AKP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, parti genel merkezinde, Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) toplantısına ilişkin açıklamalarda bulundu.
Ömer Çelik, Suriye'de yaşananlara da değinerek, gelinen noktada Türkiye'nin, bir yandan Suriye'nin bu zor dönemi atlatması için Suriye halkının ve yönetiminin yanında destek vererek yol aldığına ve aynı zamanda bölge ülkelerini bu konularda bilgilendirdiğine işaret etti.
Suriye'yi yanlış yöne sürüklemek isteyenleri, Suriye'ye yardımcı olmak yerine onlara birtakım şartlar dayatanları gördüklerini belirten Çelik, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Bunların hepsi yanlıştır. Nihayetinde Suriye halkının hem orada bütün etnik grupları, bütün mezhep gruplarını birleştirmek için kapsayıcı bir yönetim modeli ortaya koyduğunu görüyoruz. Kadınlar, azınlıklar konusunda çeşitli Batı ülkelerinden yapılan açıklamalar vardı. Bütün bu süreç içerisinde kadınların toplumun her hayatına Suriye'de katılması, nitekim yönetime de katılması için bu kanalların açık tutulduğunu görüyoruz. En başından beri hem Suriye yönetimi hem de oradaki toplumsal barış açısından azınlıklarla ilgili olarak da hassasiyet gösterildiğini görüyoruz. Dolayısıyla tüm bu süreç çerçevesinde batı ülkeleri tarafından ortaya koyulacak doğru tavır, Suriye halkının ve Suriye yönetiminin yanında olmaktır ve o şekilde ilerlemektir. "
KARTALKAYA'DAKİ YANGIN
AKP Sözcüsü Çelik, açıklamalarının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Bir gazetecinin "Kartalkaya'daki yangın sonrası CHP Genel Başkanı Özgür Özel bir rapor paylaştı. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, bu raporun korsan olduğuna ilişkin bir değerlendirme yaptı. Sizler bunu nasıl değerlendirirsiniz?" sorusuna ilişkin Çelik, raporun yargıya sunulmamış bir rapor olduğunu, bu bakımdan "korsan rapor" diye ifade edildiğini söyledi.
Söz konusu metnin, herhangi şekilde görevlendirilmiş bilirkişi heyetinin açıkladığı rapor olmadığını anlatan Çelik, şunları kaydetti:
"O bilirkişi heyeti çeşitli uzmanlardan oluşuyor, bu konuyu bütün boyutlarla değerlendirecek ve açığa çıkaracak uzman heyeti. Bu açıdan bakıldığında çok büyük bir acı ve büyük bir facia, onun için herhangi bir şekilde, böyle bir suçlama motivasyonundan önce doğru, gerçek olan ne ise o ortaya çıksın. Bunun neticesinde şunu net söylüyoruz, 'Ne olursa olsun ve nereye uzanırsa uzansın sorumlular mutlaka cezalarını alacaklar. Bunda hiçbir tereddüt yok.' Burada çok kapsamlı bir şekilde bu konunun ele alındığını ifade ediyoruz. Cumhuriyet savcıları kendi açılarından, mülkiye başmüfettişleri kendi açılarından inceliyorlar. Aynı şekilde Çalışma Bakanlığı müfettişleri inceliyor, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın aynı şekilde incelemesi var. Adli açıdan da idari açıdan da tüm bunlar inceleniyor. Ayrıca Meclis'te bu konu kapsamlı bir şekilde ele alınacak ve çıkacak bütün sonuç, en açık, en şeffaf, en net bir şekilde hiçbir tenzilat yapılmadan bütün bir gerçek ortaya çıkacak şekilde kamuoyuyla paylaşılacak. Bu bizim kaybettiğimiz 78 canımıza borcumuz olduğu gibi milletimize de borcumuzdur."
İMRALI ZİYARETİ TAMAMLANDI
Bir gazetecinin DEM Parti ve terör örgütü lideri ile görüşmesi hatırlatılarak, yöneltilen soru üzerine AKP Sözcüsü Çelik, ziyaret trafiğinin o süreçte tamamlandığını belirtti ve "Bundan sonrasında beklenen terör örgütünün tasfiye edilmesiyle ilgili çağrı ortaya çıkması" yanıtını verdi.
Ziyaret sırasında görüşlerini ifade ettiklerini aktaran Çelik, "Burada bu ziyaret trafiği bittikten sonra gelinen noktada bir an evvel terör örgütünün kendini tasfiye etmesi ve silah bırakmasıyla ilgili çağrının gerçekleşmesi gerekiyor. Bu meseleye bizim bakışımız yani herhangi bir şekilde bir pazarlık süreci değil. Herhangi bir şekilde bir al-ver süreci değil. Devletin temel niteliklerinden taviz verilecek bir süreç değil" değerlendirmesinde bulundu.
Çelik, bazı siyasilerin "devletin niteliklerinden taviz veriliyor", "terör örgütünün başından medet umuluyor" şeklinde söylemlerde bulunduğunu anımsatarak, "Bunlar yanlış yaklaşımlar. Bu hiçbir zaman olmadı, bu sefer de söz konusu değil. Burada açık bir şekilde Sayın Cumhurbaşkanımız da Sayın Devlet Bahçeli de 'Terörsüz Türkiye hedefi' dediler" ifadelerini kullandı.
"Kürtlerin hakkını savunuyorum" diyen örgütün, Kürtlerin hakkını savunmakla bir ilgisinin bulunmadığına işaret eden Çelik, "Bunlar nihayetinde Suriye'de DEAŞ'a hapishane bekçiliği yapıyorlar. Orada Batılıların verdiği görev çerçevesinde DEAŞ'a hapishane bekçiliği yapmanın bölge Kürtlerine hizmet etmekle ne alakası var?" dedi.
Ömer Çelik, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin açıklamalarında, bölgedeki Kürtleri de emperyalizm adına hareket edenlerin kötücül denklemden uzaklaştırma iradesinin bulunduğunu aktararak, şöyle devam etti:
"Bölgedeki Türkmenler, Araplar, Kürtler, Sünniler, Aleviler, Nusayirler, Şiiler hepsi kardeşlik içerisinde yaşasın ve kendi geleceklerine kendileri karar versin. Suriye söz konusu olduğunda 'Suriye Suriyelilerindir' diyoruz. Irak söz konusu olduğunda 'Irak Iraklılarındır' diyoruz. Bizim baktığımız çerçeve bu. Bu terör örgütleri baştan beri bizim açımızdan gayrimeşruydu, baştan beri bizim açımızdan hedefti. Ama bunlara çeşitli şekillerde bir mazeret bulmaya çalışanlar açısından da artık tamamen bir taşınamaz yük haline gelmiştir. Dolayısıyla bu terör örgütlerinin varlığının birilerine faydası varsa da o birileri bölgedeki Türkmenler, Türkler, Araplar, Kürtler, Sünniler, Aleviler, Şiiler, Nusayirler, Dürziler değildir. Bunun dışında bir yere hizmet ediyor bu terör örgütlerinin varlığı."