Anayasa Mahkemesi (AYM), İletişim Başkanlığı’na dezenformasyonla mücadelede geniş yetkiler tanıyan Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi'nin iptaliyle ilgili özet metninde değişiklikler yaptı.
Başlangıçta, AYM özet metninde “İletişim Başkanlığının basın özgürlüğü ve ifade özgürlüğüne müdahale etmesine imkan tanıyabilecek kuralın iptali” başlığını kullanmıştı. Ancak yapılan değişiklikle, bu başlık “66 numaralı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’nin bazı kurallarının konu bakımından yetki yönünden iptali” olarak revize edildi.
Metindeki diğer önemli bir değişiklik, ilgili kuralların Anayasa'nın 26. maddesinde belirtilen düşünceyi açıklama ve yayma özgürlüğü ile 28. maddesinde yer alan basın özgürlüğü üzerindeki etkileri üzerineydi.
Önceki ifadede, “Kurallar uyarınca alınacak tedbirler ve yapılacak faaliyetlerin Anayasa’nın 26. maddesinde yer alan düşünceyi açıklama ve yayma hürriyeti ile 28. maddesinde yer alan basın hürriyetine müdahale teşkil edeceği açıktır” denirken, yeni ifadede bu cümle, “Kurallar uyarınca alınacak tedbirler ve yapılacak faaliyetlerin Anayasa’nın 26. maddesinde yer alan düşünceyi açıklama ve yayma hürriyeti ile 28. maddesinde yer alan basın hürriyetiyle ilgili olduğu açıktır” şeklinde değiştirildi.
Özet metindeki değişikliklerin ardından, AYM’nin karar metni hem kendi internet sitesinde hem de Resmi Gazete’de orijinalliğini koruyarak yayımlanmaya devam ediyor.
NE OLMUŞTU?
Anayasa Mahkemesi (AYM), Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı'na dezenformasyonla mücadele görevi veren Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi'ni, basın ve ifade özgürlüğüne müdahalede bulunduğu gerekçesiyle iptal etti. Karar, AYM'nin İletişim Başkanlığı'na basın ve ifade özgürlüğüne müdahale yetkisi veren mevzuat hükümlerinin anayasaya aykırı olduğunu belirttiği bir basın duyurusu ile açıklandı.
Ancak kararın ardından AYM'nin internet sitesine ve basın özgürlüğü kararına erişim sağlanamadı. Ayrıca, söz konusu gönderi AYM'nin sosyal medya hesaplarından da kaldırıldı. Yetkililer, siteye erişim sorununu "yoğunluk nedeniyle" olarak açıklarken, bazı yurttaşlar bu durumu AYM'ye yönelik bir sansür olarak değerlendirdi.
AYM, siteye erişim sağlanamamasını “teknik sorun kaynaklı kötü bir tesadüf” olarak nitelendirdi ve kararın yayımlandığı anda yaşanan erişim sorunlarının rastlantısal olduğunu ifade etti.