İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in Van’ın İpekyolu ilçesindeki esnaf ziyaretinde gündem, yine geçim sıkıntısıydı. Bir esnaf, "Öyle bir duruma geldik ki kiraları ödeyemiyoruz. Her geçen günümüzü arıyoruz" diyerek sitem ederken, bir diğer esnaf da "Pandemi sadece bir nevi bahane oldu aslında. Pandeminin haricinde zaten geçinemiyordu (esnaf), o da tam belini büktü" dedi. Akşener ise “Akşam eve yemek götüremediği için ağlayan babalar gördüm” diye konuştu.
İYİ Parti Genel Başkanı Akşener'in, Van’daki son durağı İpekyolu ilçesi oldu. Akşener ile ziyaret ettiği esnaf arasındaki diyaloglar şöyle:
"Kiralarımızı ödeyemiyoruz, her geçen günümüzü arıyoruz"
Akşener: İşler nasıl?
Esnaf: Sıkıntılar çok. Yani öyle bir duruma geldik ki kiraları ödeyemiyoruz.
Akşener: Öyle mi?
Esnaf: Çalışanlarımızı çıkarttık. Yani o kadar mağdur durumdayız.
Akşener: Kaç kişi çalışıyordu burada?
Esnaf: Yani daha önceden beş (kişi).
Akşener: Şimdi?
Esnaf: Şu an iki kişi kaldık.
Akşener: Ev geçiniyor mu?
Esnaf: Kıt kanaat, zor.
Akşener: Borcun var mı?
Esnaf: Çok. Her geçen günümüzü arıyoruz.
"Pandemi bahane oldu, esnaf zaten geçinemiyordu"
Esnaf: Esnaf gerçekten çok sıkıntılı, vergiler zaten belini büktü. Pandemi de zaten aşırı derecede etkiledi.
Akşener: Pandemi de açıldı, yani acaba sizde bir iyileşme var mı diye de soruyorum?
Esnaf: Pandemi sadece bir nevi bahane oldu aslında. Pandeminin haricinde zaten geçinemiyordu (esnaf), o da tam belini büktü.
"Esnaflıktan çıkmış durumdayız"
Bir fırıncı da “Esnaflık durumundan çıkmış durumundayız. Gerçekten çok zor durumdayız. Gelirler giderleri karşılayamıyor. Hemen hemen 1 yıldır bu sıkıntıları yaşıyoruz” dedi.
“Eve yemek götüremediği için ağlayan babalar gördüm”
Meral Akşener, esnaf ziyaretinin ardından yaptığı açıklamada; “Ben bugün inanılmaz bir genç işsizliği gördüm Van’da. Esnafın çok büyük bir problemi var. Akşam eve yemek götüremediği için ağlayan babalar gördüm” diye konuştu.
Seçmene seslenen Akşener, “Esnafta müşteri velinimettir. Seçmen de velinimet olmalıdır. Uzun bir zamandır seçmen velinimet olmaktan çıktı. Şuculuk, buculuk üçerinden ‘oy verin’ haline gelindi. Halbuki şuculuğun, buculuğun kimseye bir faydası yok. Bizi yarıştırın. Seçmene sesleniyorum; siyasileri yarıştırın, rekabet ettirin, hizmet ve proje üzerinden yarıştırın” dedi.