Özel sektör çalışanlarının iş süresi, işe giriş sözleşmesinde açık bir şekilde belirtilmekte. Bu durumlar dışında bazı zamanlar haftada 1 bazen ise haftada 2 gün izin veriler çalışanlar, son yıllarda işverenler tarafından istismar edilebiliyor.
Özellikle basit ve zaman almayacağı düşünülen işler, maksatlı bir şekilde çalışanların izin günlerine yığılmakta ve emrivaki yapılarak çalışanlara "5 dakikada bu işi halledebilir misin?" taleplerinde bulunulmakta.
İşsiz kalmamak ya da şirkette gerginlik yaşanmaması amacıyla çalışanlar tarafından kabul edilmesine karşın bu durum, yasalara göre büyük bir ceza sebebi.
Çalışanların birkaç dakika için dahi olsa, izinli oldukları günde çalıştırılmaları, kanunlara göre saatlik değil günlük ücret üzerinden dikkate alınıyor. Üstüne üstlük bu tur durumlarda İş Kanunu, işverenin çalışana resmi tatillerde ödemek zorunda kaldığı gibi 1.5 günlük mesai ücreti ödemesini zorunlu kılmakta.
Bir başka deyişle günlük ücreti 500 TL olan bir çalışan, izinli gününde çalışması halinde, normal maaşında bu günün ücretini zaten aldığı gibi, ilave olarak 750 TL mesai ücretine hak kazanmış olacak. Özel sektörde çalışan milyonlarca vatandaşın, bu yasa gereği binlerce liralık alacağı olduğu belirtilirken, eksik ödemelerin işverene bildirilmesi ve yine de ödeme yapılmaması halinde ise işletmeler yüklü cezalar ile karşı karşıya kalarak, mesai ücretlerini çalışana yatırmak durumunda kalacak.
Ek mesai ücretlerinin geç yatırılması ya da eksik ödenmesi, sözleşme gereği işçi için haklı fesih durumu oluşturmakta.
İşçiler, maaşlarını ya da mesai ücretlerini eksik veya geç almaları durumunda işten ayrılma ve tazminatlarını eksiksiz alma hakkına sahip.