Kredi kartı komisyon ücretleri esnafın belini büküyor. Uzmanlar, bankaların yüksek komisyon oranları ve uzun vadede geri ödeme yapmalarının enflasyonu da artırdığına dikkat çekiyor.
Kredi kartı komisyon ücretleri yüzünden esnafla vatandaş da karşı karşıya geliyor.
Esnaf kredi kartı komisyon ücretlerinin düşürülmesini beklerken rekor bir artış geldi.
Cumhuriyet Gazetesi'nden Ali Can Polat'ın haberine göre; Bankaların işletmelere uzun süredir uygulamakta olduğu 0.49-0.79 aralığındaki kredi kartı komisyonları geçtiğimiz hafta itibarıyla yüzde 3.5’e çıkarıldı.
Politika faizleriyle birlikte bankaların mevduat ve kredi faizlerini de rekor seviyeye çekmesi pos cihazı komisyonlarında 6 kata varan artışa gidilmesi esnafları adeta çileden çıkardı.
Alınan faiz kararlarına paralel şekilde 7 Temmuz tarihli Resmi Gazete kararı ile Tüketici Kredilerinde Banka ve Sigorta Muameleleri Vergisi (BSMV) yüzde 10'dan yüzde 15'e yükselmiş ve esnaf odaları bankaları "emeksiz ortak" olmakla suçlamıştı.
Alınan kararın uygulama talimatı bu hafta itibarıyla birçok işletmeye aktarılırken, bankalar ile olan anlaşmalarda rekor iptal talebi yaşanıyor. Yeni komisyon oranı ile kazançlarında büyük bir kesintiye gidileceğini belirten işletme sahipleri, söz konusu değişikliklerin ardından ya ürün, mal ve hizmet bedellerine zam yapma yolunu tercih ediyor ya da kredi kartı ile alışveriş seçeneğine son veriyor.
İŞLETMELER YÜKLÜ CEZA ALACAK
Birçok işletme, bankalar tarafından kesilen yüksek komisyon oranları nedeniyle işyerlerine havale/EFT ile alışveriş yapılmasını kolaylaştırmak adına IBAN adreslerinin karekodunu yapıştırmakta. Bu şekilde müşteriler, para transferi ile alınan ürünün ve hizmetin bedelini işyerine aktarırken, banka söz konusu ticaretten bir komisyon alamamakta.
Uzmanlar, söz konusu hamlenin 'kayıt dışı ekonomi' olduğu uyarısında bulunurken, söz konusu kazancın vergiye yansıtılmama tehlikesi nedeniyle işyerlerinin yüklü cezalarla karşı karşıya kalabileceği uyarısında bulundu.
TCMB Başkanı Hafize Gaye Erkan, geçtiğimiz haftalarda TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda yaptığı sunum ile parasal sıkılaşma sürecine devam edileceğini ve faizlerin istenilen seviyeye gelene kadar artırılacağını belirtti.
Bu açıklama, 26 Ekim tarihinde alınacak faiz kararının ne olacağının tartışılmasına yol açarken, piyasaların ortak beklentisi Merkez Bankası'nın 500 baz puan faiz artırımına gideceği yönünde.
Beklentilerin gerçekleşmesi ve TCMB'nin 500 baz puanlık faiz artışına giderek politika faizlerini yüzde 30'a yükseltmesi halinde 1 Kasım 2023 tarihi itibarıyla geçerli olacak kredi kartı akdi faizleri yüzde 3.71'e yükselecek.
Bunun yanı sıra bankaların sunduğu bir diğer kredili ürün olan Kredili Mevduat Hesabı (KMH) ve nakit avans işlemleri için tahsil edilecek aylık faiz tutarı ise yüzde 4.47 olacak.
ÜÇ KAT BİRDEN YÜKSELDİ
Şahap Kavcıoğlu döneminde yapılan faiz indirimlerinin vatandaşa yönelik tek olumlu yansıması, yasa gereği kredi kartı faiz oranlarının politika faizine göre belirlenmesiydi. Haziran ayında yüzde 1.36 olan kredi kartı akdi faizleri sayesinde geçim sıkıntısı çeken milyonlarca vatandaş, kredi kartı harcamaları ile günü kurtarabilmekte ve ay sonunda düşük faiz oranları ile ekstrelerini ödeyebilmekteydi.
Enflasyonu dizginlemek amacıyla kredi sıkılaşmasını öngören yeni ekonomi yönetimi, aldığı faiz kararları ile birlikte kredi kartı faizlerini yalnızca 5 ayda üç kat birden yukarı çekti.
Bankaların kullandırdığı bireysel ve ticari ihtiyaç kredileri, yeniden yapılandırma yapılmaması halinde faiz artışlarından etkilenmemekte. Ancak kredi kartlarının ödemesi, usulen 1 aylık süre ile sınırlandırıldığından, yapılan her faiz artışı gelecek ayın ilk günü itibarıyla ekstrelere yansıtılıyor.
Merkez Bankası'nın OVP'de yer alan hedefleri yakalamak için 2024 yılında da yeni faiz artırımlarına gitmesi beklenirken, Türkiye'de 2024 yılı itibarıyla kredi kartı kullanımında önemli bir düşüş yaşanması bekleniyor.
SON 20 YILIN REKORU KIRILDI
Alınan PPK kararlarının yansıması kredi kartları ile sınırlı kalmadı. Bankalar, özellikle KKM'den çıkışları hızlandırabilmek ve maliyetleri karşılamak adına bireysel ve ihtiyaç kredisi faizlerini yüzde 60'a çekerken, mevduat faizleri ise yüzde 50 sınırına yaklaştı.
Bu oran, Türkiye'de 2002 yılından bu yana görülen en yüksek seviyede olarak kayıtlara geçerken, alınacak yeni faiz artırım kararları ile birlikte bankaların kredi sınırlarını daha da yukarı çekmesine kesin gözüyle bakılıyor.