Depremlerde bölgedeki bir çok tarihi yapıda yıkım ve ağır hasar oluşurken, yüzyıllardır olduğu gibi bu büyük sarsıntılarda da ayakta kalanlar oldu. Bu tarihi miraslardan biri de Hatay'daki Aziz Simon Manastırı'ydı.
Milattan sonra 526 yılında Hatay'da yaşanan büyük depremde ailesini kaybeden Simon tarafından, 6'ncı yüzyılda 530'lu yıllarda, inzivaya çekilmek için 480 rakımlı dağın tepesine yapılan manastırın, son depremlerden etkilenmediği görüldü. Defne ile Samandağ ilçeleri sınırında yer alan manastır havadan da görüntülendi.
Hatay'ın inanç turizminde önemli bir yeri olan manastır, efsanesi, eşsiz manzarası ve doğayla iç içe mimarisiyle öne çıkıyor. Manastır yerli ve yabancı turistlerin ilgi gösterdiği tarihi yapılar arasında yer alıyor.
Deprem nedeniyle kapalı olan manastırın içerisinde kilise, vaftizhane, sarnıç ve diğer mimari kalıntılar görülebiliyor. Aziz Simon Manastırı, etrafını saran rüzgar gülleri, kalıntılar ve doğayla bütünleşen mimarisiyle etkileyici görüntüsünü koruyor.
Hristiyanlığın ilk Hac merkezlerinden biri
Tarihi kayıtlara göre Simon, büyük depremde ailesini kaybettikten sonra, 480 rakımlı dağın tepesinde inzivaya çekilmek için manastırı kuruyor. Kayaya oyulmuş 10 metre yüksekliğinde taş bir sütunun tepesinde, 40 yıl yaşayan Simon, şifacı ve dinsel anlatımları nedeniyle aziz olarak kabul ediliyor. Simon'un ünü yayılınca, Anadolu'dan ve farklı ülkelerden insanlar manastıra ziyarete geliyor. Bir süre sonra Stilitler yani 'Terk-i Dünya Tarikatı' kuruluyor. Tarikatın kurucusu olarak da Aziz Simon kabul ediliyor. Manastır Hıristiyanlığın ilk hac merkezlerinden biri olarak biliniyor.