"AB'DE 2027'DEN SONRA TÜM YENİ BİNALAR SIFIR VEYA SIFIRA YAKIN ENERJİ OLMALI" HEDEFİ
Yakın zamanda açıklanan AB rakamlarına göre, AB'deki bina stokunun yaklaşık %75'i enerji açısından verimli değil. Binaların yarısından fazlası 50 yaşın üzerindedir. İyileştirme çabaları bu sorunu gidermeyi amaçlamaktadır. Ancak şu anda yıllık %1'in altında olan binaların enerji yenileme oranı yetersizdir. Ciddi bir hızlanma gerekiyor.
AB'nin toplam yerleşim alanı 2050 yılına kadar %17 artacak. ve 2060 yılına kadar %22 oranında. Bu büyümenin esas olarak 2050 yılına kadar %53 oranında büyümesi beklenen ticari inşaat sektöründen kaynaklanacağı belirtiliyor. ve 2060'a kadar %74. Sıfır Enerjili Bina (NEB) modeli, enerji verimliliği önlemlerinin farklı yoğunluktaki uygulamalarının bina stokunun gelecekteki enerji tüketimini nasıl etkileyebileceğini gösteren dört senaryoyu özetlemektedir:
Pasif verimlilik: Yerel enerji üretimi olmadan enerji verimliliğini artırmaya yönelik gelişmiş önlemlerin uygulanması;
Sıfır enerjili binalara doğru: öncelikle binaya entegre YEK ve depolama sistemleri aracılığıyla, yerel enerji üretimiyle birlikte gelişmiş enerji verimliliği önlemlerinin uygulanması;
Orta düzeyde verimlilik : Mevcut eğilimlerin devamı;
"Dondurulmuş" verimlilik : Mevcut güncelleme seviyelerinin ötesinde herhangi bir iyileştirme anlamına gelmez.
"Sıfır Enerjili Binalara Doğru" senaryosuna göre inşaat sektörünün toplam enerji talebi 2060 yılına kadar %97 oranında azaltılabilir. 2022 ile karşılaştırıldığında Enerji talebinin en büyük payını oluşturan alan ısıtmada 2060 yılına kadar %99'a varan bir azalma görülebilir. Çoğunlukla binaya entegre RES yoluyla yerinde yenilenebilir enerji, sıfıra yakın enerji talebi seviyesine ulaşmak için kritik öneme sahip olacaktır.
ISITMA VE SOĞUTMA
Isıtma, bina bakımının en enerji yoğun kısmı olmayı sürdürüyor. "Sıfır Enerjili Binalara Doğru" senaryosu kapsamında, AB binalarının ısıtma talebi 2060 yılına kadar %99 oranında azaltılabilir. Ancak "Dondurulmuş" verimlilik seviyesinde kalırsak, AB'de 2060 yılına kadar alan ısıtma enerjisi talebinde %24'lük bir artış görülecektir. Uzmanlara göre bu durum, bina stokunda enerji verimliliğini teşvik edecek politikaların hayata geçirilmesinin önemini vurguluyor.
Toplam enerji talebinin daha küçük bir kısmını temsil etse de alan soğutmanın, esas olarak iklim değişikliği nedeniyle artması bekleniyor. Ancak en iyi uygulamaların uygulanması ve yerinde enerji üretim yeteneklerinin dahil edilmesiyle soğutma talebi 2060 yılına kadar %92 oranında azaltılabilir.
REHABİLİTASYON VE YENİ İNŞAAT
Binalarda enerji tüketiminde istenilen azalmayı sağlamak için yenileme oranlarının önemli ölçüde artması gerekmektedir. Çalışma, AB'nin iddialı hedeflerine ulaşmak için iyileştirme oranlarının 2027'den sonra yılda %3'e ulaşması gerektiğini öne sürüyor. Pek çok AB ülkesi şu anda bu konuda geride kalıyor ve enerji yenileme çalışmaları hızlandırılmadığı takdirde ısı ve elektrik talebi azalmak yerine artabilir.
Temel özelliklerden biri, 2027'den sonra inşa edilen tüm yeni binaların sıfıra yakın enerjili bina (NEE) standartlarına uygun olması gerektiğidir. İstenilen enerji azaltımlarını elde etmek için, hem yeni hem de yenilenmiş binaların %100'ünün 2060 yılına kadar neredeyse sıfır enerjili veya tamamen sıfır enerjili olması gerekiyor.