Zaferle sonuçlanan Millî Mücadele'den sonra 29 Ekim 1923’te Cumhuriyet resmen ilan edildi. 101 yaşına basan Cumhuriyet, Türkiye genelinde etkinliklerle kutlanırken cumhuriyetin kabul edilişinin tarihi detayları da merak ediliyor.
İşte 29 Ekim 1923'te kabul edilen Cumhuriyet'e dair detaylar..
29 EKİM'DE CUMHURİYET NASIL İLAN EDİLDİ?
Mustafa Kemal Paşa, Milli Mücadele'nin zaferle sonuçlanmasından sonra hükümet şeklinin cumhuriyet olacağını daha Erzurum Kongresi sırasında söylemişti.
Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti, 23 Nisan 1920'den beri Türkiye'yi millî egemenlik esasına dayanarak idare ediyordu. Meclis henüz adı konulmamış olan cumhuriyeti uyguluyordu. 20 Ocak 1921 tarihli anayasadaki "Hâkimiyet kayıtsız şartsız milletindir" ibaresi yeni Türk devletinin rejimin ilân edilmemiş bir cumhuriyet olduğunu gösteriyordu.
SALTANAT KALDIRILDI
Cumhuriyetin ilan edilmesinin önündeki en büyük engel saltanattı ve 1 Kasım 1922'de saltanatın kaldırılmasıyla bu engel bertaraf edildi.
Tarihi bir görev yapan birinci dönem TBMM üyeleri, Millî Mücadele'nin zaferle sonuçlanmasının ardından seçim kararı alarak dağıldı. TBMM'de ikinci dönem çalışmaları seçim sürecinin bitmesiyle başladı. Yeni kurulan meclis, Lozan Barış Antlaşması'nı onaylayarak millî bağımsızlığı tam olarak gerçekleştirmiş oldu.
"TÜRKİYE DEVLETİ'NİN HÜKÜMET ŞEKLİ CUMHURİYETTİR" KABUL EDİLDİ
Yeni Türk devletinin adı 23 Nisan 1920'de Türkiye Büyük Millet Meclisi açıldığı sırada henüz konulmamıştı. Hükümet, Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti adıyla yürütmeyi icra ediyordu. Bu sistem içinde devlet başkanlığı boş görünüyordu. Şimdi, yürürlükte olan siyasî rejime uygun devlet şeklini bulmak zorunlu hâle gelmişti.
Millî Mücadele Dönemi'ndeki, olağanüstü şartların bir ürünü olan meclis hükümeti sistemi de artık işlemez olmuştu. Bu sistemde, Bakanlar Kurulunun her üyesi için ayrı ayrı oylama yapılırdı. Bu durum ise hükümet kurulmasını zorlaştırıyordu. 25 Ekim 1923'te hükümetin istifasıyla bir bunalım ortaya çıktı.
Cumhuriyeti ilan etmek için doğru anı bekleyen Mustafa Kemal Paşa, 28 Ekim 1923 akşamına kadar hükümetin kurulamayınca Çankaya Köşkü'nde arkadaşlarına "Yarın cumhuriyeti ilân edeceğiz." diyerek fikrini açıkladı. O gece İsmet Paşa ile birlikte 1921 Anayasası'nın bazı maddelerini değiştirecek kanun tasarısı hazırlandı.
"Türkiye Devleti'nin hükümet şekli cumhuriyettir" hükmünün yer aldığı tasarı üzerinde TBMM'de yapılan konuşmalardan sonra cumhuriyetin ilânı kabul edildi.
MUSTAFA KEMAL OYBİRLİĞİ İLE İLK CUMHURBAŞKANI OLDU
29 Ekim 1923'te "Yaşasın cumhuriyet!" sesleri arasında alkışlarla cumhuriyet ilân edildi.
Cumhuriyetin ilanından sonra devlet başkanını belirlemek üzere cumhurbaşkanlığı seçimine geçildi. Yapılan gizli oylamada 158 milletvekilinin tamamının oyunu alan Gazi Mustafa Kemal Paşa, TBMM tarafından yeni Türk devletinin ilk cumhurbaşkanı seçildi.
Cumhurbaşkanı sıfatıyla Meclis kürsüsüne gelen Mustafa Kemal, konuşmasını "Türkiye Cumhuriyeti mesut, başarılı ve muzaffer olacaktır." sözü ile bitirdi. Böylece devletin adı ve rejimiyle ilgili tartışmalara son verildi.
CUMHURİYET 101 YILI DEVİRDİ
Hükümetin kurulma şekli yeniden düzenlenirken devlet başkanlığı konusu çözüme kavuşturuldu. Buna göre; cumhurbaşkanı başbakanı atayacak, başbakan da bakanlarını seçip cumhurbaşkanının onayına sunacaktı. Bu uygulamayla, meclis hükümeti sistemi yerine parlamenter rejime geçilmiş oldu.
İlk hükümeti kurmakla İsmet Paşa görevlendirildi. Böylece Türk Milleti'nin tarihinde yeni bir devir açıldı. Türk milletinin yapısına en uygun idare şekli olan cumhuriyet, ilanından bugüne geçen sürede 101 yılı devirdi.