Tunceli'deki Munzur Üniversitesi Çocuk Gelişimi Bölümü 2'nci sınıf öğrencisi Gülistan Doku'dan, 5 Ocak 2020'de kaldığı yurttan ayrıldıktan sonra haber alınamadı. Diyarbakır'da yaşayan ailesi, 21 yaşındaki Gülistan'ın kaybolduğu gün Tunceli'ye gelip güvenlik güçlerine ihbarda bulundu. Ailenin ihbarıyla arama başlatıldı. Çalışmalar sonunda Gülistan Doku'nun cep telefonunun, en son Uzunçayır Baraj Gölü üzerindeki Sarısaltuk Viyadüğü'nde sinyal verdiği belirlendi. Viyadük üzerinden geçen bir aracın kamerasına da yansıyan, Doku'nun son görüldüğü bölgede, AFAD, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü, Jandarma Genel Komutanlığı, Ankara, Denizli, Diyarbakır, İstanbul, İzmir, Konya, Malatya, Manisa ve Kahramanmaraş Büyükşehir belediyeleri ile sivil toplum kuruluşları, üniversiteler ve gönüllülerden oluşan 542 kişilik personel, 88 araç, 38 bot, 10 ROV cihazı, 6 dron, 4 sonar ve 3 arama köpeğiyle yapılan aramalara rağmen Gülistan'a ait herhangi bir ize rastlanmayıp çalışmalar sonlandırıldı.
Zeinal A. serbest bırakıldı
Gülistan Doku soruşturmasını yürüten Tunceli Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 219 kişinin ifadesine başvuruldu, kent genelinde 75 kameradan elde edilen toplam 650 saatlik görüntünün incelenmesi de sonuç vermedi. Soruşturma kapsamında, kaybolmasından önce son görüştüğü kişi olduğu belirtilen erkek arkadaşı Rusya doğumlu Zeinal A. 17 Mart 2022'de Antalya'nın Alanya ilçesinde gözaltına alındı. 24 saat gözaltında kalıp Alanya Adliyesi'nde SEGBİS üzerinde sorgusu yapıldı. 4 saatlik sorgunun ardından Zeinal A. adli kontrolle serbest bırakıldı ve yurt dışı yasağı konuldu.
Öte yandan halktv.com.tr muhabiri Ferit Demir, Gülistan Doku'nun dosyasındaki tek şüpheli Zeinal A.'ya geçtiğimiz Ekim'de 7 aydır adli kontrol kararının tebliğ edilmediğinin ortaya çıktığını yazmıştı. Tunceli Başsavcılığı'nın ısrarlı yazılarına rağmen Alanya Emniyeti'nin Zeinal A.'nın evde olmadığını söylemesinin ardından Zeinal A. 3 Ekim'de aynı adreste bulundu. Ancak Zeinal A. halen ilk imzasını atmamıştı.
Gülistan'ın annesinin 3 yıllık çığlığı: Neredesin
Anne Bedriye, baba Halit ve abla Aygül Doku, Gülistan'ın kayboluşun 3'üncü yılında Tunceli'ye geldi. Bedriye-Halit Doku, Vali Mehmet Ali Özkan ve Tunceli Cumhuriyet Başsavcısı Enver Eroğlu ile görüştü, abla Aygül Doku ise Gülistan'ın aylarca arandığı Sarı Saltuk Viyadüğü'ne gitti. Yetkililerle görüştükten sonra kızının fotoğrafını eline alıp 'Gülistan neredesin' diye çığlık atan Bedriye Doku, 3 yıldır kızına hasret olduğunu belirterek, "Allah için bizim kızımızı bulun. Onun başına ne geldiğini bilmek benim hakkımdır. Onun bir mezarı olsun, ben de onun mezarının başında Fatiha okuyayım. Ben herkese sesleniyorum, Allah için benim çocuğumu bulun ve bize yardım edin. Bizim gözümüze uyku girmiyor, artık dayanacak gücümüz kalmadı" diye konuştu.
'3 yıldır bu ateşte yanıyoruz'
Aygül Doku, 3 yıldır kardeşinden en ufak iz olmadığını söyleyerek, "2020'de biz bu kente geldiğimizde dönemin Valisi Tuncay Sonel vardı. 'Kızınız intihar etti, ben iki çocuğumun üzerine yemin ederim onu bulacağım' dedi. Biz aylarca bu köprünün başına geldik. İşe gider gibi Gülistan'ın bedenini burada bekledik. Biz kardeşimizi, kızımızı sabahları uyandırmaya kıyamazdık. Gülistan için 'kuş oldu uçtu' diyorlar, 'buhar olmuş kaybolmuş' diyorlar ve bizim de buna inanmamızı bekliyorlar. 3 yıldır ne acılar çektiğimizi cümlelerle ifade edemem. 'Ateş düştüğü yeri yakar' derler ya, biz de 3 yıldır bu ateşte yanıyoruz. Kızımız ise karanlıkta. Kızımızı karanlıkta bıraktılar. Ben kardeşim olduğunu geçtim, 21 yaşında üniversiteye gidip gelen gencecik bir kadın bu ülkede yok. 3 yıldır dosyasında en ufak yol alınmadı. Cumhurbaşkanı'yla, İçişleri Bakanı'yla, Adalet Bakanı'yla görüştük ama kardeşimizi bulamadık.
3 yıldır Gülistan'a ne olduğunu bilmek istiyoruz. Gülistan'ın başına ne geldi, nerededir, şu an bizden bir yardım mı bekliyor, bir yerde aç mı, susuz mu? Bilmiyoruz. 5 Ocak günü Gülistan bir trafik kazası geçirseydi biz buraya gelseydik, biz bu kadar bilinmezliğin, çaresizliğin içinde sürüklenmezdik. Biz 3 yıldır o kadar acılara şahit olduk ki, her bu kente geldiğimizde ölüp ölüp dirilmelere alıştık ama derdimizi kimseye anlatamadık. Biz Gülistan'a ne olduğu sorusuna cevap vermelerini istiyoruz. Bize 3 yıldır bu karanlığı yaşatanların adalet önünde hesap vermesini istiyoruz. Evinde kız çocuğu olan herkesin, yüreğinde biraz merhameti olan herkesin Gülistan'ı karanlıktan çıkarmasını istiyoruz" diye konuştu.