Van'ın Erciş ilçesinde muhtarlık yapan "Azrail Yok", ismiyle dikkati çekiyor.
Yalındam Mahallesi Muhtarı Azrail Yok, ismi ve soyisminden dolayı sokakta, evde, yolculukta, sosyal medyada, kahvehanede tebessüm ettiren diyaloglarla karşılaşıyor.
220
Yapılan şakaları olgunlukla karşılayan "Azrail Yok", isminden dolayı maruz kaldığı esprilere aynı olgunlukla cevap veriyor. Muhtar Yok, yaptığı açıklamada, dört büyük melekten biri olan "Azrail" ismini taşımaktan mutluluk duyduğunu söyledi. Bu ismin kolay hatırlandığını ve kendisine avantaj sağladığını ifade eden Yok, aynı zamanda fıkralara konu olacak olaylar yaşadığını dile getirdi.
320
İstanbul'da ikamet eden ve uluslararası bir gemide aşçılık yapan kişi, soyadının "Akşamsefası" olduğuna, nüfus cüzdanını göstermeden kimseyi inandıramıyor.
420
Denizli'de yaşayan baba - kızın isimleri duyanları şaşırtıyor.
520
38 yaşındaki Haşim Ahmet Abdulbaki Buğra Bahadır Nebioğulları, 10 yaşındaki kızına da 43 harften oluşan Türkiye'nin en uzun ismini koydu.
620
İsmi 43 harften oluşan baba Haşim Ahmet Abdulbaki Buğra Bahadır Nebioğulları ve kızı Aybike Güliz Enzel Yağmur Eflinnisa Nebioğulları'nın isimlerini duyanlar şaşkınlıklarını gizleyemiyor. İsimleri duyanlar ilk etapta inanmasa da, nüfus cüzdanına bakınca gerçeği öğreniyor.
720
Kendisinin hala bankalarda ve resmi işlemlerde sıkıntı çektiğini aktaran Nebioğulları, kızının da en çok okulda sıkıntı yaşadığını söyledi.
820
Denizli'nin Çameli ilçesi Kolak köyünden Haşim Ahmet Abdulbaki Buğra Bahadır Nebioğulları, "1977 yılındaki seçimlerde ben 40 günlük iken seçim olmuş. Babam muhtarlık seçimlerine girmiş ve kazanmış. Babamın arkadaşları tarafından muhtarlığı döneminde ismim konuluyor. İsmim memleket meselesiymiş gibi masaya yatırıyorlar, birkaç arkadaşı isim öneriyor, anlaşamayınca hepsini beraber koyuyor ve toplamda beş tane ismim oluyor. Böyle süregeliyor. Babamın ismi de İskender Zülkarneny'dir" dedi.
920
Arkadaşları arasında kendisinin isminin unutulmadığını belirten Haşim Nebioğulları, "İlk ortaokul sıralarında arkadaşlarımla tanışırken orada herkes isimlerini söylerken, birisi Ahmet, birisi Veli, birisi Mehmet diyor, ben hepsini sayınca, önce inanmadılar sonra 'olmaz sen bizimle dalga geçiyorsun' dediler. Ama nüfus cüzdanında yazıldığını görünce inandılar. Lisede arkadaşlarım ismimi kullanırken kolayını buldular ve kısaca 'HBB' derlerdi. Kısaltırlardı, kimisi Haşim derdi, kimisi Ahmet derdi, kimisi Bahadır derdi ama okulda arkadaşlarım genelde Bahadır olarak tanırdı. Ama ismimin hepsini ezberlemişler. Ezberleyen var, hatta her yıl 1996 mezunları olarak yaptığımız lise mezunları yemek toplantımızda ülkenin çeşitli illerinden gelen arkadaşlar arasında ismi hiç unutulmayan ben varım. Herkes birbirini unutmuş ama tek unutulmayan ben varım, akıllarda yer etmiş benim ismim" diye konuştu.
1020
En çok resmi işlerde zorlandığını aktaran Nebioğulları, "Eskiden aşırı derecede zorlanıyordum. Özellikle bankalarda işimiz olursa, havale falan geldiği zaman ismin hepsi yazmazsa parayı vermiyorlardı. Geri gönderiyorlardı, zorluk çıkartıyorlardı. Zaman zaman o zorlukları yaşıyorduk. Bir şekilde kendimizi ispat ediyorduk. Hala sorun yaşadığım bir banka var, sorunu çözemediler. Yani hala o sorun devam ediyor, inşallah çözerler" ifadelerini kullandı.
1120
İsmi ile ilgili genelde insanların kendileriyle dalga geçildiğini zannettiklerini aktaran Nebioğulları, "Çevrede ilk önce şaşırıyorlar tabi, çünkü insanlar hiç böylesini duymamış ve telaffuz edilmesi kolay olan isimler koymuşlar. Böyle hep bir, iki ve üç heceli isimler koymuşlar. Tabi bizim ismimizi duyunca vatandaşlar, 'ya nasıl oluyor öyle şey', 'imkansız, olmaz' gibisinden tepkiler veriyorlar. Tabi vatandaş kimliği görünce inanıyor" diye konuştu. "Ailem ilk önce 36 tane isim koymuş" İsminin ilginç bir hikayesinin olduğunu ve ilk olarak 36 tane ismi olduğunu aktaran dördüncü sınıf öğrencisi Aybike Güliz Enzel Yağmur Eflinnisa Nebioğulları, "Ben doğacağım zaman bütün sülaleyi toplamışlar, nasıl isim istiyorlar diye. Bizim sülale çok büyük bir aile olduğu için herkes farklı bir isim koymuş. 36 tane isim olmuş, bunu burada yazdırmaya çalışmışlar ama bilgisayar yazmadığı için, Ankara'ya göndermişler. Ancak Ankara'da da sadece 6 tane isim yazabilmişler" diye belirtti. İsmini ezberleyinceye kadar çok zorlandığını, 4,5 yaşına kadar babasına ismini sorduğunu belirten Nebioğulları, "İnsanlar ismimi ilk duyduklarında inanmadılar. 'Kimliğini getir falan' dediler. Ama ben kimliği getirip gösterince ağızları açık kaldılar. Mesela 'inanmıyoruz, yalan söylüyorsun', diyorlar, sonra kimliği kendileri görünce şaşırıyorlar" ifadelerini kaydetti. "Sınavlarda zorlanıyorum" Okulda ilk etaplarda zorlandığını belirten Nebioğulları, "Zorlanıyordum sınavlarda ismimi yazarken, sonra öğretmen alışınca bana bir tane isim yazmamı söyledi. Ben de Aybike yazıp, üç nokta koyuyordum, sonra soy ismimi yazıyordum" şeklinde konuştu. "İsmimi seviyorum" Aslında ismini sevdiğini belirten Nebioğulları, "Hiç sorasım gelmedi. Sormak istemedim. Aslında ismimi seviyorum, ama bazıları dalga geçiyor. Mesela 'bike bike' diyorlar, bisiklet anlamında. Bu benim de zoruma gidiyor. Ben de kızıyorum, o cansız bir varlık diye. Ama ben de öğretmene gidiyordum, şikayet ediyordum. Sonra öğretmen de cezasını veriyordu. En fazla Aybike ismimi kullanıyorlar. Arkadaşlarım ise bazıları önce soruyorlar, sonra bazıları Aybike, bazıları da Nisa diyorlar" dedi.
1220
ADANA'da Elektronik teknikeri 47 yaşındaki Sefa ve ev kadını 48 yaşındaki Melahat Arslan, 30 yıl önce evlendi.Çiftin bu evlilikten bir kızları oldu. Arslan çiftinin yakınları, bebeğe çok sayıda isim önerdi.
1320
Bu önerilyeri geri çeviremeyen Sefa Arslan, kızına Eda Şebnem Gözde Nur adını verdi.
1420
Şimdi Fırat Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü 4’üncü sınıf öğrencisi olan Eda Şebnem Gözde Nur Arslan, "Annem Eda, babam ise Şebnem ismini çok sevmiş. Mesut amcam Gözde, babamın çok yakın bir arkadaşı da Nur adını önermiş. Kimsenin kalbini kırmak istemeyen babam, bana önerilen 4 ismi de vermiş" dedi.