'Türkiye'nin çatısı' olarak nitelendirilen Ağrı Dağı'nın zirvesindeki şapka buzullarının havaların ısınmasıyla birlikte erimesi tehlikeyi de beraberinde getiriyor. Buzulların bir bomba gibi patlamasının ardından Ağrı Dağı eteklerindeki yerleşim alanlarına çamurla birlikte kaya parçalarının geldiğini söyleyen turizmci ve dağ rehberi Murat Şahin ilk kez böyle bir manzarayla karşılaştığını söyledi.
Ağrı'nın Doğubayazıt ilçesi ile Iğdır'ın arasında bulunan deniz seviyesinden 5 bin 137 metre yüksekliğindeki Ağrı Dağı'nın 4 bin 900 metresinden sonra başlayan buzullar kavurucu sıcaklara dayanamadı.
Iğdır'ın Aralık ilçesi Ahura Vadisi ve Ağrı'nın Doğubayazıt ilçesi Örtülü köyündeki derelere büyük kayalarla birlikte gelen çamur yöre halkı tarafından cep telefonları ile görüntülendi. Zirveden gelen çamur ve kayaları görenler hem şaşırdı hem de büyük korku yaşadı. Turizmci ve dağ rehberi olan Murat Şahin de dağdan akan çamur ve kayaları görüntüledi.
'Tonlarca çamur ve kaya parçaları hızla geliyordu'
Şahin, Ağrı Dağı'nda ilk kez böyle bir manzarayla karşılaştığını belirterek, "Yaklaşık 40 yıldır bölgede dağcılık faaliyetleri ve turizm arama-kurtarma işleri yapıyorum. Hava günlük güneşlik ama zirveden gelenler bir seli andırıyor. Kuruyan dere yatağından çamurla birlikte dev kaya parçaları geliyor. Tırmanış için çıktığım Ağrı Dağı'nın eteğindeki Yenidoğan köyüne gittiğimizde köylülerin bir yere toplandığını ve bir yere baktığını gördüm. Ben de o noktaya baktığımda gördüğüm manzara korkutucuydu. Tonlarca çamur ve ve kaya parçaları hızla geliyordu. Gelen kayalar insan gücü ile kaldırılabilecek kayalar değil. Köylüler bu olay yaşanmadan önce zirveden büyük bir patlama sesi duyduklarını söyledi. Şimdilik köylere bir tehlikesi yok ama zirveden ne zaman ne geleceği belli değil" diye konuştu.
Şahin, bu yıl aşırı sıcaklardan dolayı Ağrı Dağı'ndaki buzulların gözle görülebilecek derecede eridiğini belirterek, "Böyle giderse 5- 10 yıl sonra Ağrı Dağı'nın zirvesinde kar bile kalmayacak" dedi.
Ağrı Dağı eteklerinde yaşayanlar ise bu yıl ilk kez gerçekleşen alışılmadık doğa olayını iki kez tanıklık ettiklerini ve bu olaydan büyük bir tedirginlik duyduklarını söyledi.