SADAT’ın kuruluşunda yer almış olan Gürcan Onat’ın açıklamalarıyla yeniden tartışma konusu olan harp okullarına giriş mülakatlarıyla ilgili 15 Temmuz darbe girişiminden hemen sonra kritik bir değişiklik yapıldığı ortaya çıktı.
22 Kasım 2016’da çıkarılan 678 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’ye KHK’ye konulan geçici bir yasa maddesi uyarınca emekli subay ve astsubayların, 31 Aralık 2020 tarihine kadar (TSK) Türk Silahlı Kuvvetleri’ne personel ve askeri öğrenci temini için yapılacak sınav komisyonlarında yer alabilmesine olanak tanındı. Yakın zamanda çıkarılan yeni yönetmelikle harp okullarına giriş mülakatlarında Milli Savunma Bakanlığı’nın yanı sıra diğer kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan personelin de yer alabileceği hükme bağlandı.
Bir dönem Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın başdanışmanlığını da yapan Adnan Tanrıverdi’nin kurucusu olduğu Uluslararası Savunma Danışmanlık İnşaat Sanayi ve Ticaret AŞ (SADAT) mensuplarının harp okulları mülakatlarına katıldığı önceki gün Oda TV’de yayımlanan haberle yeniden gündeme gelmiş, haberde, SADAT’ın kuruluşunda maddi katkısı olduğunu belirten emekli binbaşı Gürcan Onat’ın, “Mülakatlar 2020 yılının sonuna kadardı. 15 Temmuz kalkışmasından sonra emekli subaylar çağrıldı. Bu uygulama 2020 yılına kadardı, üç yıl görev yaptım. 2021’de eskiye dönüş yapıldı. Milli Savunma Bakanlığı kendi bünyesinden oluşturduğu ekiple mülakatları yapıyor” ifadelerine yer verilmişti.
Seçimi bakan yaptı
Cumhuriyet'ten Hüseyin Hayatsever'in haberine göre, Harp okullarına giriş mülakatlarında emekli subay ve astsubayların yer alabilmesi, 22 Kasım 2016’da yayımlanan 678 sayılı KHK’ye konulan bir maddeyle olanaklı hale geldi. Maddede, “31 Aralık 2020 tarihini geçmemek kaydıyla, emekli subay ve astsubaylar Milli Savunma Bakanlığı ve bağlı birimlerinde personel ve askeri öğrenci temin faaliyetine yönelik hizmetlerin yürütülmesi için görevlendirilebilir” hükmü yer aldı. Bu KHK maddesi uyarınca 14 Ocak 2017’de çıkarılan yönetmelikle TSK’ye dış kaynaktan personel alımı ile harp okullarına giriş için yapılan sınav komisyonlarında yer alacak emekli subay ve astsubayların, istekliler tarafından Milli Savunma Bakanı tarafından seçilmesi öngörüldü. Bu yönetmelik uyarınca emekli subay ve astsubaylar, 2020 yılı sonuna kadar TSK’ye dış kaynaktan personel alımı ve harp okullarına giriş için yapılan sınav komisyonlarında yer aldı.
Komisyonda olacaklar
Bu yönetmeliğin uygulanmasının 31 Aralık 2020’de sona ermesinin ardından sınav komisyonlarında kimin görev alacağı, bu yıl 28 Eylül’de çıkan yönetmelikle belirlendi. Resmi Gazete’de yayımlanan Milli Savunma Bakanlığı Personel ve Askeri Öğrenci Temin Faaliyetleri Yönetmeliği’nde personel ve askeri öğrenci temin faaliyetlerinde görev alacakların nitelikleri ve komisyonların teşkilinin bakanlık tarafından belirleneceği belirtilirken personel ve öğrenci alımı için yapılacak sınavlarda Milli Savunma Bakanlığı bünyesindeki kurumlarda görevli personelin yanı sıra “diğer kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan ilgili personelden istifade edileceği” hükmüne yer verilmesi dikkat çekti.
MSB’den açıklama
Milli Savunma Bakanlığı da “Harp okulları mülakatını 3 yıl SADAT yaptı” haberiyle ilgili dün yazılı bir açıklama yaptı. Milli Savunma Üniversitesi Harp Okulları ve Astsubay Meslek Yüksek Okulu’na askeri öğrenci alım süreçlerinde her yıl ortalama 32 mülakat komisyonu kurulduğu ve komisyonlarda yedeklerle birlikte ortalama 200 kişinin görev yaptığı kaydedilen açıklamada, her komisyonda 1’i başkan 5 üye bulunduğu belirtildi. Gürcan Onat’ın sadece 2017 ve 2018’deki askeri öğrenci seçim komisyonunda görev aldığı belirtilen açıklamada, “Haberler gerçeklikten uzaktır ve Milli Savunma Bakanlığı, TSK ve Milli Savunma Üniversitesi’ni yıpratmaktan başka hiçbir amaç taşımamaktadır. İddialarla ilgili yasal süreç başlatılmıştır” ifadelerine yer verildi.
Meclis gündeminde
Öte yandan İYİ Parti İzmir Milletvekili Aytun Çıray, Hulusi Akar’ın yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde, “Radikal İslamcı SADAT’ın harp okullarına alınacak öğrencilerle ilgili mülakat yaptığı doğru mudur? Bu, TSK’ye ihanet değil mi?” diye sordu.
‘AKP’nin şekillendirme çabası’
Emekli tümgeneral Ahmet Yavuz, “Başlangıçta bu komisyonların içinde iyi niyetli, gayretli, devletten yana, tarikatlara karşı tavrı olan kişiler de olmasına rağmen, zaman içinde AKP çizgisindeki kişiler ağırlıklı olarak bu komisyonlarda görevlendirildiler. Bu da AKP’nin tamamen kendi dünya görüşü doğrultusunda devleti ve dolayısıyla orduyu şekillendirme çabasının bir parçasıdır. AKP’nin tarikat ve cemaatlerle ilgili genel bakış açısıyla birleştirildiğinde gidişatın nereye doğru olduğunu bize gösteriyor” ifadelerini kullandı. “Önceliğin bir gruba verilmesi, liyakati engeller” diyen Yavuz, şunları kaydetti:
“Bizim itirazımız, bu yolla liyakate dayalı bir yapı oluşturulmasının mümkün olmaması nedeniyledir. Bu tabloda tarikatların, cemaatlerin önü açılmış olur. Tarikat ve cemaatler, FETÖ örneğinde gördüğümüz gibi her yerde örgütlenmek istiyorlar. Bizim inançla ilgili tasarrufumuz olamaz. Ama devleti yönetiyorsanız asker, polis, savcı kendi vicdanı dışında kimseden emir almamalı. Bir tarikat mensubu, 15 Temmuz’da gördüğümüz gibi komutanından aldığı emri değil, kendi şeyhinden aldığı emri yerine getiriyor. Dolayısıyla biz bu durumda 15 Temmuz’ları yeniden yaşarız, karşı çıkmamızın sebebi budur.”
‘İlk SADAT’a müracaat ettiler’
Emekli hâkim Albay Ahmet Zeki Üçok da Cumhuriyet’e yaptığı açıklamada, daha önceden askeri personel ve öğrenci alımını belirleyen sınav komisyonlarının tamamının askerlerden oluşmasına karşın 15 Temmuz darbe girişimi sonrası KHK ile emekli subay ve astsubayların bu komisyonlarda yer alabilmesinin önünün açıldığını belirterek “İktidar, subay-astsubay alımlarındaki asker hâkimiyetini kıran bir düzenlemeyle kendisine yakın hissettiği kişilerden komisyon oluşturabilmek için bir KHK çıkardı ve bununla ilgili ilk müracaat ettiği yer de Cumhurbaşkanı Başdanışmanlığı yapmış olan Adnan Tanrıverdi’nin kurucusu olduğu SADAT oldu. SADAT bünyesinde bulunan birçok emekli subay ve astsubay bu kurullarda görev aldı. Burada yasal bir sorun yok; fakat bu komisyonlarda iktidar referansının etkili olması tehlikelidir ve risk yaratır. Yaklaşık 25 yıl önce TSK’den ayrılmış bir kişinin bunca yıl sonra personel seçimi yapması da sağlıklı bir sonuç vermez” ifadelerini kullandı.