CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak başkanlığındaki CHP Ekonomi Masası heyeti, OSTİM'de OSB Bölge Müdürlüğü'nü ziyaret ederek sanayicilerle görüştü.
Sanayicilere yönelik sunum gerçekleştiren Öztrak, üretmeden, borçlanarak büyüme modelinin iflas ettiğini söyledi. Devlette uzunca bir süredir yönetim krizi yaşandığını savunan Öztrak, Türkiye'nin demokratik standartlarının yıprandığını ifade etti. Döviz kurundaki dalgalanmaya değinen Öztrak, haziran ayına göre Türk lirasının değerinin yarı yarıya azaldığını bildirdi.
Türk lirasının sadece dolara karşı değil, bütün yabancı paralara karşı değer kaybettiğini dile getiren Öztrak, problemin dışarda değil, içerde olduğunu belirtti.
BAE uyarısı
Birleşik Arap Emirlikleri'nden Türkiye'ye yapılacağı belirtilen 10 milyar dolarlık yatırıma ilişkin değerlendirmede de bulanan Öztrak, şöyle devam etti:
"Merkez Bankası Başkanı 'Ben artık enflasyona değil çekirdek enflasyona bakacağım' dediğinde Varlık Fonu'nun dolar cinsinden değeri 34,5 milyar dolardı. Şu anda Varlık Fonu'ndaki varlıklarımızın değeri 23,5 milyar dolara düştü. Yani Abu Dabi'den gelen para neredeyse Varlık Fonu'nun yarısını satın alabilecek duruma geldi. Bu tabii çok sıkıntılı bir durum. Ayrıca yine satın alınacaklar arasında ağırlıklı olarak savunma sanayi için üretim yapan şirketlerin olduğu da söyleniyor. Bu da ayrıca daha da riskli bir durum. Bunlar bizim değerlerimiz. Türkiye sonunda ciddi bir kur-enflasyon-faiz sarmalına doğru giriyor. Buradaki temel sorun, enflasyon düşmeden faizin enflasyonun altına baskıyla indirilmesi. Bu model dünyanın hiçbir yerinde çalışmıyor. Şimdi faizin düşmesini hepimiz isteriz, biz üretimden yanayız. Faizin düşmesini 'sanayicimiz yatırım yapsın' diye en çok biz isteriz. Ama faizi suni olarak enflasyonun altına çekerseniz, hiçbir geçerli neden olmadan, o zaman kendi insanımız için Türk lirasının cazibesi azalıyor. Dışardan para getirecekler için de Türk lirası cinsinden yatırımın cazibesi azalıyor. Sonuçta dövize talep artıyor. Döviz talebi artınca, Türk lirasının değeri düştükçe de enflasyon artıyor. Enflasyon arttıkça yine kısır döngüye giriyoruz."
CHP Ekonomi Masası olarak ülkeyi gezdiklerini, OSTİM'in 31'inci ziyaret noktaları olduğunu anlatan Faik Öztrak, "Sahada gördüğümüz şu, esnaf diyor ki 'Elimde ne varsa sattım, ayakta durmaya çalışıyorum, bir kere daha kapanırsak ben bittim.' Sanayicilerimiz ise belirsizlikten, istedikleri gibi, talep ettikleri gibi iş gücü bulamamaktan, girdi maliyetlerinden şikayet ediyorlar. Aslında Türkiye'nin çok büyük imkanları var. Bizim sanayicimiz çok çok iyi. Bizim girişimcimiz dünyanın her yerinde iş yapabilen girişimci, doğru desteği verdiğiniz andan itibaren yapamayacağı hiçbir şey yok" dedi.
Türkiye'nin jeopolitik konum olarak dünyanın en büyük pazarlarına en yakın konumda olduğuna işaret eden Öztrak, bunun çok iyi kullanılması gerektiğini kaydetti.
Öncelikli olarak "yeşil mutabakata" uyum sağlanması gerektiğini, devletin bunun için bir karşılık ayırması ve buna ciddi bir teşvik verilmesi gerektiğini dile getiren Öztrak, dijital dönüşümün önünün açılması gerektiğine dikkati çekti.
Bugün ülkenin krizden çıkmasının en önemli yolunun güven olduğunu dile getiren Öztrak, ikinci öncelikli olarak da bir yapısal dönüşümün gerçekleştirilmesi ayrıca eğitime önem verilmesi gerektiğini aktardı.
Öztrak, şöyle devam etti:
"Güveni yeniden getirmek için yeni kurallar lazım. Kimsenin bu sisteme güveni kalmadı. Yeni kurumlar lazım, DPT gibi, müsteşarlıklar gibi. Yeni kurumlardan sonra en önemli şey, yeni kadrolara ihtiyacımız vardır. Bu 3 yeniyle dört işi başarmamız lazım. Hukuk devleti ve demokrasiyi yeniden güçlendirmemiz lazım. İstişareyi yeniden getirmemiz lazım ve tarafsız cumhurbaşkanı olması lazım. Bugün bu ülkenin en önemli açığı tarafsız cumhurbaşkanı olmaması. Yine yargının bağımsız olması, Seçim Yasası'nın değişmesi, siyasi ahlak yasasının çıkarılması, vergi konseyinin kurulması lazım."
'Krizden çıkışı sağlayacak olan seçimdir'
Üretmeden büyüme olamayacağını söyleyen CHP Genel Başkan Yardımcısı Öztrak, şunları kaydetti:
"Bu ülke iyi yönetildiği zaman, bu ülkede doğrular yapıldığı zaman ülkemizin dünyada ilk 10 içine girmesi işten bile değildir. Ben OSTİM'i gelip gezdiğimde şunu gördüm, dünyadaki bütün savunma sanayine, uçak sanayisine buradan her türlü parça üretiliyor. Kolay değil bu noktaya gelmek. Şimdi Türk lirasını, Türk parasını pul edip de bu değerleri başkasına kaptırmamamız lazım. Kendi şirketlerimizin arkasında her türlü destekle durmamız gerektiğini düşünüyorum. 2018'den beri sürekli tedbir öneriyoruz, dediklerimizin çoğu yapılmadı. Yapılanların bir kısmına baktığımızda bunlar da büyük ölçüde hep seçimler yaklaştığında belli kesimlerin oyunu almak için yapıldı. 'Asgari ücreti yükseltin' dedik, seçim zamanı yükselttiler. 'Emeklilere ikramiye ver' dedik, seçim zamanı ikramiye verdiler. Bunlar hep doğru hareketlerdi ama onun dışında söylediklerimizin hiçbirini yapmadılar. Mesela, 'Dövizle garanti verme', dedik, dinlemediler. Bugün geldiğimiz yerde artık ne bu yönetime ne de bu yönetimin kadrolarına güven kalmamıştır. Onun için biz teknik olarak yapılması gerekenin seçim olduğunu söylüyoruz. 'Seçim bu tür ekonomik krizlerde krizi daha ağırlaştırır' derler ama bu krizin arkasındaki en önemli sorun güven olduğu için bu krizden çıkışı sağlayacak olan seçimdir."