Olay, 23 Ağustos gecesi Yüreğir ilçesi Cumhuriyet Mahallesi'nde meydana geldi. Uzun süredir işsiz ve uyuşturucu bağımlısı olduğu belirtilen Aydın Güler ile eşi Zarife Güler arasında tartışma çıktı. Tartışmanın büyümesi üzerine, 'uyuşturucu kullanma' ve 'kasten adam yaralama' suçlarından kaydı olan Güler, eşini darbettti.
Bu sırada eve gelen çiftin oğulları Çağatay Güler kavgayı görünce, babasına ait ruhsatsız tabancayı alıp, ateş etti. Vücuduna isabet eden kurşunlar nedeniyle yere yığılan Aydın Güler, olay yerinde hayatını kaybetti.
'Çocukluğumdan bu yana hepimize eziyet ediyordu'
Kaçtığı parkta gözaltına alınan ve ifadesinde “Babam yıllardır çalışmıyor ve uyuşturucu kullanıyordu. Çocukluğumdan bu yana hepimize eziyet ediyordu. Ben giyim mağazasında, kardeşim de oto elektrikçide çalışarak evin geçimini sağlıyoruz. Kardeşim telefonla beni arayıp, annemin yine dayak yediğini söyleyince, eve geldim. Babama durmasını söyledim ama durmadı. Bana da saldırdı, bir süre boğuştuk. Tabancayı alıp, annemi korumak için ateş ettim" dediği öğrenildi. Çağatay Güler ifadesinin ardından sevk edildiği adliyede tutuklandı.
Ölen erkeğin ailesi kadına sahip çıktı
Aydın Güler’in ailesi, Çağatay’ın cezaevine girmesinin ardından 2 çocuğuyla bir başına kalan gelinleri Zarife Güler’i yanlarına alarak birlikte yaşamaya başladı. Zarife Güler, yıllardır işsiz olan eşinden 15 yıldır şiddet gördüğünü, uyuşturucu bağımlılığı yüzünden ailede huzur kalmadığını söyledi. Olay günü yaşananları anlatan Güler, “Madde almak için para istedi. Para olmadığını söyledim. Kaçmak istedim ama beni bırakmadı. Sonrasında dışarı çıkıp madde satın alıp geldi. Madde kullandı. Bitince odadan sinirli şekilde çıkıp beni darbetmeye başladı. Sonra oğlum geldi. Eşim beni darbederken, oğlum gelip ayırmaya çalışınca, ona da bıçakla saldırdı. O sırada her şey saniyelik gelişti. Ne olduğunu anlamadım bile. 'Baba yapma, üzerimize gelme, bizi bırak, biz buradan ayrılıp başka yere taşınacağız' demesine rağmen eşim üzerine gitti. Daha sonra oğlum bir anda yatağın altından silahı alıp ateşledi. Bizi korumak için yaptı. Silah sesini duyduktan sonra 2 çocuğumu alıp çıktım. Keşke bunlar yaşanmasaydı” diye konuştu.
"Şikayetçi oldum"
Oğlunun hayatının karardığını vurgulayan Zarife Güler, “Eşimin durumu yüzünden Çağatay, 12 yaşından beri hem okuyor hem çalışıyor. Geçen yıl üniversite sınavında acil tıp teknisyenliğini kazandı ama gidemedi. Evimizi o geçindiriyordu, yaşadığımız tüm zorluklarda ona sarılıyordum. Parasızlıktan mı gidemedi yoksa beni mi babasıyla bırakıp gidemedi bilmiyorum. Çok zor dönemlerden geçtik. Ben ve 3 çocuğum çığlıklar atıyorduk da sanki kimse durmuyordu. Geçen yıl içki şişesiyle, 6 saat dövdü beni. Gittim, darp raporu alıp şikayetçi oldum ama ondan kurtulmaya gücüm yetmedi. Sanki kimsem yoktu, kimsenin beni oradan kurtarmaya, çocuklarımla başka düzen kurmama yardımcı olmaya gücü yetmedi. Sanki tek çarem onunla yaşamaktı. Keşke çocuğum okusaydı, güzel yerlere gelseydi ama olmadı. Keşke bunlar yaşanmasaydı. Oğlum keşke serbest olsa, yine yanımda olsa. Sarılsa, zor günlerimde, ‘Ben varım anne’ dese. Nefesimdi şu an nefesim yok. O benim ilk göz ağrımdı, sanki nefesim kesildi” dedi.