18 yaşındaki Aslıhan Sinem Çiçek'in ölümüne ilişkin yürütülen davada 'Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma' ve 'Nitelikli cinsel saldırı' suçlarından yargılanan 27 yaşındaki Cem A. hakkında genç kızın ölümüne ilişkin de soruşturma başlatılıp, açılmasının değerlendirilmesi için İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'na bildirimde bulunulmasına karar verildi.
KIZI EVE DÖNMEYİNCE POLİSE GİTTİ
Aslıhan Sinem Çiçek, Bayraklı'da yaşadığı evinden 26 Temmuz 2022 tarihinde iş görüşmesi için çıkıp, Bornova'daki bir adrese gitti. İş görüşmesinden sonra eve dönmeyen kızına ulaşamayan baba Serdar Çiçek, kızı için polise kayıp başvurusunda bulundu. Ege Üniversitesi Hastanesi'nde olduğu belirlenen Sinem Çiçek'in, durumu ağırdı. 1 gün sonra hastanede hayatını kaybeden Çiçek'in ölümüne ilişkin 28 yaşındaki Burak Kaya gözaltına alındı. Çiçek'e ait telefonu çaldığı tespit edilen Kaya, 'gasp' suçundan tutuklandı.
KANINDA YÜKSEK DOZDA UYUŞTURUCU TESPİT EDİLDİ
İzmir Adli Tıp Kurumu tarafından hazırlanan otopsi raporunda, Çiçek'in kanında uyuşturucu tespit edildi. 18 yaşındaki genç kızın bedeninden alınan sürüntü örneklerinde herhangi bir sperm hücresine rastlanmadı. İstanbul Adli Tıp Kurumu 1'inci İhtisas Kurulu'ndan gelen raporda da Çiçek'in ölümüne ilişkin, "Kişinin ölümünün uyarıcı madde zehirlenmesi sonucu meydana gelmiş olduğu oy birliği ile mütalaa olunur" denildi.
Çiçek'in ölümüne dair soruşturması sürerken, en son hafif ticari beyaz bir araca bindiği saptandı. Aracın seyir aldığı noktaları inceleyen polis, Cem A. isimli şahsa ulaştı. Şahıs, adresine operasyon düzenleyen ekipler tarafından gözaltına alındı. Polisteki işlemlerinin ardından 'Nitelikli cinsel saldırı' suçlamasıyla adliyeye sevk edilen Cem A., adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Konutunu terk etmeme ve yurt dışına çıkış yasağı konulan Cem A.'nın ayağına elektronik kelepçe takıldı. Soruşturma kapsamında gözaltına alınan Cem A.'nın kuzeni Diyar A. da mahkemece adli kontrol şartıyla serbest kaldı.
2 SANIK İÇİN HAPİS CEZASI TALEP EDİLDİ
Burak Kaya hakkında talep edilen adli tıp raporunun sonuçlarına göre şahsın idrarında ve kanında uyuşturucu madde tespit edildi. 27 Ekim'de savcının istemiyle yurt dışı çıkış yasağı konularak tahliye edilen Kaya, ilerleyen dönemde başka bir suçtan hüküm giyerek cezaevine girdi.
İzmir 11'inci Ağır Ceza Mahkemesi, olaya ilişkin yürütülen soruşturmanın ardından hazırlanan iddianameyi kabul etti. İddianamede, şüphelilerden Cem A. için 'Nitelikli cinsel saldırı' ve 'Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma' suçlarından 19 yıla kadar, Burak Kaya için ise 'Yağma' suçundan 15 yıla kadar hapis cezası talep edildi. 'Olası kastla öldürme' suçundan ise kovuşturmaya yer olmadığı belirtildi.
İddianamede, 26 Temmuz 2022'de 112 Acil Çağrı Merkezi'ne gelen ihbarda, otoyoldan Bornova Çiğli yönüne giderken Bayraklı Tünelleri çıkışında sağ tarafta genç bir kızın olduğu ve genç kızın sağlıklı görünmediği ifade edildi. Genç kızın araçların önüne atlaması sonucu bölgeye kolluk görevlerinin yönlendirildiğini yazan iddianamede, Aslıhan Sinem Çiçek'in vücudunda yaralar, elbisesinde kan izleri ve pantolonun ön düğme ve fermuarının açık olduğu şekilde ormanda yerde yattığı yer alıyor. İddianamenin devamında Çiçek'in, polislere kendisine bir kişinin tecavüz etmeye çalıştığını anlatırken bilincinin kapandığı kaydedildi.
İddianamede ayrıca Aslıhan Sinem Çiçek'in yanında halinde 35 BBB 189 plakalı bir motosiklet olduğu ve bu motosikletin Burak Kaya'ya ait olduğunun tespit edildiği bilgisi yer aldı. Maktulün başında bekleyen Kaya'nın ambulanstaki kolluk görevlilerinin yanına geldiği yazıldı. Kollarında ve yüzünde kan izlerine rastlanan Kaya, bu izlerin yardım etmek istediği Çiçek'in kendisine saldırması sonucu oluştuğunu söylediği belirtildi. Motosikletinde 30 santim uzunluğunda bir bıçak ile kanlı yeşil bir mont bulunan Kaya'nın üst aramasında da Çiçek'e ait cep telefonu bulundu. İnceleme sonucu monttaki kanın, Çiçek'e ait olmadığı da iddianamede yer aldı.
ADALET BAKANLIĞI 'KANUN YARARINA BOZMA YASA YOLUNA' GİTMEDİ
Tanıklar, 11'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada Cem A.'nın Aslıhan Sinem Çiçek'e uyuşturucu verip, darbettiğini söyledi. Bugün 6'ncı duruşması görülen davaya sanıklar katılmadı. Davaya, Aslıhan Sinem'in annesi Remziye Çiçek ve babası Serdar Çiçek, taraf avukatları ile Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platform üyesi kadınlar katıldı. Heyet değişikliği nedeniyle önceki zabıtlar okundu. Mahkeme başkanı, kanun yararına bozma yasa yoluna gidilmesi için Adalet Bakanlığı'na yapılan başvuruya yanıt geldiğini belirtti. Kanun yararına bozma yasa yoluna gidilmediğinin bildirildiğine yer verildi.
Aslıhan Sinem Çiçek'in ailesinin avukatı Kubilay Büber, "Adalet Bakanlığı'nın kanun yararına bozma yasa yoluna gitmeme gerekçesi, bize göre çok yüzeyseldir. Nitekim, gitmeme gerekçesinde İzmir 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nde davanın görüldüğü belirtilmiştir. Oysa mahkemenizde görülmekte olan davanın 'cinsel istismar, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve yağma' iddiasıyla açılan davaya ilişkin olduğunu, bizim iddiamızın Aslıhan Sinem'in ölümüne ilişkin olduğunu özellikle vurguladık. Adalet Bakanlığı'nın bu kararından sonra yeniden başvuruda bulunduk. Bu kararın yeniden gözden geçirilmesini istedik" dedi.
Ardından söz alan Aslıhan'ın babası Serdar Çiçek, "Her şey dosyada mevcuttur. Kızımın Cem'in evinden çıkışı, caddeye gidişi ve olayda Cem'in sorumluluğu dosyadaki delillerle sabittir. Dolayısıyla kızım toprağın altında, Cem'in ise dışarıda olmasını kabullenemiyorum. Cezalandırılmasını istiyorum. Şikayetim devam etmektedir" diye konuştu.
ANNE ÇİÇEK, "BİZE PARA TEKLİF ETTİLER"
Aslıhan'ın annesi Remziye Çiçek, "Bunlar, suçlu oldukları için bize para teklif ediyorlar. Kız teklif ediyorlar. Bu hususların göz önünde bulundurulmasını talep ediyoruz" dedi. Anne Çiçek, karşı tarafın kendilerine kızlarının yerine başka bir kız vermek istediklerini ve para teklif ettikleri iddiasında bulundu.
Duruşma savcısı, "Her ne kadar dosyada verilen takipsizlik kararı kesinleşmiş ve kanun yararına bozma yasa yoluna gidilmemiş ise de yargılama aşamasında önceki celsede ifade veren tanıkların beyanları karşısında yeni kanıtın ortaya çıktığı değerlendirilerek, takipsizlik kararının kaldırılarak, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'na bildirimde bulunulmasına karar verilmesi, kamu adına talep ve mütalaa olunur" dedi.
SANIK AVUKATI: YARGILAMA GEREKSİZ UZAYACAKTIR
Sanık Cem A.'nın avukatı ise mütalaaya katılmadıklarını belirterek, "Dava müvekkilimle ilgili olarak cinsel istismar ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılmaya ilişkindir. Dolayısıyla iddia makamının talebine ilişkin yeniden işlemler yapılması cihetine gidilmesi halinde yargılama gereksiz uzayacaktır. Müvekkilimin üzerine atılı suçları işlemediği inancındayız. Deliller toplanmıştır. Kaldı ki mahkemenizdeki duruşmada ifade veren tanığın daha sonraki duruşmalarda yönlendirilerek ifade verdiği de ortaya konulmuştur.
Dolayısıyla bu kanıtlarla yeniden soruşturmanın başlatılması doğru olmayacaktır. Müvekkilin beraatine karar verilmesini talep ediyoruz" savunması yaptı.
Remziye Çiçek'in iddialarının gerçeği yansıtmadığını da belirten Cem A.'nın avukatı, "Müvekkilimin maddi durumu iyidir ama herhangi bir şekilde para veya kız teklifi doğru değildir" dedi.
BABA ÇİÇEK AVUKATA BAĞIRINCA ORTAM GERİLDİ
Duruşma esnasında söz alan Aslıhan Sinem Çiçek'in babası Serdar Çiçek, sanık avukatına "Terbiyesiz, doğru söyle satılmış" deyip bağırınca ortam gerildi. Sanık avukatı, bu sözlerin tutanağa geçirilmesini istedi.
Davaya ilişkin ara kararını açıklayan mahkeme başkanı, CMK'nın 173/6 maddesi uyarınca kamu davasının açılmasına yer olmadığına dair kararın yeniden ele alınarak, gerekirse sulh cezaya müracaatla bulunulmasına karar verdi.
Tanıkların ifadeleri doğrultusunda sanık Cem A. hakkında Aslıhan Sinem Çiçek'in ölümüne ilişkin de soruşturmanın başlatılmasını hükmeden mahkeme başkanı, dava açılmasının değerlendirilmesi durumunda, mahkemeleri birleştirme istemli dava açılması için İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'na bildirimde bulunulmasına hükmetti. Duruşma, ertelendi.