Vikingler dizisi herhalde son dönemde gerçek tarihi olayları konu alan yabancı diziler arasında en beğenilenler arasında. History Channel için çekilen dizi çok başarılı olunca tam 4 bölüm arka arkaya çekildi. Dizide “putperest” Vikinglerin Hristiyan İngiltere’ ve Fransa'ya yaptığı akınlar, efsanevi Viking şefi Ragnar Lothbrok’un üzerinden anlatılıyor.
Odin Türk mü? Vikingler ve Türkler akraba mı? Efsaneler ve gerçekler...
Vikingler dizisi herhalde son dönemde gerçek tarihi olayları konu alan yabancı diziler arasında en beğenilenler arasında. History Channel için çekilen dizi çok başarılı olunca tam 4 bölüm arka arkaya çekildi
Sarı saçlı iri yapılı İskandinavlar olan Vikingler’in Orta Asyalılar, özellikle de Türklerle akraba olduğu tezi ilk bakışta son derece anlamsız gelebilir.
Türk tarihinde bir dönem gözüken neredeyse bütün toplumların atalarının Türk olduğu yolundaki tarih açısından hiçbir ispatı olmayan yezlerden biriymiş gibi gelebilir.
Öyle ya dilleri çok ayrı, yüz ve vücut biçimleri farklı, ülkeleri de birbirinden uzak çok farklı toplumlardan bahsediyoruz.
Fakat İskandinav toplumları Orta Asya toplumlarına, özellikle de Türklere belki de sanıldığından çok daha yakın. İşte “Yok artık bu kadar da benzerlik olmaz” dedirten belki de hiç duymadığınız gerçekler.
4. İskandinavların yani Vikinglerin özel bir takım işaretlerle yazdıkları yazılar için “rün”ler ya da rünik alfabe denirdi.
İşte Vikinglerin alfabesinin bir örneği…
Viking alfabesi
Aradan yüzyıllar geçti ve Orta Asya’nın göbeğinde Orhun Nehri kıyısında bazı anıtlar bulundu.
Bunlardaki alfabe de neredeyse tıpa tıp Viking yazısına benziyordu.
Benzer yazıtlar daha sonra Yenisey Irmağı ve başka yerlerde de bulundu.
Büyük bir şaşkınlıkla bunların İskandinav ya da bir başka Hint Avrupa diliyle değil de Türkçe yazıldığı ortaya çıktı. Bugün Orhun Rünleri ya da Göktürk yazıtları diye bilinen bu yazılı anıtları biz Orhun Yazıtları olarak biliyoruz.
Birbirinden çok farklı toplulukların birbirinin alfabelerini almaları az rastlanan bir şey değil dolayısıyla bu iki alfabenin başka bir yerde gözükmeyen böylesi bir benzerliği şaşırtıcı olmakla beraber tek başına bir akrabalığı veya kültürel yakınlığı göstermez.
Gelgelelim söz konusu olan sadece alfabe yakınlığı da değildir. Bizzat İskandinav dil bilimciler bir çok sözcükte Türkçe ile İskandinav dilleri arasında benzerlik tespit etti. 1707-1787 arası yaşayan İsveç’in ilk tarih Profesörü Sven Lagerbring “Atalarımız Türklerdir” tezini ilk ortaya atan kişi olarak ortak pek çok sözcük de bulmuştu.
İşte bazıları (j harfinin y olarak okunduğunu/b-v geçişgenliğini de hatırlayalım): Ata – Ätt /Böri (kurt) – varg (“variy” okunur)/Bağır (göğüs) – Bog/ Borçlu – Borgen/ Burç – Burg/ Göl – Göl/Göm – Göm/ Siper – Spär/Hal – Hälsa/ Hakan – Håkan/ Kaan – Konung (kung)/ Hey – Hej (merhaba)/ Hayda – Hejdå (hoşça kal – güle güle)/ Kap – Kop/ Kedi – Katt/ Kiler – Källare/ Köy – Koja/ Kandil – Kyndil/Mana – Mena/ Nam – Namn/ Şen – Shön/ Su – Sjö /Tepe – Top
Ancak her dilde böyle benzerlikler bulunabilir. Hâttâ aransa daha da fazla sayıda çıkabilir. Bunlar zaman içinde Türkçe gibi geniş bir coğrafya ve tarih alanında yağın bir dilden hemen her dile geçmiş olabilir.
Fakat bir de destanlar-sagalar (İskandinav destanlarına verilen ad) var. İskandinav mitolojisinde Vikinglerin en büyük tanrısının adı bilindiği gibi Odin’dir.
İskandinav mitolojisini oluşturan Herwarar Sagası’nda bakın Odin’in geldiği yer neresi?
Odin, Oden ya da Woden, Herwarar masalının birinci bölümünde Tirkiar (Türkler) ve Asiemaen (Asyalılar, Asyalı
adamlar) denilen grubun önderi olarak gösterilir. Hazar denizinin üstündeki Turkland’dan Almanya üzerinden İskandinavya’ya gelmiştir.
Peki ama Türklerle ilişkilendiren önemli figürlerin Alman ve İskandinav efsanelerinde merkezi denebilecek bir yer alması görülmemiş bir şey değildir.
Mesela Almanların en ünlü destanı Niebelungen destanında Hun Hakanı Attila en önemli ve saygı gösterilen bir figürdür.
Odin’in de sagalarda tanrılaştırılmış bir büyük lider olarak gösterilmesi Attila ve benzeri bir liderin anısından kaynaklanmış olabilir.
Attila Hun
Aslında Batı’da efsanevi büyük kralların Doğu’dan, Orta Asya ve Urallar’a yakın bölgelerden geldiğini iddia eden destanlarda Odin de tek değildir.
İngilizlerin meşhur Kral Arthur’u da kimi söylencelere göre bugünkü Karadeniz ile Hazar arasında eskiden İskitlerin yaşadığı yere sonradan yerleşen Sarmatlar adlı kavimden gelmiştir.
Sarmatların hemen ardından aynı bölgelere Türk toplulukları yerleşmişti.
Öte yandan “İskandinavya neresi Orta Asya halkları orada ne arar ki?” şeklindeki standart batılı tepkisi ise hiçbir şekilde gerçekliği yansıtmıyor.
İskandinavya’da Finlandiya ve İsveç, Norveç’in kuzeyinde yaşayan ve bölgenin muhtemelen en eski halkı olan Lap halkı fizyonomilerinden de, adet ve yaşam şekillerinden de görülebileceği gibi açıkça Sibirya’dan Batı Asya’ya kadar olan Ural-Altay topluluklarıyla akrabadır.
Geçmişte İskandinavya’nın büyük kısmını da Lapların yaşadığı Laponya oluşturuyordu.
Aynı şekilde İskandinavya’da yaşayan üç ülkeden biri olan Finlandiya’nın dili de Orta Asya’daki Türk dilleriyle benzerlik gösterir ve çoğu dil bilimciye göre Ural-Altay dil ailesinin Ural kolundandır -Türkçe ise aynı ailenin Altay kolundan.
Bilinen köklü yerleşik uygarlıklardan nispeten uzak, yazının yaygın olmadığı İskandinavya, Avrasya bozkırları, Batı Sibirya vb gibi yerlerde Doğu ve Batı arasında göçler sanıldığından çok daha önce ve sık yapıldığı şimdilerde ortaya çıkıyor.
Örneğin Çin kaynaklarına göre eski Kırgız Türkleri, kızıl saçlı, yeşil gözlüydüler.
Doğu Türkistan’da Uygur bölgesinde Sarı saçlı Avrupalı tipinde çok sayıda çok eski mumya bulundu.
Kıpçak Türklerine Rusların verdiği ad “Polovets”, Slav dillerinde sarışın ya da mavi gözlü anlamlarına geliyor.
Bütün bunlar biraz eski yıllardan kalma efsaneler, mezar buluntuları, dilbilim araştırmaları kanıtları ve benzer şeyler.
Ama son yıllarda çok ilginç başka kanıtlar da çıkmaya başladı: DNA araştırmalarından gelen kanıtlar. Özellikle Viking mezarlarından Doğu Avrasya’ya kadar olan mezarlardan çıkarılan kalıntılardan çok sayıda DNA içeren parça elde edildi. Böylece Asya’nın en iç bölgelerinde çok sayıda Avrupa’da yaygın gen özellikleri tespit edilirken, tersine İskandinavya gibi bölgelerde de Orta Asya’da yaygın olan genler Avrupa’nın başka bölgelerine göre çok daha sık görüldüğü ortaya çıktı.
Yani Vikinglerle özellikle Türkler olmak üzere Orta Asya kökenli olarak bilinen Asya topluluklarıyla akrabalık artık net bir biçimde DNA araştırmalarıyla biliniyor.