İstanbul'da Kartal'da çöp kutusunun yanında CHP'ye oy verenlere küfrederek video çeken Burak Çakır isimli kişinin videonun yayılmasıyla tepkiler çığ gibi büyüdü. Burak Keleş’in sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, daha önce Atatürk'e küfrettiği ortaya çıktı. Sosyal medyada geniş tepkilere neden olan küfür ve hakaretler Keleş’i durdurmadı.
Keleş, sosyal medya üzerinden hakaretlerine devam ederek, "Hepiniz bir ben bir" diyerek saldırılarını sürdürdü.
"BENİ SATIŞA ÇIKARDINIZ"
Son olarak, Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında hakkında yakalama kararı çıkarılan Burak Keleş, il dışındayken polisin evine defalarca geldiğini açıkladığı bir video yayınladı. Videoda İstanbul'a döndüğünde teslim olacağını ifade eden Keleş, bu sefer kendisine sahip çıkmadıkları gerekçesiyle AKP’lilere ağır hakaretlerde bulundu.
Keleş, videoda AKP'lileri kendisini 'altın tepside kurbanlık koyun gibi teslim etmeye çalışmakla' suçladı.
Keleş, "30 Ağustos'ta teslim olursam, size de o sevinci verirsem dünyanın en şerefsiz adamıyım” diyerek, teslim olmayacağını söyledi. Ardından, "Bugün beni ilk satışa çıkaranlar, bizim cenahın Zihni Çakır abimiz ve Sevda ablamız" diyerek AKP'lileri topa tuttu.
"SİZE ANA AVRAT KÜFÜR EDENLERE BİZ DE ANA AVRAT KÜFÜR ETTİK"
Burak Keleş'in videodaki konuşmasının tamamı şu şekilde:
"Evet arkadaşlar, evime yaklaşık dün gece saat 12'den bu yana defaatle polis gelmiş. İl dışında olduğum için bir şekilde alınmam lazımmış. Çünkü 30 Ağustos Zafer Bayramı'nda Atatürk'e küfür etti diye algı yapılan bir noktada bizim tayfa beni altın tepside kurbanlık koyun gibi teslim etmeye çalıştı. Bizimkiler, 'Başardık, gördünüz mü? Arkadaşlar biz solcuları, aslında sizi severiz. Bakın, sizin inandığınız değerle bile laf edildiğinde tutar, koyarız' dedil.
30 Ağustos'ta da gidersem, teslim olursam size de o sevinci verirsem, dünyanın en şerefsiz adamıyım. Çünkü hakkımda bir yakalama yok, savcı beni ifadeye çağırdı, başım gözüm üstüne zaten de gideceğim. İl dışındayım şu an, İstanbul'a gider gitmez gideceğim. Orada bir problem yok, problem nerede biliyor musunuz? Beni tanıyanlar bilir, Space odama gelenler de bilir; bugün başımıza bir şey gelecek olsa, ilk bizim yalamalar satar bizi diye. Şimdi birisi var Zihni Çakır, normalde abi dediğim bir insan. Cumhuriyet Halk Partisi seçmenine, hadi diyelim ki bir hakarette bulundum, Dilruba diyelim, fikir özgürlüğü diyorlar ya, öyle diyorlardı. Atatürk’e hakaret algısına nasıl inandın? Bu algıya, siz de mi kapıldınız? Sevda Hanım, size ana avrat küfür edenlere biz de ana avrat küfür ettik, kötü mü ettik? Senin gibi ablalarımıza küfür edenlere 'Dur abla, sen geride kal, biz erkeğiz, biz bunların anasına küfür ederiz' dedik, kötü mü ettik ki? Bugün beni ilk satışa çıkaranlar, bizim cenahın Zihni Çakır abimiz ve Sevda Ablamız."