Türkiye’nin İsraf Karnesi Raporu yayımlandı! Kamuyu uğrattıkları zarar ‘Bu kadarına da pes’ dedirtti

İstanbul Planlama Ajansı Başkanı Buğra Gökce ve Vergi Uzmanı Ozan Bingöl tarafından hazırlanan "Türkiye’nin İsraf Karnesi" raporu yayımlandı. Söz konusu raporda, Kur Korumalı Mevduat (KKM) yüzünden kamunun iki yılda 1 trilyon 58 milyar lira zarara uğradığı açığa çıktı.

Türkiye’de ekonomik kriz ve enflasyon gitgide derinleşmeye devam ederken yurttaşlar fazla iş saatine karşılık düşük ücretlerle geçim mücadelesi vermeye devam ediyor. Sefalet ücretine mahkum edilen yurttaşlar ile zenginler arasındaki uçurum her geçen gün daha da artarken Türkiye’nin İsraf Karnesi raporu da son durumu gözler önüne serdi.

İKİ YILDA 1 TRİLYON 58 MİLYAR LİRA ZARAR!

İstanbul Planlama Ajansı Başkanı Buğra Gökce ve Vergi Uzmanı Ozan Bingöl'ün hazırladığı "Türkiye’nin İsraf Karnesi" raporu yayımlandı. Söz konusu rapora göre, Türkiye’de ekonomik kriz gittikçe ağırlaşırken kamuda israf artıyor ve kaynaklar verimli bir biçimde kullanılmıyor.

İsraf raporunda, özellikle Kur Korumalı Mevduat (KKM) yüzünden kamunun iki yılda 1 trilyon 58 milyar lira zarara uğradığı ayrıntısı dikkatleri çekti.

Raporda öne çıkan başlıklar şu şekilde:

* Kur Korumalı Mevduat: Kur korumalı mevduat uygulaması, dönemin Hazine ve Maliye Bakanı tarafından bütçeye, dolayısıyla da kamuya hiçbir yükü olmayacak bir politika aracı olarak tanıtıldı ancak kur korumalı mevduat yüzünden kamu iki yılda 1 trilyon 58 milyar lira zarara uğradı!

* Kamu-Özel İşbirliği Projeleri: Uygulamada normal bütçede görülmeyen kamu özel işbirliği uygulamalarına yapılan harcamalar gizleniyor. Sayıştay ve Dünya Bankası verileri araştırılınca garanti ödeme tutarlarının yatırım maliyetlerinin kat kat üstünde olduğu görülüyor. Örneğin Kuzey Marmara Projesinin Kınalı-Odayeri kesimi yatırım tutarının 1 milyar 40 milyon dolar olmasına rağmen garanti tutarı yatırım tutarının 2,4 katına ulaşıp 2,5 milyar dolar oldu.

* Kamu yönetiminde liyakat esasının göz ardı edilmesi, istisnai kadro uygulamaları, sınavsız atamalarla ehliyetsiz kişilerin üst düzey görevlere getirilmesi hem hizmet kalitesini düşürmekte hem de maliyeti artırmaktadır. 19 yıldır bu konuda hiçbir iyileştirici adım atılmamış ve bu uygulamalar yaygınlaşarak mevcut yönetim anlayışı için bir ekol haline gelmiştir.

* Ekonomik kriz koşullarında vatandaşlardan tasarruf etmesi beklenirken kamu tasarruf etmemektedir. Merkezi yönetim baskı ve cilt giderleri, büro mefruşat alımları, lojman kiralama giderleri, taşıt bakım ve onarım giderleri ve ilan giderleri gibi harcama kalemlerinde de ciddi artışlar yaşanmaktadır.

Raporda, halk zor koşullarda yaşarken merkezi yönetimin kendisinden başlayarak israfla mücadele etmesinin ve kamu kaynaklarını etkin ve verimli kullanmasının bekleneceği fakat söz konusu raporun tam aksini gösterdiği kaydedildi.

Ekonomi Haberleri