Madencilik faaliyetleri kapsamında bir şirket tarafından nakliye işleri için istihdam edilen bir işçi, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu tarafından şirketin madencilik faaliyetlerinin askıya alınması üzerine "zorunlu neden" diyerek işçinin sözleşmesini feshetti.
İşçi ek mesai ücretleri ve ihbar tazminatı alamadığı gerekçesiyle konuyu yargıya taşıdı.
MİLYONLARCA İŞÇİYE MÜJDEYİ VERDİ
Hürriyet'te yer alan habere göre; şirket bünyesinde nakliye işleri için istihdam edilen işçi, işten çıkarıldı. İşçi, haklı bir sebep olmadan iş akdinin feshedilmesine rağmen kendisine ihbar tazminatı ödenmediğini ve fazla mesai alacaklarının bulunduğunu ileri sürerek dava açtı.
Davalı şirket, davacının madencilik faaliyetleri kapsamında nakliye işi için istihdam edildiğini ancak Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu tarafından şirketin madencilik faaliyetlerinin askıya alındığını, bu "zorunlu neden" gerekçesiyle davacı işçinin ihbar tazminatına hak kazanmadığını ileri sürdü.
Yargılamayı yapan Ankara 60. İş Mahkemesi, fazla mesai alacakları yönünden davanın kabulüne, ihbar tazminatı yönünden ise kesin olmak üzere davanın reddine karar verdi. Yerel mahkeme kararını hukuka aykırı bulan Adalet Bakanlığı, kanun yararına temyiz isteminde bulundu.
Dosyayı inceleyen Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, ihbar tazminatı yönünden davanın reddedilmesini hatalı buldu ve sonuca etkili olmamak üzere kanun yararına bozdu.
KURUŞU KURUŞUNA YATACAK
Dairenin kararında, 4857 sayılı İş Kanunu gereği fesih hakkının kullanılabilmesi için zorlayıcı nedenin iş yerinde değil işçinin çevresinde meydana gelmesi gerektiği ve bunun sonucunda "işçinin kusuru olmaksızın geçici ifa imkansızlığı nedeniyle iş görme borcunun yerine getirilememesi gerektiği" ifade edildi.
"İş yerinde meydana gelen zorlayıcı nedene dayanarak işveren, iş sözleşmesini haklı nedenle feshedemez." hükmüne yer verilen kararda, davacı işçiye ihbar tazminatı ödenmesi gerektiği, mahkemenin aksi yönde hüküm tesis etmesinin hukuka aykırı olduğu belirtildi.