"Yaşamak ve yaşatmak için salgın sürecinde çalışmaktan kaçınma hakkımızı kullanmalıyız" diyen İSİG Meclisi, 14’ü coronavirüs nedeniyle olmak üzere mart ayında en az 113 işçi yaşamını yitirdiğini açıkladı.
İSİG Meclisi'nden yapılan açıklamada, salgın nedeniyle ilk günden beri alınan evde kalma, kişisel hijyen ve korunma mesafesi, beslenmeye dikkat etme gibi önlemlerin toplu taşımayla ya da servislerle işlerine gitmek zorunda olan işçiler için mümkün olmadığının altı çizilerek;
"Coronavirüs salgını sırasında 20 milyon işçi ve aileleri için hiçbir önlem alınmadığı gibi işyerlerinde işten atma, zorunlu ücretsiz izne çıkarma, yıllık izin kullandırtma, üretim baskısı ve fazla mesai gibi uygulamalar sıklaşıyor. Patronların tek derdinin işçinin sağlığı değil performansı olduğu bu süreçte bir kez daha ayyuka çıkarken, pek çok işyerinden hastalığa davetiye çıkaran çalışma koşullarının sürdürüldüğü, hiçbir önlem alınmadığı, işçilerin kişisel hijyenlerini sağlamasına izin verilmediği, maske ve eldiven kullanmanın yasak olduğu sesleri yükseliyor. Halkın ve işçilerin sağlığını ilgilendiren böyle bir durumda ülkede ‘sağlık seferberliği’ ilan edilmesi gerekirken emekçilerin sağlığı ve canı hiçe sayılıyor" ifadeleri kaydedildi.
Covid-19'dan 14 ölüm
İSİG Meclisi'nin yüzde 80’ini ulusal basından, yüzde 20’sini ise yerel basından derlediği verilere göre, Mart ayında en az 113 işçi iş cinayetlerinde yaşamını yitirdi. İSİG Meclisi'nin verileri şu şekilde:
- Mart ayında Covid-19 nedenli en az 14 işçi ölümü var. Daha fazla ölen olabilir ama bilgilere ulaşmak şu an için çok zor.
- 113 emekçinin 100’ü ücretli (işçi ve memur), 13’ü kendi nam ve hesabına çalışanlardan (çiftçi, balıkçı ve esnaf) oluşuyor...
- Ölenlerin 11’i kadın işçi, 102’si erkek işçi. Kadın işçi cinayetleri tarım, gıda, büro, metal, enerji ve sağlık işkollarında gerçekleşti.
- İki çocuk işçi can verdi. Çocuk işçi cinayetleri tarım ve metal işkollarında gerçekleşti.
- 51 yaş ve üstünde ise çalışırken ölen 18 emekçi bulunuyor: Çiftçi, balıkçı ve esnaflar ile gıda, büro, inşaat, enerji taşımacılık, konaklama, güvenlik ve genel işler işçileri.
- Mart ayında 6 mülteci işçi yaşamını yitirdi, 2’si Suriyeli, 1’i Afganistanlı, 1’i Gürcistanlı, 1’i Özbekistanlı ve 1’i Rusyalı.
- Ölen işçilerin biri sendikalı. Sendikalı işçi (kamu çalışanı) eğitim işkolunda çalışıyordu.
- Ölümler en çok tarım, taşımacılık, inşaat, metal, enerji, ticaret/büro, metal, sağlık, belediye/genel işler, konaklama ve gıda işkollarında gerçekleşti.
- En fazla ölüm nedenleri sırasıyla trafik/servis kazası, ezilme/göçük, Covid-19, yüksekten düşme, kalp krizi, zehirlenme/boğulma, şiddet elektrik çarpması ve intihar.
İş cinayetlerinin kentlere göre dağılımı
20 ölüm İstanbul’da; 8 ölüm İzmir’de; 6 ölüm Kocaeli’de; 5’er ölüm Adana ve Antalya’da; 4’er ölüm Aydın, Bursa ve Sakarya’da; 3’er ölüm Ağrı, Ankara, Malatya ve Trabzon’da; 2’şer ölüm Afyon, Hatay, Kastamonu, Manisa, Mardin, Samsun, Sivas, Şanlıurfa, Nevşehir, Tekirdağ, Zonguldak ve Irak’ta; 1’er ölüm Adıyaman, Balıkesir, Bolu, Çanakkale, Çankırı, Diyarbakır, Erzincan, Gaziantep, Giresun, Kahramanmaraş, Kayseri, Kırıkkale, Kırşehir, Kilis, Kocaeli, Konya, Ordu, Şırnak, Tokat, Tunceli ve Fransa’da yaşandı.
İSİG Meclisi'nin talepleri
İSİG Meclisi işçilerin sağlığının korunması için acil talebini şöyle sıraladı:
1- Patronların ekonomik kaybı gerekçe göstererek işçileri işten çıkarmaları, zorunlu ücretsiz izin ve zorunlu yıllık izin kullandırması yasaklansın.
2- Çalışma saatleri ücretler ve haklarda bir kayıp olmaksızın en çok günlük 6 saat olacak biçimde sınırlandırılsın. Çalışma süresinin kısaltıldığı işyerlerinde patronların, bu süreleri işçilerin izinlerinden düştüğü hukuksuz uygulamalarına son verilsin.
3- Kişisel hijyen ve korunma malzemeleri işçilere ve halka ücretsiz olarak dağıtılsın. İşçilerin sağlık taramaları yoğunlaştırılsın ve işyerlerinin çalışma organizasyonu salgında hijyen kuralına göre düzenlensin.
4- Özellikle tuvalet, yemekhane, ortak çalışma ve dinlenme alanlarının kullanımı acilen düzenlensin. Sık ve ortak kullanılan yemekhane, soyunma odası, dinlenme odası, tuvalet gibi alanların temizliği ile işçi servisleri ve şehir içi toplu ulaşım araçlarının hijyeni sağlansın.
5- Sağlık ücretsiz ve herkesçe erişilebilir hale getirilsin. Testler ve muayeneler kamu hastanelerinde ve özel hastanelerde ücretsiz olarak yapılsın.
6- Kendisi ve yakını virüs nedeniyle karantinaya alınan işçi hastalık süresi kapsamında olsun ve bu süredeki gelir kaybı önlensin. Enfekte işçilerin işten atılması yasaklansın.
7- Temel gıda ve hijyen yardımı karşılansın, gıda ve hijyen ürünlerine yapılan fahiş zamlar geri çekilsin, temel gıda malzemelerinde KDV sıfırlansın. Kontrolsüz fiyat artışına karşı ihbar ve denetim mekanizması kurulsun.
8- Elektrik, su, doğalgaz, tüketici kredisi ve prim borçları ertelensin, salgın süresince temel hizmetler ücretsiz olsun.
9- Alınan karar ve tedbirlerin ancak kamunun bir bölümünde değil, özel sektör, kayıt dışı sektör ve 50’den az çalışanı olan işyerlerinde uygulanması ve yaptırımı sağlansın, gerekli önlemlerin alınmadığı işyerlerinin bildirimi için ihbar hattı kurulsun.
10- Coronavirüsün en riskli yaş grubunu oluşturan 50 yaş ve üstü işçilere salgın bitene kadar izin hakkı tanınsın, en düşük emekli maaşı asgari ücret düzeyine çıkarılsın.
11- Hangi şehirde kaç hastanın teşhis edildiği, kaç kişinin hayatını kaybettiği gibi bilgileri öğrenme hakkımız var. Bu bilgiler halkla açık ve şeffaf biçimde paylaşılsın.
12- Tüm bu maddeleri de içeren ana talebimiz ise bu süreçte işçilerin sağlığı için üretimi sürdürmenin zorunlu olduğu sektörler dışında işyerlerinde üretimin durdurulması gerektiği ve işçilerin salgının kritik evresi bitinceye kadar ücretli izinli sayılması gerektiğidir.