78 cana mezar olan Hakimbey davasında yürek yakan sözler: "Ölen öldüğüyle kalsın" diyorlar

6 Şubat depreminde 78 kişiye mezar olan Hakimbey Apartmanı davasında bilirkişi raporuna yapılan itiraz reddedildi. Bilirkişi, belediyenin asli kusurlu olduğunu açıklamıştı. Apartmanda ölen ve Çevre Bakanlığı'na 2020'deki depremde bina 'hasarlı' diye bildirimde bulunan Gülen Öner'in kardeşi Yunus Öner, "Ceza almamaya çalışıyorlar. "Ölen öldüğüyle kalsın." diyorlar" dedi.

6 Şubat depremlerinde Malatya'nın Battalgazi ilçesindeki Hakimbey apartmanı yıkıldı. Apartmandaki 78 kişi öldü.

Ölenler arasında Milli Basketbolcu Nilay Aydoğan da vardı. Aydoğan'ın ağabeyi Berkay Aydoğan, enkazın başında günlerce yardım istedi. Berkay Aydoğan, günlerce enkazdan kız kardeşini kurtarmak için malzeme aradı.

Berkay Aydoğan, Şubat 2023'te "AFAD'dan kimse gelip “eksik var mı” diye sormadı. Orada çalışan projektörlerin hepsi benim şahsi malımdı. Demir kesme makasları, spiraller hepsi.." diyerek deprem zamanı yetersizlikleri anlatmıştı.

Hakimbey Apartmanı hakkında iki kez bilirkişi raporu hazırlandı. İkinci raporda, "Belediyenin ilgili birimindeki yapı ruhsatlarında proje kontrollerinden sorumlu kişiler de asli kusurludur" denildi.

Hakimbey Apartmanı'nda 78 yurttaşın ölümüne ilişkin davada dönemin Malatya Belediyesi'nde görevli imar işleri müdürü Mustafa Bingöl ve belediye inşaat mühendisi Ahmet Özer hakkında "Bilinçli taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma" suçundan tutuksuz yargılanıyor.

Anka'dan Mehmet Oflaz'ın haberine göre; Hakimbey Apartmanı'nda ölen Gülen Öner'in 24 Ocak 2020'deki Elazığ depreminden iki gün sonra Malatya Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü'ne yazdığı dilekçede, "İkamet ettiğimiz aşağıda açık adresini belirttiğimiz apartmanımızda ve dairemizde 24 Ocak 2020 tarihinde meydana gelen depremde hasarlar ve çatlaklar oluşmuştur. Bu nedenle evimizde ikamet edemiyoruz. Hasar tespiti için yerinde testlerin yapılmasını arz ederiz" ifadelerini kullandığı ortaya çıkmıştı.

Malatya Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü'ne verdiği dilekçeyle ilgili işlem yapılıp yapılmadığı sorulmasına rağmen yanıt alınamadı.

Bunun üzerine Gülen Öner'in kardeşi Yunus Öner, Malatya Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü yetkilileri hakkında suç duyurusunda bulundu.

"BAKANLIK GERÇEK BELGELERİ GÖNDERMİYOR"

Yunus Öner, bugün görülen davanın duruşmasında Bakanlığın belgeleri eksik gönderdiğini söyledi:

  • "Bugün, 6 Mayıs'ta 7. duruşma görüldü. Duruşmada Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü 22 aydır göndermediği evrakların bir iki tanesini gönderdi ama yine muğlak, üzeri açık olmayan belgeler geçerliliği tartışabilir belgeler. Gerçek belgeleri göndermiyorlar. Biz burada şunu görüyoruz 7. duruşmada, bu işte ihmali olan, insanların ölümüne sebep olan görevliler kendilerini suçsuz ilan etmeye çalışıyorlar. Kendilerini bu işin dışında tutmaya çalışıyorlar. Ceza almamaya çalışıyorlar. Yani gördüğümüz şu, sanki orada ölenler suçlu. Bu işte ihmali olan, bu işe sebep olan, orada 78 kişinin 6. saniyede ölmesine sebep olan insanlar haklı gibi. "Ölen öldüğüyle kalsın." diyorlar. Biz bunu istemiyoruz. Bizim vicdanlarımız, yakınlarımızın ölümüne sebep olanların adalet karşısında ceza almasıyla, yargılanmasıyla rahatlayacak. İnşallah vicdanlarımız rahatlayacak. Suçlular bir daha böyle işlere sebep olmamak üzere cezalarını alacaklar"

BAKANLIK 'GÖZLEMLE' İNCELEME YAPIP 'HASARSIZ' DEMİŞ

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdür Vekili Cengiz Başer imzasıyla mahkemeye gönderilen cevabi yazıda Gülen Öner'in dilekçesinin kayıtlara geçtiği, ancak binanın "gözlemsel inceleme" sonucu "hasarsız" olarak raporlandığı belirtildi. Yazıda, şu ifadelere yer verildi:

"Yazılı bahiste geçen Malatya ili, Fırat Mahallesi, Mehmet Buyruk Caddesi No:65 adresinde bulunan yapıya, Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının 12 Şubat 2020 tarihli Genel Hayata Etkililik Oluru ve etkinlik kararına istinaden sahada yerinde gözlemsel tespitler yapılmış olup 21 Şubat 2020 tarihinde D2YKS askı kodu ile 'hasarsız' tespiti yapılmıştır. 30 günlük yasal itiraz sürecinde maliklerince herhangi bir itirazda bulunulmamış ve hasar tespit çalışmalarının tamamlanmasına müteakiben mahalinde askıya çıkmak suretiyle ilan edilmiştir. 2020 Elazığ depreminden dolayı bahse konu yapıya herhangi bir hukuki süreç başlatılmamıştır."

DHA'nın haberine göre; Duruşmada sanık avukatları A ve B bloktan oluşan Hakim Bey Apartmanının B blokunda 2020 Elazığ depremi sonrası zemin gevşeme ve binanın su aldığına ilişkin ve bu blokta yapılan tadilat kararının bulunduğu karar defterini mahkemeye sundu, tanık olarak B blok sakinlerinden Metin K.'nin tadilat hususunda tanık olarak dinlenmesini talep etti.

Metin K., "B bloğun otopark kısmı sürekli su alıyordu. Bina otopark kısmı yönetimi karar aldı ve gerekli izolasyon tadilatı yapıldı. A blokta böyle bir çalışma oldu mu bilmiyorum" dedi.

23 MAYIS'A ERTELENDİ

Sanık avukatları, rapora ilişkin itirazlarını bildirdi. Mahkeme heyeti bilirkişi raporuna yapılan itirazın reddine ve dosyanın mütalaası verilmek üzere savcılık makamına tevdi edilmesine karar vererek duruşmayı 23 Mayıs'a erteledi.

Duruşma sonrası yakınlarını kaybedenler ve avukatları tarafından gazetecilere açıklama yapıldı. Avukat Kerem Kaptanoğlu, talep ve temennilerinin sorumluluğu bulunan kişilerin hak ettikleri cezaları almaları olduğunu belirterek, "Hem kamunun hem de mağdur ailelerin vicdanlarının rahatlaması için davanın alt sınırdan uzaklaşarak, emsal nitelikte bir ceza çıkmasını temenni ediyoruz. Adaletin düzgün hukuka uygun vicdanları rahatlatacak bir karar vermesini bekliyoruz" dedi.

AYDOĞAN'IN ANNESİ GÖZYAŞLARI İÇİNDE İSYAN ETTİ

Milli Basketbolcu Nilay Aydoğan'ın annesi Mediha Sevgi Aydoğan da duruşmaya katıldı. Aydoğan, duruşma çıkışı gözyaşları içinde konuştu. Aydoğan, bugün (6 Mayıs) kızının doğum günü olduğunu açıkladı.

Aydoğan şunları ifade etti:

  • "Bugün onun doğum günü, ümitle geldik. Bir şeyler, karar çıkar, olur diye. Bilirkişi raporuna karşı çıkıyorlar. Akademisyenler, hocalar imza atmış. Yönetmeliğe, belediyenin mühendisi, mimarı diyor, yönetmeliğe imza... Ona göre değerlendirilsin.
  • Atmasaydı o zaman, geçerli yönetmelik değil deseydi. Herkes bir şeylere imza atıyor. O ona suç atıyor, o ona.
  • Yani suçlular cezasını alsın. Benim kızım doğum gününde... Yok benim kızım."
Editör: Aziz Turgut Altun

Türkiye Haberleri