kanun koyucunun anılan takdir yetkisi kapsamında öngördüğü kuralın masumiyet karinesini ihlal eden bir yönü bulunmamaktadır" ifadeleri yer aldı.