Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK) geçtiğimiz ay olduğu gibi bu defa da politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını değiştirmeyerek yüzde 50'de tuttu.
Uzmanlar ise Merkez Bankası’nın bu kararı sonrası tahminlerini yeniledi. 23 Mayıs tarihli kararın ardından uzmanlar, faiz oranın enflasyonun vereceği tepkiye göre değişebileceğini belirtti.
TCMB Para Politikası Kurulu (PPK), politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını değiştirmeyerek yüzde 50'de tuttu.
"SIKI PARA POLİTİKASI DURUŞU SÜRECEKTİR"
Ekonomist Haluk Bürümcekçi, TCMB'nin karar metninde kullanılan, "Aylık enflasyonun ana eğiliminde belirgin ve kalıcı bir düşüş sağlanana ve enflasyon beklentileri öngörülen tahmin aralığına yakınsayana kadar sıkı para politikası duruşu sürdürülecektir. Enflasyonda belirgin ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi durumunda ise para politikası duruşu sıkılaştırılacaktır." cümlesi ile gerekmesi durumunda politika faizinde ilave artışlar olabileceği sinyalinin verilmeye devam edildiğini belirtti.
Ancak bankanın kısa vadede finansal koşullardaki sıkılaşmanın yansımalarını ve parasal sıkılaştırmanın gecikmeli etkilerini gözlemeyi tercih etmesi nedeniyle likidite fazlasının açıklanan tedbirlerle sterilize edilerek fonlama maliyetini ve gecelik repo faizini yüksek tutmaya çalışabileceğini ifade eden Bürümcekçi, "Finansal koşullardaki sıkılaşmanın ve para politikasındaki ilave sıkılaşmanın dezenflasyon patikasına dönüş açısından katkılarının olmasını beklerken, maliye politikasında açıklanan kamu tasarrufu kaynaklı tedbirlerden gereken boyutta destek gelmeyeceği anlaşılmıştır." dedi.
"ENFLASYON EĞİLİMİNE BAĞLI OLARAK DEĞİŞKENLİK GÖSTEREBİLİR"
Bu doğrultuda, politika faizinde haziran ayında da değişim beklenmezken, politika faizinin uzun süre yüzde 50 seviyesinde korunacağı düşüncesinde olduklarını söyleyen Bürümcekçi, bu sürenin uzunluğunun ise enflasyon eğilimi ve enflasyon beklentilerinin TCMB senaryosuna uyumuna dair gelişmelere bağlı olacağını kaydetti.
"Para politikası yeterince sıkı seviyede"
In Touch Capital Markets Kıdemli FX Analisti Piotr Matys de enflasyonun mayıs ayında yüzde 75-76 seviyelerinde zirveye ulaşacağı ve yılın ikinci yarısında yavaşlamaya başlayacağı göz önünde bulundurulduğunda TCMB Başkanı Fatih Karahan liderliğindeki Merkez Bankası yetkililerinin para politikasının yeterince sıkı seviyede bulunduğu görüşüne sahip olduğunu belirtti.
Bu nedenle bugün politika faizinin yaygın olarak beklendiği gibi yüzde 50'de bırakıldığını ifade eden Matys, TCMB'nin ayrıca enflasyonun resmi tahminlerden belirgin şekilde sapması halinde ciddi bir faiz artırımı düşünebileceğini de yinelediğini vurguladı.
FAZLA LİKİDİTE İÇİN İLAVE TEDBİR MESAJI
Para Politikası Kurulu'nda ana gündem maddesinin Türk Lirası likidite bolluğu olması bekleniyordu. Piyasadaki likidite fazlası nedeniyle mevduat faizleri düşüşe geçmişti. Ekonomistler, TCMB'nin likidite ile ilgili bir adım atabileceğini ifade ediyordu.
TCMB'nin açıklamasında yurt içi ve yurt dışı yerleşiklerin Türk Lirası finansal varlıklara talebiyle oluşan likidite fazlasının ilave tedbirlerle sterilize edileceği belirtildi.
TCMB'den yapılan açıklamada ise şu ifadeler kullanıldı:
Nisan ayında aylık enflasyonun ana eğilimi sınırlı bir zayıflama kaydetmiştir. Yakın döneme ilişkin göstergeler yurt içi talepte ilk çeyreğe kıyasla yavaşlamaya işaret etmiştir. Bununla birlikte, tüketim malı ithalatı nisan ayında artarak cari işlemler dengesindeki iyileşmeyi sınırlamıştır. Hizmet enflasyonundaki yüksek seyir ve katılık, enflasyon beklentileri, jeopolitik riskler ve gıda fiyatları enflasyonist baskıları canlı tutmaktadır. Kurul, enflasyon beklentileri ve fiyatlama davranışlarının öngörüler ile uyumunu yakından takip etmektedir.
Parasal sıkılaştırmanın krediler ve iç talep üzerindeki etkileri yakından izlenmektedir. Kurul, parasal sıkılaştırmanın gecikmeli etkilerini de göz önünde bulundurarak politika faizinin sabit tutulmasına karar vermekle birlikte, enflasyon üzerindeki yukarı yönlü risklere karşı ihtiyatlı duruşunu yinelemiştir. Aylık enflasyonun ana eğiliminde belirgin ve kalıcı bir düşüş sağlanana ve enflasyon beklentileri öngörülen tahmin aralığına yakınsayana kadar sıkı para politikası duruşu sürdürülecektir. Enflasyonda belirgin ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi durumunda ise para politikası duruşu sıkılaştırılacaktır. Para politikasındaki kararlı duruş; yurt içi talepte dengelenme, Türk lirasında reel değerlenme ve enflasyon beklentilerinde düzelme vasıtası ile aylık enflasyonun ana eğilimini düşürecek ve dezenflasyon yılın ikinci yarısında tesis edilecektir.
Makroihtiyati çerçevede sadeleşme ve piyasa mekanizmasının işlevselliğini artırma amacı kapsamında, menkul kıymet tesisi uygulaması sonlandırılmıştır. Son dönem kredi büyümesi ve mevduat gelişmeleri göz önünde bulundurularak, makro finansal istikrarı koruyacak ve parasal aktarım mekanizmasını destekleyecek ek adımlar atılacaktır. Yurt içi ve yurt dışı yerleşiklerin Türk lirası finansal varlıklara talebiyle oluşan likidite fazlası ilave tedbirlerle sterilize edilecektir.
Kurul, politika kararlarını parasal sıkılaştırmanın gecikmeli etkilerini de dikkate alarak, enflasyonun ana eğilimini geriletecek ve enflasyonu orta vadede yüzde 5 hedefine ulaştıracak parasal ve finansal koşulları sağlayacak şekilde belirleyecektir.
Enflasyon ve enflasyonun ana eğilimine ilişkin göstergeler yakından takip edilecek ve Kurul, fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda elindeki tüm araçları kararlılıkla kullanacaktır.
Kurul, kararlarını öngörülebilir, veri odaklı ve şeffaf bir çerçevede alacaktır.