Birleşmiş Milletler (BM) Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli'nin (IPCC) okyanus ve buz örtüleri hakkındaki özel raporu, 36 farklı ülkeden 104 kişinin katkısıyla hazırlandı.
‘Değişen İklimde Okyanuslar ve Kriyosfer’ isimli rapor, Grönland ve Antartika’da buz tabakasında erime nedeniyle yılda 400 milyar tondan fazla suyun okyanusa karıştığını ortaya koydu. Okyanus sıcaklığının artış hızı 20.yüzyılın sonlarından beri ikiye katlandığını belirten rapora göre, denizde yaşanan sıcaklık dalgaları hem iki kat sıklaştı hem de iki kat daha uzun sürüyor.
Rapor, deniz seviyesinin 2100 yılına kadar yaklaşık bir metre yükselebileceğini de ortaya koydu. Bu da mega şehirlerin su altında kalması ve pek çok insanın göç etmesi anlamına geliyor.
Kuzey Buz Denizi'ndeki seviyenin tarihteki ikinci en düşük düzeye (yaklaşık 2.1 milyon kilometrekare) gerilediğine dikkat çeken rapora göre, emisyonların artmaya devam etmesi durumunda buzullar, kütlelerinin üçte birinden fazlasını kaybedecek. Bu da insanların tatlı suya erişimini olumsuz etkileyecek.
Sadece okyanus buzulları konusunda kötü haber vermeyen uzmanlara göre 2100 itibarıyla bazı dağlar üzerindeki buzulların da yüzde 80’i kaybolabilir.
1.5 DERECE HEDEFİ BAŞARILSA BİLE DURUM FELAKET
Rapora göre ayrıca, üzerinde uzlaşıldığı gibi küresel ısınmayı 1.5 derecede tutmayı başarsak bile, sıcak sulardaki mercan resiflerinin yüzde 90'ı yok olacak.
Emisyonların azaltılmaması canlı yaşamını da doğrudan etkileyecek. Rapora göre bu durum, yüzyıl sonuna kadar okyanuslarda yaşayan hayvanların yüzde 15 azalmasına neden olacak.
Okyanuslar ve buzullardaki bu değişim, aşırı hava olaylarının giderek artmasına yol açacak.
'EN UÇTAKİ FELAKETLER HER YIL YAŞANABİLECEK'
Raporun yazarlarından Zita Sebesvari, bu konudaki en çarpıcı uyarının ise seller olduğunu vurguladı ve şu bilgiyi paylaştı; “Her yüzyılda bir kez suların aşırı yükselmesi sonucu yaşanan sellerin 2050 itibariyle her yıl en azından bir kere yaşanabileceği öngörülüyor.”
Bu öngörü Cakarta, Manila, Bangkok, Lima, Barselona ve Sydney gibi kentlerin doğrudan etkilenmesi anlamına geliyor.