Türkiye ekonomisi bir süredir derin bir kriz yaşıyor. Ekonomideki kötü gidişat artık hasır altı edilmeyecek kadar görünür olup iktidarın kendi kitlesinden de rahatsızlıklar yükselince AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ekonomi yönetimine eski bakanı Mehmet Şimşek'i getirdi.
Şimşek 2023'ün başında geçtiği direksiyonda, frene bassa ülkedeki siyasi gerilim ekonojmik göstergeleri doğrudan etkiledi. Parasal politikaları yöneten Şimşek, siyasi gerilimin etkisini azaltmak için, 19 Mart'ın ardından kemeri daha çok sıkma yoluna gitti. Vergi alımında daha sertleşmeye gideceğini açıklayan Şimşek'e geçtiğimiz günlerde dikkat çeken bir isimden tepki gelmişti: Türkiye Borsalar Birliği Başkanı ve Türkiye Varlık Fonu Yönetim Kurulu Üyesi Rifat Hisarcıkoğlu...
Hisarcıklıoğlu vergiler nedeniyle Şimşek'e tepki göstermişti.
İş dünyası hali hazırda son iki yıldır, fiyat rekabeti avantajının yitirildiği ve karlılığın düştüğüne dair şikayetini dile getiriyordu. Sermaye kesiminden iktidara yükselen tepkiler dikkat çekiyor. (Özellikle Hisarcıklıoğlu gibi iktidara yakın isimlerin şikayetçi olması)
Ekonomideki tabloya ilişkin bir eleştiri de Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe'den geldi.
Ekonomim'in haberine göre Gültepe sanayi ihracatındaki kötü gidişatı verilerle paylaştı:
“Türkiye pahalı hale geldi. Firmalar, maliyet ve enflasyon artışını fiyatlandırma konusunda çok zorlanıyor. Sektörler küçülüyor. İlk kez ihracat yapan firma sayımız 1800’leri görmüştü. Nisan ayında 980’e düştü. Bu şekilde giderse belki bir sene sonra 800, 700 rakamına kadar düşecek. İhracat artık firmaları heveslendirmiyor. Firmalar oyuna giremiyor. Bunun sebebi de küçülerek mevcudu korumaya çalışmaları. İhracatı yeniden heveslendirmek lazım. Yapılması gereken tek şey ihracata sarılmak.”
Gültepe'nin söyledikleri dikkat çekici: “Bu ülkede yüzde 70-80 enflasyon varken de çalıştık. Enflasyon şimdi yüzde 40 seviyelerinde kilitlendi. Ancak sanayi kan kaybediyor.”
İhracatta tablonun ağır olduğu Gültepe'nin şu ifadeleri ile ortaya çıkıyor: “4-5 sektörün güçlü artış sağlaması nisan ayındaki büyümede etkili oldu. Artış sağladık ama önceki yılın nisan ayına göre iki gün de fazla çalıştık".
Gültepe Türkiyede fiyat artışlarına dikkat çekertek müşteri kaybettiklerini söyledi:
“Yani onlar kuzeye giderken biz onun peşinde gitmek yerine güneye gittik. Enflasyonkur makası biraz daha olumlu olsaydı alımlar bu kadar etkilenmezdi, bu kadar sıkıntı yaşamazdık. Bizimle beraber çalışan, mutlu olan, sipariş veren müşteriler Türkiye’den gidiyorsa fiyattan dolayı gidiyor. Bugün hizmet sektörü de aynı sorunu yaşıyor. Türkiye pahalı. Pahalı olan bir yerde üretim de olmaz. Hazır giyim sektörü Anadolu’nun her yerini üretimle doldurmuştu. Şimdi hepsi küçüldü. Kimisi de kapattı”