Türk Devletleri Teşkilatı üyesi 5 ülke KKTC'yi adada işgalci olarak tanımlayan Avrupa Birliği tarafından hazırlanan bildirideki maddeleri kabul etti ve GKRY'de büyükelçilik atama kararı aldı.
Bu kararın ardından mavi vatan vurgusu yapan iktidar kanadından net bir tepki gelmedi. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, durumu aile içi mesele olarak görerek açıklama yapmaktan çekindi. Türk Devletleri Teşkilatı Aksakallılar Başkanı Binali Yıldırım ise konuşmacı olarak bulunduğu Erzurum'daki ekonomi forumunda KKTC'den bahsetmedi.
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, resmi ziyarette bulunduğu Kırgızistan’da yaptığı açıklamada, Türk Devletleri Teşkilatı’nın bazı üyelerinin Güney Kıbrıs Rum Kesimi’nde büyükelçilik açmalarıyla ilgili, "Biz Türkiye olarak üçüncü ülkelerle nasıl ilişkiler kuracağını söyleyecek konumda değiliz. Ama kardeşlik hukukumuz bu konudan ciddi şekilde rahatsız olduğumuzu ve bunun telafi edilmesi için gerekli adımların atılması gerektiğini kendilerine söyledik" dedi.
"BÜYÜK BİR HAYAL KIRIKLIĞI YAŞADIK"
Kurtulmuş, Kırgızistan’da TV100 Genel Yayın Yönetmeni Deniz Gürel’in gündemdeki konularla ilgili sorularını yanıtladı.
Türk Devletleri Teşkilatı üyesi bazı ülkelerin Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nde büyükelçilik açtıklarının hatırlatılması üzerine Kurtulmuş, Kırgızistan'ın henüz açmadığını belirterek, şöyle konuştu:
"4 Nisan’da Semerkant’ta yapılan Orta Asya Avrupa Birliği Zirvesi’nin nihai bildirisinin dördüncü maddesinde Güney Kıbrıs Rum Kesimi’nin Kıbrıs’ın tek temsilcisi olduğunu ifade eden, BM kararlarına atıfta bulunarak sanki Kıbrıs’ta Güney Kıbrıs’tan başka kimse yokmuş gibi, Kuzey Kıbrıs Türk Devleti’ni yok sayan bir karara imza atıldı. Bu tabii, doğrudan doğruya orada temsilcilik, büyükelçilik açma anlamına gelmiyor. Nitekim Kırgızistan’ın şu anda bir büyükelçiliği yok, Özbekistan’ın da yok. Başka ülkelerde akredite edilen büyükelçilerle o işi yürütüyorlar."
"TABİİ Kİ OLAN OLDU, GEÇMİŞTE KALDI"
Kararla ilgili büyük bir hayal kırıklığı yaşadıklarını belirten Kurtulmuş şöyle devam etti:
"Ama tabii bu gerçekten Türkiye’nin beklemediği bir yaklaşım oldu, büyük bir hayal kırıklığı yaşadık. Bugün burada yaptığımız görüşmelerde de bunları hem mevkidaşım Meclis Başkanı’na hem Sayın Cumhurbaşkanı’na hem de Bakanlar Kurulu Başkanı yani bizdeki adıyla Başbakan’a bunları açıp konuşma imkanımız oldu. Tabii ki olan oldu, geçmişte kaldı. Biz Türkiye olarak üçüncü ülkelerle nasıl ilişkiler kuracağını söyleyecek konumda değiliz. Ama kardeşlik hukukumuzla bu konudan ciddi şekilde rahatsız olduğumuzu ve bunun telafi edilmesi için gerekli adımların atılması gerektiğini kendilerine söyledik."
"TELAFİ EDECEK ADIMLAR ATABİLİRLER"
“Telafi derken, ne yapılması gerekiyor?” sorusuna Kurtulmuş, “Şu andaki temel mesele nedir, Kuzey Kıbrıs Türk tarafı uluslararası alanda tanınmıyor. Mesela şu anda Kırgızistan’da Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin temsilciliği var. Temsilcilik açılabilir ayrıca Kuzey Kıbrıs tarafına bakmakla görevli olarak yakın ülkelerden birinin büyükelçisi oralara akredite edilebilir. Ayrıca ortak kültürel programlar yapılabilir. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti gelir Kazakistan’da, Özbekistan’da, Azerbaycan’da yaptılar bunu, burada Kırgızistan’da Kuzey Kıbrıs Türk Kültür Günleri yaparlar. Devlet Başkanı Ersin Tatar gelir buradaki yetkililerle görüşür. Böylece gayri resmi de olsa Kuzey Kıbrıs’ta bir Türk siyasi kimliğinin varlığımı bildiklerini ifade eden birtakım adımlar atılabilir. Bunların hepsini söyledik" karşılığını verdi.
KURTULMUŞ TELAFİ EDİLMESİNİ BEKLİYOR
“Sitemlerinizi ilettiğinizde nasıl karşılık gördünüz” sorusu üzerine Kurtulmuş, şöyle konuştu:
“Fevkalade olumlu yaklaştıklarını görüyoruz. Şunu da söyleyeyim, bunları yakın dönemde telafi edeceklerini düşünüyorum. Geçtiğimiz hafta bize ziyarete gelen Özbekistan ve Kazakistan Meclis Başkanı mevkidaşlarımız vardı, onlarla da bu konuyu medyanın önünde olmamak şartıyla konuştuk çünkü kardeşlik hukuku bunu gerektirir. Onlar da bu konuyla ilgili hassasiyetleri anladılar.
Ümit ediyoruz ki gerekli tedbirleri alırlar. Yalnız şuna dikkat etmek lazım, bir çevre de ‘Ya siz Türk dünyası Türk dünyası diyorsunuz, bakın onlar sizi sattılar’ gibi bir algıyla Türk dünyasıyla Türkiye’nin arasını özellikle Türk dünyasıyla Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin arasını açmaya çalışıyor. Buna hiçbir şekilde müsaade etmemek lazım. Hem Türk Devletler Topluluğunda hem TÜRKPA’da bu ülkelerle gelişen çok derin dostluklarımız var. Hatta dostluğun ötesinde kardeşlik var. Cumhurbaşkanımızın bu ülkelerin liderleriyle çok yakın sürdürdüğü temaslar var. Her alanda işbirliklerimiz artıyor. Evet bu bizi rahatsız eden, gerçekten millet olarak da rahatsızlık duyduğumuz bir konudur. Ama telafi edilmesinin imkanı vardır. Bunlarla ilgili de bu dost ve kardeşimiz olan ülkelere sürekli tavsiyelerde bulunmak, onlardan taleplerde bulunmak da Türkiye olarak bizim sorumluluğumuz altındadır.”