ABD’li araştırma şirketi Pew Research Center’ın yayınladığı son araştırma, Türkiye’nin enflasyonda geldiği noktayı bir kez daha gözler önüne serdi. Kuruluşun Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü’nün (OECD) 38 ülkesinden 37’sine ve gelişmiş 7 ülkeye yer verdiği araştırmada, 44 gelişmiş ülkenin yılın ilk çeyreğindeki enflasyon oranları kıyaslandı. Buna göre Türkiye, 3 ayda yüzde 54.8 ortalama enflasyonla şampiyon oldu. Eğer araştırma yılın ikinci çeyreği için yapılmış olsaydı, Türkiye yüzde 74.03 ortalamayla yine şampiyon olacaktı. Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre, yıllık enflasyon nisanda yüzde 69.97, mayısta yüzde 73.50, haziran ayında da yüzde 78.62 olarak gerçekleşti. Türkiye’nin grafikte siyah renkle gösterildiği araştırmada, “Türkiye'de enflasyon yıllardır yüksek seyrediyordu ancak hükümetin bu artışı durdurmak için faiz oranlarını yükseltmek yerine düşürmek gibi alışılmışın dışında ekonomi politikaları izlemesi nedeniyle 2021'in sonlarında hızla yükseldi” denildi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu tezi 4 yıl önce ortaya attı
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, “Faiz sebep, enflasyon sonuçtur” tezini ilk kez 15 Mayıs 2018’de o zaman Hazine ve Maliye Bakanı olan Berat Albayrak gerçekleştirdiği Londra ziyaretinden önce Bloomberg International'a verdiği mülakatta ortaya attı. Röportajda "Sebep netice ilişkisine baktığımız zaman faiz sebep enflasyon neticedir" diyen Erdoğan, şunları söyledi:
“Faiz ne kadar düşük olursa enflasyon da o kadar düşük olur. Sebep netice ilişkisine baktığımız zaman faiz sebep enflasyon neticedir. Faizi aşağı çektiğimiz anda bütün maliyet girdileri aşağı düşecektir. Faiz tek haneliye geldiği zaman yatırımlarda patlamalar meydana geldi.”
Faiz düştü ama enflasyon yükselişe geçti
Erdoğan’ın bu tezi doğrultusunda Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), 6 ayı aşkın süredir düşük faiz politikasındaki ısrarını sürdürüyor. Enflasyonu düşürmek için bu yılın başından beri en az 60 merkez bankası faiz artırımına giderken, TCMB Para Politikası Kurulu (PPK) en son 23 Haziran’da son 5 toplantısında olduğu gibi politika faizini yine yüzde 14'te sabit tuttu. PPK, en son TCMB Başkanı Naci Ağbal döneminde yani 2021 Mart ayında politika faizini iki puan artırarak yüzde 19’a çıkardı. Ağbal bu gelişme üzerine görevden alınarak yerine Şahap Kavcıoğlu atandı. Kavcıoğlu ise görevi devraldıktan sonra 5 ay faizi sabit tuttu. Ancak daha sonra o da Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın savunduğu ikinci tez olan “Faiz ve enflasyonla mücadelede nas ne diyorsa onu yapacağız" sözleri çerçevesinde geçen yılın sonunda politika faizini kademeli olarak 500 baz puan indirerek yüzde 14’e çekti. Bu gelişmenin ardından enflasyondaki artış daha da hızlanmaya başladı. Hatta Türkiye, dünyada enflasyonun en yüksek olduğu 5’inci ülke oldu. Venezuela yüzde 5000 yıllık enflasyonla ilk sırada bulunurken, onu Lübnan yüzde 224, Sudan yüzde 195, Zimbabve ise yüzde 92 ile izliyor.
Halkın enflasyon kaygısı giderek artıyor
Çok uluslu araştırma şirketi IPSOS’un son yayınladığı araştırmaya göre de Türkiye’de halkın enflasyon kaygısı giderek yükseliyor. Araştırmaya katılan bireylerin yüzde 25’i finansal olarak zorlandıklarını belirtirken, Türkiye yüzde 66’yla bu konuda da lider oldu. ABD ve Almanya’da bu oran yüzde 16 oldu. Araştırmanın yapıldığı ülkelerden sadece üçünde, ABD, Avustralya ve Kanada’da bireylerin çoğu gelecek yıla kadar yaşam standartlarının yükseleceğini beklediğini söyledi. Yaşam standartlarının yükseleceğini bekleyenlerle yaşam standartlarının düşeceğini bekleyenlerin oranları arasındaki farkı gösteren net skor en düşük -44 ile Türkiye’de görülürken, bunu Japonya (-27), Fransa (-22) ve İngiltere (-21) izliyor. Harcanabilir gelirlerinin yükseleceğini düşünenlerin sayısında ise en pozitif ülke ABD oldu. ABD’lilerin yüzde 26’sı harcanabilir gelirlerinin yükseleceğini, yüzde 33’lük kesim ise düşüş bekliyor. Araştırmaya Türkiye’den ve İngiltere’den katılan her 10 bireyden 6’sı ise harcanabilir gelirlerinde düşüş beklediğini belirtti. Araştırmanın yapıldığı 11 ülkeden Türkiye’nin de içinde olduğu 7’sinde çoğunluk önümüzdeki 6 ayda faturalarını ödeyebilme konusunda endişeli olduklarını söyledi.