"Kredi kartları şu anda vatandaşın kafasını enflasyon batağında su üzerinde tutmayı sağlayan şnorkel gibi… " diyen Şeref Oğuz, "Bu yüzden karta dair daraltıcı adımlar atacaksanız, göz ameliyatı hassasiyetiyle davranın. Çünkü dar gelirli, borcunu ancak kredi kartlarıyla yüzdürebiliyor, marketlerle onunla baş edebiliyor" hatırlatmasında bulundu.
Bugünkü yazısında "Kredi Kartınızın Ayarıyla Oynamayın Efendiler" başlığı altında uyarılarda bulunan Oğuz, yazısında şu ifadelere yer verdi:
"Kredi kartı harcamaları %100’ün üzerinde arttı, %50’si taksit yaptırmıyor, ödeyememe oranı %2. Kısaca her şey yolunda… e-ticaret yüzünden zaten kredi kartına mahkümuz. Kişi başına 3,5 kart düştüğü ortamda ekonomiyi kart üzerinden soğutmaya kalkmak, tek boynuzlu gergedanla birdirbir oynamak kadar riskli… İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran’ın uyarısı hayati derecede önemli; düşük limitlere dokunmayın diyor ve haklı… Peki, yüksek limitler? Burada da dikkat edilmesi gerek. Misal turizmci kart üzerinden milyonluk satış yapıyor, 30 bin euro otel ödemesi yapıyor. Sınır gelirse işleri duracaktır.
Politika faizi %45 iken kart faizi %35’te sabitlenince yüksek gelir grubundakilere kredi kartı üzerinden fazladan gelir imkânı doğmuştur. Ama onları bahane edip kredi kartı ile zaten zar zor dönen finansal hayatı durdurmanın anlamı yoktur. Geri teper böylesi düşünülmeden alınan kararlar."