Erdoğan’ın konuşmasından satır başları şöyle:
Bir asır önceki gibi bizi yok etmek istedikleri Anadolu topraklarından bölgemiz ve dünyaya barış ve huzur getirecek mücadelenin içindeyiz. Üye sayımızım 11 milyon 200 bine ulaşmasından bu mücadeleye sahip çıkıldığının ispatıdır. Kurulduğumuz günden beri kaderimizi Türkiye'nin kaderiyle bir görüyoruz. Milletin partisinin yöneticileri milletin içinde olmak zorundadır. Her kim milletiyle bağını kesiyorsa partisiyle bağını kopartıyor demektir. Her kim milletle gönül bağını güçlendirirse partisine katkı yapıyor demektir. Davamızı kör dünyanın göbeğine, kuşların göz bebeğine, yola, ağaca, yağan kara, yağmur yüklü bulutlara, bebeklerin avucuna, kara taşa, kor ateşe yazacağımız güne kadar bize durmak duraksamak haramdır. Milletin partisinin yöneticileri milletin içinde olma mecburiyetindedir. Her kim milletle bağını keserse partisiyle de irtibatını kopartıyor demektir. Kahramanmaraş'a son 18 yılda eski parayla 35.5 katrilyon tutarında yatırım yaptık.
CHP’ye yüklendi
Türkiye büyüdükçe ve güçlendikçe karşısına çıkan engeller artıyor. İstiklal harbinin ardından umut verici bir kalkınma başlatan Türkiye maalesef tek parti CHP çapsızlığı nedeniyle bu treni kaçırmıştır. Rahmetli Menderes ve Özal'ın temsilcisi olduğu kalkınma adımlarımız darbeler ve vesayet eliyle yarım bırakılmıştır. Bu dönemlerin faturası ise hep milletimize çıkartılmıştır. Benzer şartlarda yola çıkan pek çok devlet özgürleşip zenginleşirken biz enerjimizi iç mücadelelerle heba ettik. İşte biz böyle bir Türkiye devraldık. Bugünlere gelmemiz kolay olmadı. Yaşadıklarımızı hatırlayın. Vesayetin önümüze çıkardığı tuzakları hatırlayın.
“Tüzüklerle çarpıştık“
Milletimizi birbirine düşürmek için ortaya atılan iftiraları o Taksim gezi hareketlerini hatırlayın. Çukurcularını hatırlayın. Terörle verdiğimiz o mücadeleleri hatırlayın. Camilerimizi nasıl yaktıklarını hatırlayın. Bütün bunlar olurken hamdolsun dik durduk ve terörle, teröristlerle bambaşka bir mücadele verdik. Sonunda hamdolsun kazandık. Şairin dediği gibi biz bugünlere tüzüklerle çarpışa çarpışa geldik. Kimi zaman yutkunduk, kimi zaman kalbimizde fırtınalar koptu, gözlerimizde şimşekler çarptı. Kimi zaman var gücümüzle hakikati haykırdık ama hiçbir zaman bize dayatılan düzene teslim olmadık.